Depremzedelere ikinci şok: Uzundere'den sonra sıra konteyner kentte mi?

EGEPOSTASI - İzmir'de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından evi yıkılan ve hasar gören bir kısım depremzedenin geçici olarak konaklamaları amacıyla AFAD tarafından Bayraklı'da kurulan konteyner kentle ilgili yeni bir gelişme yaşandı.

İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan konteyner kentte ikamet eden depremzedelere 3 hafta içinde konteyner kenti boşaltmaları gerektiğinin söylendiğini açıkladı. Özkan yazılı açıklamasında konteyner kentte kalanların konaklama süresinin 1 yıl daha uzatılması talebinde bulunduklarını da belirtti.

Özkan’ın yazılı açıklaması şu şekilde:

“30 Ekim 2020 tarihinde gerçekleşen deprem sonrasında evi yıkılan depremzedelerin bir kısmı İzmir ili, Bayraklı ilçesindeki konteyner kent adıyla bilinen geçici konaklama merkezinde, bir kısmı ise İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan Uzundere Konutları’nda ikamet etmektedir.

Konteyner Kent’te ikamet etmekte olan tüm depremzedeler 22.06.2022 tarihinden itibaren aranarak 3 hafta içinde konteyner kentten ayrılmaları gerektiği söylenmiştir. AFAD Konteyner Kent Yönetimi tarafından konteyner kentin 2022 yılı temmuz ayında sonunda tamamen boşaltılacağı belirtilmiştir. 3 haftalık süre zarfında ev bulmanın zorluğu yanında yüksek kira, depozito ve nakliye bedelini birçok aile temin edemeyecek ve mağdur olacaktır. Konaklama merkezimizin geçici olduğunu kabul etmekle birlikte, zaten evini kaybederek mağdur durumda olan yurttaşlarımızı daha fazla mağdur etmemek adına konaklama sürecinin en azından 1 yıl daha uzatılmasını talep etmekteyiz.

Depremi yaşadığımız ilk günden bu yana depremzedelerin yanında olan İzmir Büyükşehir Belediyemiz, evini kaybeden birçok yurttaşımıza Uzundere Konutları’nda konut tahsis ederek yaraların sarılmasına vesile olmuştu. T.C. Sayıştay Başkanlığı’nca bu uygulamayla kamu zararı oluştuğu tespit edilmiş ve konutların boşaltılmasına vesile olmuştur. Bu uygulamayla kamu kaynakları rant maksadıyla hiç edilmemiş, aksine halk için kullanılmıştır. Bu vesileyle barınma hakkının evrensel bir insan hakkı olduğunu hatırlatıyor, saygılarımızı sunuyoruz.”