Dervişoğlu: Suriyelilerin vatanlarına geri dönüşleri teşvik edilmelidir

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Çorum’da partisinin Bölge İstişare Toplantısı’nda konuştu.

Türkiye’nin gerçek gündemlerinin konuşulmasına müsaade edilmediğinin altını çizen Dervişoğlu; “Çiftçi toprağa düşürdüğü terin karşılığını alamadığı için tarlasını ekmekten vazgeçmiş, çiftçi artık çiftçilikten çekilmiş. Bu memlekette 2.200.000 insanın kefaletlerden de kaynaklı olarak traktörün de evinde bahçesinde tarlasında haciz var. İcra dosyalarının sayısı 39 milyona yükselmiş bu ülkede. Bunlar konuşulmasın isteniyor. Bu ülkede reddi miras oranı %85’e yükselmiş. Bu memleketin %85’i borç bırakıp göçüyor bu dünyadan, borç bırakıp. Bu ülkeyi yönetenler de bu halden utanmıyorlar sevgili Çorumlular” dedi.

“ESKİ İÇİŞLERİ BAKANI’NDAN BİZE MİRAS ÇETELER, YENİ İÇİŞLERİ BAKANI TARAFINDAN TEMİZLENİNCE TELEVİZYONLARDA HABERE KONU OLUYOR”

Türkiye işsiz üniversite mezunlarının cehennemine dönüştüğünü dile getiren Dervişoğlu; “Gençlerin önemli bir kısmı sanal bahis oynuyor, kumar oynuyor, yasa dışı bahis siteleri üzerinden. Bu hükümet o sitelere erişimi engellemek yerine Cumhurbaşkanı aleyhinde birisi kazayla bir tweet atsın ona ulaşımı engelliyor. Bir uyuşturucu bataklığı oluşmuş, uyuşturucu baronları ülkemizde cirit atıyor. Mafyalar, çeteler ülkemizde cirit atıyor. Eski İçişleri Bakanı’ndan bize miras bu çeteler yeni İçişleri Bakanı tarafından temizlenince televizyonlarda habere konu oluyor. O çeteleri bu ülkeye kim sokuyorsa o temizliyor aslında. Ama bu hükümetin bir alışkanlığı var; yarattığı problemleri çözerken milletten alkış almak istiyor. 22 yıldır bu ülkeyi yönetiyorsunuz. Doğru işler yaptıysanız cenabı Allah sizden razı olsun ama yaptığınız her yanlış işin siyasi faturasını bu millet size ilk sandıkta ödettirecektir bunu da göreceksiniz” şeklinde konuştu.

“DEVLET SENİN AKLINA MUHTAÇ OLDUYSA AKLINI YİTİRMİŞTİR ZATEN”

Geçmiş dönemde Ak Parti’ye oy veren seçmelerin, bugün “Kardeşim sana oy vermemem için yüzlerce binlerce gerekçe oluştu” dediğinde farklı farklı suçlarla itham edildiğini söyleyen Dervişoğlu; “Dün bizle beraberdi bugün değil vay efendim hain diyenler var Milliyetçi Hareket Partisi’nde de durum böyle. Onda da benzer birtakım şeyler yaşanıyor ya dün dediklerinizin hilafına işler yapınca Milliyetçi Hareket Partililer nasıl sizin olduğunuz yerde bulunsun? Sen Abdullah Öcalan’ı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kürsüye davet edersen; bu millet sana nasıl inanıp güvensin! Sorunca diyorlar “devlet aklı”. Eğer devlet senin aklına muhtaç olduysa aklını yitirmiştir zaten” diye kaydetti.

“BİZ MİLLETİN DEDİĞİNİ SÖYLEMİŞİZ. BUNLAR BAŞKALARININ EMRETTİKLERİNİ SÖYLEMİŞLER ARAMIZDAKİ TEK FARK ODUR”

“Türkiye'nin geleceğine dair bugün sıkıntı olarak gördüğümüz ne varsa arkasında bu beylerin imzası vardır” diyerek sözlerine devam eden Dervişoğlu; “Dünden bugüne olup bitenlere baktığımızda özneleri değiştirdikleri için sorumluluklarının tespit etmekte zorlanırsınız. Bir laf söyler ya tevile muhtaçtır ya tevsire muhtaçtır ya da savunmaya muhtaçtır bu beyler.  Ama Allah'a bin şükür bizim söylediğimiz hiçbir şeyi tevile de ihtiyacı yok tefsire de ihtiyacı yok savunmaya da ihtiyacı yok. Bunlar millet derken biz Türk milleti demişiz. Bunlar vatan derken biz Türk vatanı demişiz. Bunlar bayrak derken biz Türk bayrağı demişiz. Bizim bunlardan farkımız yok. Bizim bu milletten farkımız yok. Biz milletin dediğini söylemişiz. Bunlar başkalarının emrettiklerini söylemişler aramızdaki tek fark odur” ifadelerini kullandı. 

