Ege'li gençler borçsuz eğitim için dünya evine girdi
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın yeni evlenen gençlere 10 bin liraya kadar kredi verme karının ardından, benzer bir karara imza atan Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın da evli üniversite öğrencilerinin kredi borçlarını sileceğini açıklamasıyla, Ege Üniversitesi öğrencileri ses getirecek bir eylemin altına imza attı. Türkiye Gençlik Birliği (TGB) ve Atatürkçü Düşünce Topluluğu’nun da (ADT) destek verdiği mizahi tören kapsamında üniversiteli çiftler simgesel bir tören ile dünya evine girdi, borçlarından kurtuldu. Hükümetin son günlerde öğrenci evlerine yapmayı planladığı düzenlemeler başta olmak üzere, yaşanan gelişmeleri protesto eden üniversite öğrencileri, kampüste düzenlenen etkinlik ile “Gezi ruhu”nun mizah anlayışını sergileyerek, çekilen halaylar eşliğinde ile hem güldürdü, hem de iktidarı eleştirdi.
- Ege Postası
- 08.11.2013 - 14:42
“ÜNİVERSİTELER YANDAŞLARA BIRAKILDI”
AK Parti hükümetinin 4+4+4 eğitim sitemi ile çocukları ele geçirdiğini ve yurtlara getirilen düzenleme ile de gençleri zapt etmeyi amaçladığını belirterek sözlerine başlayan Ege Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğu Başkanı Doğan Başaran, “Üniversitelerimiz hurafelerin esiri olmuş, yandaş idarecilerin yönetimine bırakılmış, özgür bilimden uzaklaştırılmıştır. Formasyon hakkı elinden alınan fen bilimleri öğrencilerinin, işsiz mühendislerin, atanamayan öğretmenlerin sorunlarını çözmekten aciz Başbakan Erdoğan’ın “Kız-erkek öğrenci aynı evde kalamaz. Muhafazakar demokrat yapımıza bu ters. Talimatı verdik, denetimi yapılacak” çıkışı da çaresizliğini, gericiliğiyle, kışkırtıcılığıyla kapatmak istemesidir. Öğrencilerin veya herhangi bir yurttaşın yaşam tarzına karışmak Erdoğan’ın haddine değildir” dedi.
“FUHUŞ YAPILIYOR DEDİKLERİ EVLERDEN ANCAK BİLİM ÇIKAR”
Ege Üniversitesi ADT Başkanı Başaran, “Üniversiteleri biz gençler kurtaracağız” dedi ve sözlerine şöyle devam etti; “Kapımıza yollayacağı ahlak polisleri evimizde ancak mutfağımızdaki makarnayı, odamızdaki ders notlarını bulabilir. Bizim evimizden çıksa çıksa ancak bilim çıkar. Fuhuş yuvaları gibi nitelendirdiği üniversitelerimizi kara zihniyetine teslim etmeyeceğiz Sayın rektörler ve sayın akademisyenler, öğrencilerinize yapıştırılan “ahlaksız” yaftasını kabul etmeyiniz. Öğrencilerinize sahip çıkınız. Enkaz haline çevirdikleri yurtların dört bir yanını Tayyip Erdoğan’ın esaretinden kurtaracağız. Demokratik üniversite mücadelemizi başlatıyoruz” diye konuştu.
“KIZLI-ERKEKLİ YURTLARIMIZI YAPACAĞIZ”
Son olarak Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Bornova KYK yurduna ek bloklar yapmadığı takdirde, kazma kürekle kampus alanında inşaata başlayacaklarını söyleyen Başaran, “En kısa zamanda kızlı-erkekli kendi yurdumuzu yapacağız. Temsili bir nikah töreniyle kampanyamızı başlatıyoruz. Nikah defterimiz, imza metnimiz olacak. Bölümlerde yemekhanede, yurtlarımızda bulunduğumuz her yerde imza seferberliği başlatıp, ücretsiz eğitim hakkımızı alacağız” diyerek sözlerine son verdi.
“GÜNDE BİR SİMİT YİYEN ARKADAŞLAR VAR”
Çitlerin nikah şahitliğini üstlenen Eğitim-İş İzmir Şube Başkanı Prof. Dr. Ömer Lütfü Değirmenci, evlenen gençlere “Bol kazançlı, bol kredili, bol burslu” bir evlilik diledi ve şunları kaydetti; “Gençler birbirlerini beğenmişler. Bizlere de mutluluk dilemek düşer. Gezi ruhundaki o mizah anlayışı bugünkü protesto etkinliğine de yansımış bulunuyor. Bir senaryo ile gençler ne istediklerini daha iyi duyurabilmenin çabası içersindeler. Senaryoyu hayata geçiren ADT’yi kutluyorum. Bizler parasız, bilimsel, laik ve demokratik bir eğitim istediğimizi söylüyoruz. İlkokuldan üniversiteye kadar eğitimin parasız olmasından yanayız. Çocuklar zaten okuyarak devlete en büyük hizmeti yapmış oluyorlar. Bu hizmeti verirken geçim sıkıntısı çekmeleri ve barınacak yer sorunu yaşamaları dağ gibi bir sorundur. Hatta günde bir simit ile beslenen arkadaşlarımız var. Bizim iktidardan beklentilerimiz, öğrencilerin beslenme, barınma ve eğitim giderlerinin karşılıksız hale getirilmesidir. Öğrencilerimizin bu taleplerine can-ı gönülden katılıyorum. Yalnızca evlenenlere yönelik bu tutum ayrımcılıktır, bölücülüktür. Hiçbir öğrenciyi ayırt etmeden, geleceğin aydınlık yüzleri için onlara devlet her türlü olanağı seferber etmelidir. Krediler karşılıksız olmalıdır. Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun yurt kapasitesi hızla arttırılmalıdır. Aksi takdirde bu güçler karanlık güçlerin eline kalacaktır.”
“BAŞBAKAN YAPMASI GEREKENİ YAPSIN”
Değirmenci son olarak iktidara ve Başbakan Erdoğan’a seslenerek, “Başbakan başta olmak üzere, tüm iktidarı böyle inançlar üzerinden siyaset yapmayı bırakmaya davet ediyorum. Kimse öğrencilerimizin ahlak polisliğini yapmaya kalkmasın. Kimse yurttaşlarımıza birbirini ihbar etmesi yönünde talimat vermeye kalkmasın. Bu toplum içerisinde huzursuzluk çıkarmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Kimse kimsenin özeline karışma haddini kendisinde bulmasın. Başbakan’ın yetkileri bellidir, yapması gerekeni yapsın. Aile ve toplumu dönüştürmeye kalkmasın” diyerek sözlerine son verdi. Değirmencinin konuşmasının ardından çiftlerin simgesel olarak nikahı kıyıldı ve etkinliğe katılan öğrenciler düğün halayı çekerek protestolarına son verdi.
Yorum Yazın