Depremin mağduriyet artçıları devam ediyor: ‘Ağır hasarlı’ binaya ‘hafif hasarlı’ raporu verildi
30 Ekim’de meydana gelen depremin mağduriyet artçıları devam ediyor. Depremde en büyük yıkımın yaşandığı Bayraklı ilçesinde bulunan Özgür Sitesi sakinleri depremde derin çatlakların meydana geldiği, ağır hasarlı binalarına Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan tespitlerde hafif hasarlı raporu verilmesine tepki gösterdi. Yetkililerin seslerini duymalarını isteyen site sakinleri, binaların kentsel dönüşüme girmesi ve gerekli desteklerin sağlanması çağrısında bulundular.
- Ege Postası
- 01.02.2021 - 13:09
TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- 30 Ekim tarihinde Ege Denizi Sisam Adası açıklarında meydana gelen 6.9 şiddetindeki deprem İzmir’de de şiddetli bir şekilde hissedilmişti. 117 kişinin hayatını kaybettiği depremde 17 bina yıkılırken 176 bina ise ağır hasar almıştı.
Depremde en büyük hasar ise Bayraklı ilçesinde meydana gelmişti.
Depremin hemen ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı düğmeye basarak ilçedeki kentteki binalarda hasar tespit çalışmalarına başlamış, ağır hasar alan binalar için “kontrollü yıkım kararı” verilmişti.
Depremin ardından aylar geçerken binalardaki hasarlara ilişkin yeni tespit ve mağduriyetler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Son olarak Bayraklı’da bulunan Özgür Sitesi’nde bulunan üç blokta oturan vatandaşlar depremde ağır hasar alan, evlerin içinin harabeye döndüğü ve artçı depremlerle hasarın daha da derinleştiği apartmanlarına hafif hasar tespiti yapılmasına düzenledikleri basın açıklaması ile tepki gösterdi.
“YENİDEN İNCELENEREK HASAR TESPİTİ YAPILMASINI İSTİYORUZ”
Apartman sakinleri adına açıklamayı yapan B Blok Yöneticisi Abdurrahman Nalcı, şunları söyledi; “Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca ilk etapta öncelikle ağır hasarlı binaların belirlenmesine yönelik hasar tespitleri yapıldı. Bu süreçte üç bloktan oluşan Özgür sitesi hafif hasarlı binalar sınıfında değerlendirildi. Hasar tespit sonuçlarının muhtarlıklarda askıya çıkarılmasından sonra site yönetimince ve bireysel olarak itiraz hakkımızı kullandık. Binalarımızın hafif hasarın ötesinde hasar aldığını ve yeniden incelenmesini istedik. Binbir güçlükle sahip olduğumuz, severek İçinde yaşadığımız ama bugün girmeye korktuğumuz binalarımızın durumunu öğrenmek için performans testi yaptırdık. Sonuçlar korkmakta ne kadar haklı olduğumuzu bizlere gösterdi.
İtiraz sonucunda B blok için gelen görevliler orta hasar raporu verdiler.A2 blok incelemesine gelen görevliler orta hasar verdiler. Diğer bloklara gelen bir görevli performans analizi yaptırdığımızı söyleyince ‘Paranız çok galiba boşa yaptırıyorsunuz’ dedi.
13 Ocak 2021 günü Mansuroğlu Mahallesi muhtarlığında askıya çıkan listelerde A2 blok orta hasarlı olarak ıslak imza ile yer aldı. Ertesi gün aynı blok az hasarlı olarak değiştirildi. Yanlışlıkla yazıldığını söylediler. Oysa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın sitesindeki resimlerde kolonlardaki diagonal çatlaklar açıkça görülüyordu.
AFAD’ın deprem hasar tablosunda duvar çatlakları ve kolon kirişlerde kılcal çatlaklılar orta hasar kriteri olarak yazılmaktadır. A ve C bloklarımızın tümünde yoğun olarak kirişlerde bizim gözlemlediğimiz kılcal çatlaklar vardır. En son 4,7’lik depremden sonra bu çatlakların sayısında artışlar gözlenmektedir.
Tamir edilerek oturulabilir bina tanımında yani hafif hasarlı gösteriliyoruz. Yetkililer bu binalara kendileri girip oturabilirler m? Eşlerini, çocuklarını ve sevdiklerini kirişlerinde onlarca kılcal çatlak bulunan bu evlere basit tamiratlar sonunda bu evlere sokabilirler mi'
Bakanlığımızın, AFAD’ın hasar kriterlerine göre orta hasarlı olan binalarımızın yeniden incelenerek hasar tespitinin yapılmasını istiyoruz. Bu haliyle tamirat tadilat yapılarak oturulabilecek raporu verilen binalarımızda can kaybı yaşamak istemiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesini de çalışmalarını hızlandırmaya ,imar durumu ile ilgili mağduriyetimizi bir an önce sonlandıracak kararı almaya, tüm yetkilileri göreve, İzmir kamuoyunu bizim gibi kaygı içinde olan İzmirlilere destek olmaya çağırıyoruz.”