“SEN HALEP’İ 82 ÖBÜRÜNÜ 83 DERKEN ABD İSRAİL İLE ANLAŞMIŞ, BATI EMPERYALİZMİNİN BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİNİ YAŞAMA GEÇİRMEK İÇİN ÇALIŞMALAR SÜRDÜRÜYOR”

Suriye’de yaşanan gelişmelere dair Dervişoğlu; “Ortadoğu'da önemli bir problem var. Olup bitenlere baktığımızda dünyada bir büyük problem var, hakikaten büyük bir problem var ama bu problem sanki yani çok basit bir problemmiş gibi ufak tefek ifadelerle böyle ucuzlatıyor. Türkiye'nin toprakları üzerinde gözü olanlar, sanki Türkiye coğrafyasını büyütüyormuş gibi bir hissiyat oluşturmak suretiyle bir algı yaratmak suretiyle dış politikadaki meseleleri iç siyasi meselelerin malzemesine dönüştürmek istiyorlar. Halep'e giriyor Halep Kalesi’ne bir küçük Türk bayrağı asıyorlar sosyal medyaya bakıyorsanız; 81 vilayetimiz var ya Halep 82 diyor. Öbürü diyor ki 83 burası, 84 burası, 85 burası diye ekliyorlar. Yahu sen Halep’i 82 öbürünü 83 derken Amerika Birleşik Devletleri İsrail ile anlaşmış batı emperyalizminin büyük Ortadoğu projesini yaşama geçirmek için çalışmalar sürdürüyor. Sen Halep’te Türk bayrağı var diye sevinirken Türkiye düşmanları 81’i 80’e, 79’a, 78’e, 77’ye indirmek için toplantılar yapıyorlar Ortadoğu'da” şeklinde konuştu.

“IRAK'IN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE DE SAYGILIYDINIZ AMA IRAK’I BÖLDÜLER”

“Suriye’de Türkiye’nin muhattabı kimdir?” sorusunu sorarak konuşmasına devam eden Dervişoğlu; “Özgür Suriye Ordusu mu? Suriye Demokratik Güçleri mi? HTŞ mi? Bu rejim devrildikten sonraki süreçte topraklarını geliştiren ve sürekli Suriye’ye saldıran İsrail mi? Amerika Birleşik Devletleri mi? İngiltere mi? Fransa mı? Kimdir Türkiye'nin muhatabı? Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılıyız. Irak'ın toprak bütünlüğüne de saygılıydınız ama Irak’ı böldüler.  Suriye'nin kuzeyinde Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden bir alan var. Bu alanın mutlak suretle Türkiye tarafından kontrol edilmesi ve bir güvenlik alanına dönüştürülmesi lazım. Türkiye orada yapmış olduğu operasyonlarla Zeytin Dalı işte Fırat kalkanı Barış Pınarı Irak’ta da Pençe Kilit operasyonlarıyla o bölgede bir güvenlik şeridi oluşturmaya gayret sarf ediyor. Ama ikisinin arasında bir boşluk var. Irak'ın Suriye’nin üçte ikisini neredeyse ele geçirmiş PKK’nin uzantısı olan örgütler var orada. Türkiye buna kayıtsız kalamaz. Irak'ın kuzeyinde olanların Türkiye’nin geleceğini tehdit edecek bir biçimde yaşama geçirilmesi, düşünceden eyleme dönüştürülmesine Türkiye sureti katiyede sessiz ve kayıtsız kalamaz” diye ekledi.

“TÜRKİYE KAPKA, RAKKA, SİNCAR HASEKİ BÖLGESİNDE YENİ BİR GÜVENLİK HATTI OLUŞTURMALIDIR”

