Erdoğan: Bedelini ödeyecekler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, ‘Uluslararası İyilik Ödülleri’ töreninde konuşuyor.
- Ege Postası
- 12.03.2017 - 15:17
Erdoğan’ın konuşmasının satır başları şöyle:
Bu salonu dolduran her bir kardeşimi ben Türkiye’nin gönül elçisi olarak kabul ediyorum. Aynı şekilde Uluslararası İyilik Ödülleri’ni ve bu kapsamdaki etkinlikleri de önemli görüyorum.
Türkiye Diyanet Vakfı'nın başlattığı çalışmaları takip ediyor ve vakfımıza emek verenlere özellikle teşekkür ediyorum. 42 yıl önce bir avuç vakıf insanının diktiği fidan dünyanın 135 ülkesinde meyve veren bir ağaca dönüşmüştür. Bu 42 yıllık bir sabrın ürünüdür.
Misyonerler belli bölgelerdeki kardeşlerimizin aklını çelmek isterken buna karşı dimdik durup çalışmalar yürüttüler. Hediyem Kur'an olsun projesini doğru yolda atılmış bir adım olarak görüyorum. Bırakın uzak coğrafyalara yardım etmeyi. Kendi komşusuna, akrabasına dahi gözünü kapatan bir hayat biçimi ile karşı karşıyayız. Çocukları bakımsızlıktan ölen anne babaları yüreğimiz kanayarak izliyoruz.
Gösterişin gizliliğin yerini alması büyük bir tehlike. Sosyal medyanın burada önemli bir deformasyonu olduğunu düşünüyorum. Gönle dokunmayan amele dönüşmeyen bir yardımseverlik duygusu bana göre hastalıklı bir haldir. Kalbimiz çevremizde olan bitene karşı hassasiyetini giderek kaybediyor. İşte Suriye'deki gibi. Normalde dünyayı ayağa kaldırması gereken görüntüler birkaç ülke hariç kimseyi harekete geçirmiyor.
HOLLANDA'YA SERT TEPKİ
Batı gerçek yüzünü şu son birkaç gündür açık ve net ortaya koymuştur. Ben olaylar başladığında bunların faşizan birer baskı olduğunu söyledim. Nazizm hortladı dedim. Nazizm bitti sanıyordum ama yanılmışım dedim. Meğerse Nazizm batıda ayakta. Dün gece bizim Bakanımız Fatma Sayan kardeşime, bir bayan kalkıp da kendi konsolosluk binasına, maslahatgüzarıyla ve diplomatik bir araçla gitmesini engelleyen bir ülke bunu nasıl açıklayabilir. Biz davet etmedik ki diyorlar. Nereden çıktı b? Ben elimde pasaport olduktan sonra istediğim ülkeye girerim.
"BUNUN BEDELİNİ ÖDEYECEKSİN"
Konsolosumuzu dışarıya çıkarmayacak kadar ileriye gitmişlerdir. Sabah 4.30’a kadar telefon başında konuşuyoruz. Alınan cevaplar enteresan. Çıkması lazım. Şuna bak ya. Peki Hollanda Çarşamba günü yapılacak bir seçime sen Türkiye-Hollanda ilişkilerini feda ediyorsan bunun bedelini ödeyeceksin. Daha biz olması gerekenleri henüz yapmış değiliz. Fatma kardeşimiz her şeyden önce bir Nene Hatun olarak onların etten duvarına karşı her şeyi yaptı. Sonra ayrılmasını tavsiye ettik ve ayrıldı. 1,5 saatte arabanın içinde otoparkta ayrıca bekledi. Bu duruş çok önemli. Bundan sonraki süreç işleyecek. Çarşamba günü bakalım ne olaca? Bu uygulamayı yapanlar Hollanda’daki 250 bin Türk’e karşı…
GURBETÇİLERE SESLENDİ
O kardeşlerimize de sesleniyorum. Sizler zaten gereğini yapacaksınız. İsim vermeme gerek yok bir tane ırkçı var. Şuna bak ya Avrupa ırkçılığa gidiyor. Neredesin Avrupa Birliğ? Ondan sonra çattığımız zaman rahatsız oluyorlar. Rahatsız olacaksınız. Almanya’nın devlet televizyonu yalan yanlış yayın yapıyor. Bizim 18 maddelik paketi yalan yanlış anlatıyor. Yani hayır diyor. Sana ne y? Demek ki Türkiye’de evet diyenler istikamet üzeredir.
"DİPLOMASİNİN NE OLDUĞUNU ÖĞRENECEKLER"
Çarşamba günü Hollanda’daki seçimin ardından gereken değerlendirmeyi yapacağız. Çünkü bu cevapsız bırakılamaz. Benim Dışişleri Bakanıma, Ekonomi Bakanıma, yine milletvekili arkadaşlarımıza oralarda affedersiniz edep dışı davranışları yapanlar bedelini ödeyecekler. Kendi içlerindeki hırslarını köpekleri sürmek suretiyle ortaya koyanlar bunun bedelini ödeyecekler. Çıkmış bir tanesi ne diyo? Türkler burayı terk edecek. Terk etmeyecek ya! Onlar oranın vatandaşı. Bunun bedelini ödeyecekler. Diplomasinin ne olduğunu da öğrenecekler.
Yorum Yazın