Devrim şehidi Kubilay anıldı
Menemen’de 83 yıl önce gericiler tarafından katledilen Devrim Şehidi Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ile Bekçi Hasan ve Şevki Bey’i anmak için yurdun dört bir yanından yaklaşık 10 bin kişi Menemen’de buluştu. Yıldıztepe’deki törende yaptığı konuşmada hükümete yüklenen Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, “Hiçbir diktatörlük sonsuz değildir” dedi.
- Ege Postası
- 24.12.2013 - 10:43
Törene Yuhalamalar Damga Vurdu
Yıldıztepe'deki Kubilay Anıtı önünde düzenlenen törene; İzmir Vali Yardımcısı İbrahim Ballı, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Orgeneral Abdullah Atay, Menemen Kaymakamı Mustafa Gürdal ile Kubilay Ailesi’nin gelişiyle birlikte başlandı. HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu’nun da katıldığı törende; Kaymakamlık, Garnizon Komutanlığı, Belediye Başkanlığı ve Kubilay Ailesi’nin anıta çelenk koymasının ardından saygı duruşu ve atışı yapıldı, İstiklal Marşı okundu.
Törene katılanlar, “Mustafa Kemal'in askerleriyiz”, “Türkiye laiktir, laik kalacak”, “Hükümet istifa” sloganları attı, harfleri tek tek yan yana getirerek, “Kızlı erkekli Kubilay olmaya geldik” pankartı oluşturdu. TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in mesajları okunurken, şehitliği dolduran gruplardan yuhalama sesleri yükseldi, vatandaşlar düdük ve ıslıklı protesto gerçekleştirdi.
Başkan Şahin; “Hiçbir Diktatörlük Sonsuz Değildir”
83 yıl önce 23 Aralık 1930'da Menemen'de Kubilay ile Bekçiler Hasan ve Şevki'nin şehit olduğunu hatırlatan Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin konuşmasında; Devrim Şehidi Kubilay'ın yurtseverlerin yüreğinde bir simge olduğunu söyledi.
Hükümeti eleştiren sözleriyle yoğun alkış alan Başkan Şahin; son günlerde ayakkabı kutularında çıkanları ibretle izlediğini ifade ederek şöyle dedi; “Dün, ‘Atatürk'ü anlamak, Atatürk'ü sevmek ve saymak bir düzey yüceliğidir; ne mutlu Atatürk'ü olanlara ve ne mutlu ki Atatürkçü olanlara’ dedik. Bugün ise yıllar içerisinde ülkemizde karşı devrim hızla yol almakta ve de artık amacını gizlemeye gerek bile görmeden Laik Cumhuriyet ile Atatürk ilke ve devrimleriyle hesaplaşılmaktadır. Dün, ‘Sivas'ta insanlık dışı olayla 35 canı diri diri yaktılar’ diye haykırdık. Yine dün, Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı ve Uğur Mumcu gibi aydınlarımız katlediliyor, gerçek failleri bir türlü bulunmuyordu. Buradan, bundan yakınıyorduk. Bugün seçilmiş milletvekillerimizden gazetecisine, üniversite hocalarından Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına, generalinden astsubayına kadar uzanan silsile içersinde; birçok yurtsever Silivri'de, Hasdal'da, Sincan'da tutsaklar. Bugün de görüyoruz ki halkı ümmet kimliğine sokmaya çalışan din bezirganları, cemaatler el ele verip yeşil sermayelerini katlıyorlar. Sonradan sen ben kavgasına tutuşup; çok değil daha 3-5 gün önce televizyon ekranlarında, gazete sayfalarında evdeki ayakkabı kutularındaki milyon dolarları ibretle görüyoruz. Buradan, Yıldıztepe'den, anlayana anlamayana defalarca söylememize karşın bir kez daha söylemekte yarar görüyoruz: Hiçbir diktatörlük ve güç sonsuz değildir. “
Konuşmasında; tek milet, tek bayrak, tek vatan vurgusu yapan Başkan Şahin; “Biz Atatürkçüler olarak diyoruz ki; Bu ülke ‘Tek Vatandır’ ve hep ‘Tek Vatan’ olarak kalacaktır. Biz yurtseverler olarak diyoruz ki; Bu millet ‘Tek Millettir’ ve hep ‘Tek Millet’ olarak kalacaktır. O milletin adı da Türk Milleti’dir. Biz Kuvay-ı Milliyeciler olarak diyoruz ki; ay yıldızlı bayrağımız ‘Tek Bayraktır.’ Kanla irfanla sulanan bayrağımız canımız pahasına da olsa ‘Tek Bayrak’ olarak kalacaktır” dedi ve konuşmasını Büyük Önder Atatürk’ün “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözü ile bitirdi.
“Onlar rahat uyusunlar”
Menemen İlçe Milli Eğitim Müdürü Oğuz Sezgin, yaptığı konuşmada; 83 yıl önceki hadiseyi unutmadıklarını ve unutmayacaklarını söyleyerek; “Şehit Kubilay, kalbi vatan sevgisiyle dolu bir idealistti, Cumhuriyetin değerleri uğruna canını feda vermiştir. Onlar rahat uyusunlar; bizlere emaneti olan Cumhuriyeti ve Atatürk ilke ve inkılaplarını kimse yıkamaz. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak bütün değerleriyle ebediyen yaşayacaktır” dedi.
Topçu Binbaşı Emre Karahan da günün anlam ve önemiyle ilgili konuşmasında, "Onlar cumhuriyeti koruma ve yaşatma uğruna hayatlarına hayatlarını feda etmişlerdir. Şehit Kubilay ve arkadaşları rahat uyusunlar; onların bize emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk Devrimlerini koruyan milyonlarca cumhuriyet gençliği görev başındadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığını, ülkenin ve milletin birliğini korumak uğrunda canlarını feda başta Devrim Şehidimiz Kubilay olmak üzere bütün şehitlerimizin ruhları şad olsun" diye konuştu.
Tören, Kubilay İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Ayça Tunç'un "Kubilay Destanı" isimli şiiri okumasının ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Kubilay adına düzenlenen Cumhuriyet Şehitleri Ulusal Koşusu'nda dereceye girenlere ödüllerinin verilmesiyle devam etti. Daha sonra Menemen Kaymakamı, Garnizon Komutanı ve Belediye Başkanı, anıt şeref defterini imzaladı. Tören, Kubilay ailesiyle birlikte hatıra fotoğrafı çekilmesiyle son buldu. Daha sonra protokol üyeleri, Kubilay Şehitliği'ndeki şehit askerlerin mezarlarına karanfil bıraktı.
Yorum Yazın