Erdoğan: Avrupa ölen her mültecinin vebaline ortak
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, B-20 Konferansı açılış oturumunda konuştu. Küresel sorunlara küresel çözümler bulunması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, cansız bedeni Bodrum sahiline vuran 3 yaşındaki bebek ile ilgili yaptığı açıklamada "Bu yavrunun hesabını tüm insanlık vermeyecek mi'" dedi.
- Ege Postası
- 03.09.2015 - 14:59
Küresel ekonominin gündemindeki konuların masaya yatırılacağı B20 Türkiye Konferansı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve küresel ekonominin baş aktörlerinin katılımıyla başladı.
Konferansta bir konuşma yapan Erdoğan, Mardin'de 4 polisin şehit olduğu terör saldırısına değindi.
Cumhurbaşkanı, "Terör örgütünün alçakça saldırısı sonrası şehit olan 4 polisimize Allah'tan rahmet diliyorum. Biri emniyet amiri 3'ü polis memuru olan kardeşlerimizin yakınlarına ve polis teşkilatımıza başsağlığı diliyorum" dedi.
Başta Batılı ülkeler olmak üzere teröre karşı birlikte mücadele çağrısı yapan Erdoğan, şunları söyledi:
"Şehit ve gazilerimizin fedakarlıklarıyla yaşadığımız bu vatanda akıtılan tek damla kan ve gözyaşı boşa gitmemiştir. Yine boşa gitmeyecektir. Türkiye terörle ve teröristle mücadelesini tek başına kalsa da sürdürecektir.
Bazılarının ayrım yaparak kimilerine karşı mücadele ederken kimini de doğrudan ya da dolaylı desteklemesini huzurlarınıza bir kez daha şiddetle kınıyorum. Terör nerede alev alırsa alsın sonunda tüm dünyayı yakıp kavuran bir felakete dönüşeceği asla unutulmamalıdır. Terörle mücadele konusunda başta Batı olmak üzere hassas olmaya ve işbirliği yapmaya davet ediyorum."
Erdoğan, "sadece bir ekonomik iş birliği zemini olarak işlemesi halinde G20'nin, arzu edilen etkiye sahip olamayacağını" söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
"G20'nin aynı zamanda küresel barış ve istikrara da katkı yapmasını sağlamak zorundayız. Çünkü küresel düzeyde barış, huzur, güven ortamı sağlanmadan ekonomik hedeflere ulaşılabilmesi mümkün değildir."
"3 YAŞINDAKİ YAVRUNUN HESABINI İNSANLIK VERMEYECEK Mİ'"
Erdoğan konuşmasında dün Bodrum'da 12 mültecinin hayatını kaybettiği bot faciasına da değindi.
"Ekonominin en önemli tehdidi terördür" diyen Erdoğan, Avrupa ülkelerini eleştirdi ve şunları söyledi:
"Küresel terör ülkemizin güney sınırlarından başlayarak Suriye ve Irak ile birlikte pek çok ülkeyi adeta ateşten bir gömlek gibi yakan bu sorun karşısında Batılı ülkelerin gerekli duyarlılığı göstermediğini, gösteremediğini üzüntüyle ifade etmek durumundayım. Dünyanın en kadim medeniyetlerine beşiklik eden Akdeniz'i mülteciler için bir mezara dönüştüren Avrupa ülkeleri, hayatını kaybeden her mültecinin vebaline ortaktır.
Akdeniz'de batan bir botta, mültecileri taşıyan bir botta ölen 3 yaşındaki bir yavru bizim sahillerimize vuruyor. Bizim sahillerimizdeki bu 3 yaşındaki yavrunun hesabını tüm insanlık vermeyecek mi' Birçok savaşlarda mazotların içerisinde çırpınan hayvanları farklı bir şekilde ananlar bu 3 yaşındaki yavruyu ağabeyini, annesini, babasını acaba hatırlamayacak m? Bunun hesabını bunlar neyle verecekler'"
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'E ELEŞTİRİ
BM'ye de eleştirilerde bulunan Erdoğan, "İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra tesis edilen küresel güvenlik sistemi işlemiyor. Bu sistemin en önemli unsuru olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daima üyesi olan 5 ülkenin çıkarları dışında hiçbir konuya, hiçbir soruna eğilmeyen bir yapı haline dönüşmüştür. Bunun için biz 'dünya beşten büyüktür' diyoruz" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, şöyle devam etti: "196 tane, 200'e yakın ülkenin kaderi bu beş tane ülkenin içinden bir tanesinin iki dudağı arasına mahkum edilemez' diyoruz. Öyleyse bunları birilerinin söylemesi lazım. Erdoğan söylediği için dünya medyası tarafından her zaman 'kötü' olarak lanse ediliyor. Varın kötü lanse edin. Ben hakkı hayatım boyunca söylemeye devam edeceğim."
"AKDENİZ'DE BOĞULAN İNSANLIĞIMIZ"
"Akdeniz'de boğulan sadece mülteciler değildir, insanlığımızdır insanlığımız" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Akdeniz'de bizi biz yapan değerler boğulmaktadır, Avrupa kapılarında kaderlerine terk edilen, hatta kasten gemileri, botları batırılarak ölüme gönderilen, sınırlarda insanlık dışı muamelelere tabi tutulan her mülteci bu gerçeğin acı birer temsilcisidir. Huzura ve refaha kavuşmak isterken, Akdeniz'de ve Ege'de boğularak ölen ve cesetleri kıyılarımıza vuran erkek, kadın, çocuk, yaşlı... Her insan bizim yüreğimizde derin bir yara açıyor. Ama bu insanları Akdeniz'de Ege'de ölüme terk edenlerden en küçük bir pişmanlık, vicdan azabı emaresi görmedik, duymadık."
Yorum Yazın