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ve partisinin bu konularda hiç bilgilendirilmediğini belirten Dervişoğlu;  “Bu konularda hiç bilgilendirilmedik. Yani tamam bir senaryoyu yaşama geçiriyorlar ama bu yaşama geçmesi muhtemel senaryonun Türkiye’ye zarar vermesinin mutlak suretle engellenmesi lazım. Bu ülkeyi yönetenleri buradan uyarıyorum: Irak PKK’sıyla Suriye PKK’nin birleşmesi mutlak surette engellenmelidir ve Türkiye Kapka, Rakka, Sincar Haseki bölgesinde yeni bir güvenlik hattı oluşturmalıdır. Süleyman Şah Türbesi ta 1973 yılındaki yere taşınmalıdır. Süleyman Şah Osmanlı’nın atasıdır. Onun yatacağı yer, ilk kabrinin olduğu Caber kalesidir. Buradan herkese söylüyorum. Bu bahsettiğim güvenli hattının da alt sınırı orası olmalıdır. Türkiye tedbir almalıdır. Türkiye bu tedbirleri geliştirmelidir. Ayrıca burada kurulması planlanan o melun teröristanın inşa edilmesini engellemek üzere oluşturulmuş nüfus mühendisliğinin de önüne geçmesi lazımdır” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLERİN VATANLARINA GERİ DÖNÜŞLERİ TEŞVİK EDİLMELİDİR”

Suriye’deki olayların Türkiye’ye verdiği en büyük zararlardan bir tanesinin sayıları en az 8.000.000 olan Suriyeliler olduğunu söyleyen Dervişoğlu; “Ben ne yabancı düşmanıyım ne din düşmanıyım ne de ırkçıyım. Ben elbette ki mazlumları himaye etme alışkanlığı ve geleneği olan bir şerefli milletin mensubuyum. Ama buradaki oyun başka bir oyundur. Bir ülkede 8.000.000 Suriyelinin bulunması orta vadede Türkiye’nin bir nüfus mühendisliği ile karşı karşıya kalması sorununu getirir ki; bunun adı demografik istila olur. Türkiye yaşadığı coğrafyada milli devlet vasfını, üniter devlet vasfını bu Suriyelilerin işgali münasebetiyle zaafa uğratacak bir noktaya doğru taşınır. Milletimizle, devletimizle buna uyanık olmalı ve  Türkiye’deki Suriyelilerin vatanlarına geri dönüşleri teşvik edilmelidir” dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A: “SENİN BURADAKİLERİ GÖNDERMEK İSTEMEK GİBİ BİR ARZUN OLMAYABİLİR AMA BİR MECBURİYETİN VAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın,  “hiçbir Suriyeli’yi geri göndermeyeceğiz” açıklamalarına değinen Dervişoğlu; “Sen zaten buraya bu Suriyelileri ensar diye almadın ki kitaplarda okuyoruz, televizyonlarda izliyoruz. Batılıların yazdığı hatıratlarda da neler olup bittiğine şahit oluyoruz. 5 milyar euro almışsın adamlarla geri kabul anlaşması imzalamışsın. Batılılar istiyor diye Türkiye’yi bir göçmen hendeğine dönüştürülmüşsün. Sen bunu zaten bilerek yapmışsın. Dolayısıyla senin buradakileri göndermek istemek gibi bir arzun olmayabilir ama bir mecburiyetin var. Bu ülkenin geleceği için, bu devletin bekası için, milli devlet için üniter devlet için ve onun devamı için Cumhuriyetimizin geleceği için buradaki Suriyelilerin hiç zaman kaybetmeden ülkelerine geri gönderilmesi lazımdır. Hükümeti öncelikle Suriyelilere verilmiş 238.000 vatandaşlığın iptali noktasında göreve davet ediyorum. Ayrıca bunlarla ilgili geçici sığınmacı statüsünün de derhal ortadan kaldırılmasının lüzumuna işaret ediyor. Bunlar bu ülke için yapılması gerekenlerdir. Bunun dışında yapılanların tamamı bu ülkenin geleceğini ve bu büyük milletin beklentisinin hilafına işlerdir” şeklinde konuştu.

“BU DEVRAN BÖYLE GİTMEYECEKTİR”

Her alanda son derece ciddi bir savrulma içerisinde olduğumuzu antidepresan kullanımının 78 milyon pakete yükseldiğinin altını çizen Dervişoğlu; “Bunlar bu uygulamalarıyla bu milleti deli ettiler. Varsa yoksa o alanda kutuplaşma, etnisite üzerinden tartışmalar öbür tarafta din üzerinden tartışmalar, bir diğer tarafta mezhep üzerinden tartışmalarla siyaseten beslenmeye çalışıyorlar. Bu gidişe dur demek için kurulmuş bir siyasi partinin Genel Başkanı olarak sizlere söylüyorum; bakınız bu devran böyle gitmeyecektir. Bunların tekerine çomak sokmak; benim şahsen kendimin ve dava arkadaşlarım olarak sizlerin görevleri arasındadır. Teslim olmayacağız, milli ve manevi değerlerimizi sahiplenmeye devam edeceğiz. Bu ülkenin geleceğine dair doğru işlerin yapılmasını temin etmek adına da yapılması icap eden ne varsa onu yapmayı bir vazife olarak telakki edeceğiz” dedi.