“BURASI TABUTLUK HALİNE GELDİ”
B1 Blokta oturan İnşaat Mühendisi Abdullah Şahin ise, beton kalitesinin standartların çok altında olduğunu ifade etti ve “Biz bütün binalar için performans testi yaptırdık. Testte, benim hayatımda görmediğim kadar beton kalitesinin sıfır olduğunu gördük. En azından C25 olması gereken beton kalitesi, C5, C7 ve en fazla C12 çıktı. Yani şu anda globeton olarak kullanılan bir beton seviyesini dahi yakalayamadık. Firma, C25 beton döktüğünü iddia ediyor ama C25 dökülen bir betonun C5 çıkma ihtimali yok. Yani bizi nervürlü demir kurtarmış. Bu binalar yıkılmıyorsa demir sayesinde ama beton kalitesi sıfır noktasında. Bu binanın ayakta kalması mümkün değil. Bütün binaların durumu aynı. Bu binalar için güçlendirme söz konusu olamaz. Binaların hemen yıkılması gerekiyor. Güçlendirme yapılamaz çünkü ortada beton yok. Bu performans testine göre binaların ağır hasar tespitine girmesi lazım. Biz evlerimiz boşalttık zaten. Burada oturma gibi bir ihtimalimiz yok. Burası bir tabutluk haline geldi. Biz yalnızca DASK’tan bir bedel aldık. Bunun dışında AFAD’tan 5 bin liralık bir yardım aldık. Bunun dışında bir yardım söz konusu değil. Bizim talebimiz bu binaların bir an önce yıkılması. Belediyeden de aynı şeyi bekliyoruz. Yani bizim mağduriyetimizin önlenmesi lazım. Burada 192 bağımsız bölüm var. Burayı yok kabul ederseniz buradaki insanların hepsi mağdur olur. Bir çözüm bulunmak zorunda” dedi.
“BU SÜREÇTE ÇOK YALNIZ KALDIK”
C Blok Yöneticisi Ertan Öztürk ise, binaların bir an önce kentsel dönüşüme girmesi gerektiğine vurgu yaptı ve “Bizim amacımız ve istediğimiz Bayraklı Belediye Meclisi’nde onaylanan, kentsel dönüşümle alakalı tüm binaların mevcut imar durumunu kullanarak yeniden inşa edilmesi. Bu karar Bayraklı Belediye Meclisi’nden geçti ancak Büyükşehir Belediye Meclisi’nde 1,5 ay geçmesine rağmen hala görüşülmedi. Biz bu konunun bir an önce görüşülüp karara bağlanmasını istiyoruz. Oradaki karar çıkarsa bizim önümüz daha çok açılacak. Biz bu süreçte çok yalnız kaldık. Bakanlık ya da belediyeden binamıza gelen birini görmedik. Biz kat malikleri olarak bir şeyler yapmaya çalışıyoruz, bir yerlere ulaşmaya çalışıyoruz. İstediğimiz şu; İzmir Büyükşehir Belediyesi, mevcut imar durumunu versin ve biz kentsel dönüşümün sağladığı imkanlardan yararlanalım ve binalarımızı yeniden yapalım” diye konuştu.
“ÇATLAKLARDAN YAĞMUR SUYU GİRMEYE BAŞLADI”
Hala hasarlı binada oturan A2 blokta oturan Abdulkerim Saygın ise duruma ilişkin şunları söyledi; “Ben şu ana kadar o evde mecburiyetten oturuyordum. Ancak son 4.7’lik depremden sonra evimizdeki çatlaklar dörde katlandı. Ev için hafif hasarlı denildi ama evler içerisinde oturulacak gibi değil. Ben kendime yeni bir ev kiraladım. Bu hafta içerisinde taşınacağım. Çok zor durumdayız. Ben bu evi üç yıl önce aldım. Eşim de ben de emekliyiz. Bu evi kredi çekip almıştık ama durum ortada ev oturulacak gibi değil. Aldığımız emekli maaşı ve bir emeklinin durumu belli. Hem krediyi ödeyeceğiz hem de kira ödeyeceğiz. Durumumuz zor. Evimize hafif hasar raporu verildiği için herhangi bir destek de alamıyoruz. Artık oturulacak gibi değil. Ben 8. katta oturuyorum. Yarıklardan evlerin içine yağmur suyu giriyor. Yağmurda kartonpiyerlerim sarardı. Mecburen taşınıyoruz. Yetkililer bize yardım etsinler. En azından bu süreç içerisinde mağdur olmamamız için bize yardımda bulunsunlar. Bina yeniden yapılacaksa Hükümet tarafından yardım edilsin. Burada yaşayanların çoğu emekli. Yeniden yapılması için biz bunun parasını ödeyemeyiz. Bu anlamda Hükümetimiz’den yardım bekliyoruz.”
Yorum Yazın