Eski tuğamiralin pişmanlığı
İzmir'de FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu davanın görülmesine devam edildi. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen eski tuğamiral Yıldız: "Ankara Çukurambar'daki villada darbe girişiminden hemen önce yapılan toplantıları, planları villadan çıktığımda anlatsaydım bu acılar yaşanmayacaktı. Hain planı daha önceden haber vermediğim için çok pişmanım" dedi. Eski tuğamiralin pişmanlığı
- Ege Postası
- 07.03.2018 - 14:08
İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu 280 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince, Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Ses ve Bilişim Görüntü Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada darbe girişiminden sonra itirafçı olan eski Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı tuğamiral Halil İbrahim Yıldız mütalaaya karşı savunmasını yaptı.
Hakkındaki "müşteki astsubay Erkin Sert'in başına silah dayadığı" suçlamasını reddettiğini belirterek, "Ben değil astsubay Sert bir albaya silah çekmiştir. Arbede çıktı. Ben onun ateş etmesini engellemeye çalışıyorum orada. Bu hareketler etraftakiler tarafından silah çekme olarak algılanmıştır." dedi.
Hakkındaki ByLock kullandığı iddiasını reddeden Yıldız örgütle irtibatını tablet üzerinden kurduğunu, "viber" programı üzerinden iletişim sağladığını "Numan" ve "İhsan" kodla viber aracılığıyla irtibat kurduğunu ileri sürdü.
ETKİN PİŞMANLIKTAN YARARLANMAK İSTİYORUM
Bildiklerini ve şahit olduklarını samimiyetle anlattığını dile getiren Yıldız, şunları söyledi:
"Kesinlikle ByLock kullanmadım. Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetlerinin etkin birliği olan Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığının kalkışmanın içerisinde yer almaması için tedbirler aldım. Hiçbir personele silah aldırmadım o gece. Deniz piyade komutanlarının araçlarının garajdan çıkmasına müsaade etmedim. Örgütün televizyonda gerçek yüzünü gördükten sonra dönemin İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya ile telefonda görüştükten sonra kendi isteğimle teslim oldum. Takdirimi kalkışmanın bitmesi için kullandım. Terör örgütü tarafından kandırıldığımı idrak edebilseydim, bunlar yaşanmayacaktı. Ankara Çukurambar'daki villada darbe girişiminden hemen önce yapılan toplantıları, planları villadan çıktığımda anlatsaydım bu acılar yaşanmayacaktı. Hain planı daha önceden haber vermediğim için çok pişmanım. Darbeye teşebbüs etmediğimin kanıtı olarak herhangi bir askerimin burnu bile kanamamış, tek bir siville irtibata geçilmemiştir. 'Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan beraatimi istiyorum. Benim bu düzeni değiştirmeye gücüm yetmez. Talimat verilen kişileri söyledim. Bu nedenle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını istiyorum."
Yıldız'ın avukatı Aydın Kırmızıtaş da "Müvekkilin verdiği bilgiler ışığında darbe girişiminin planlayıcısının firari Adil Öksüz olduğunu, darbe talimatını örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in verdiğini söylemiştir. Ankara Çukurambar'daki villada yapılan darbe toplantısına katılanların isimlerini ilk kez müvekkilim söylemiştir. Kendi rızası ile teslim olmuştur. Örgütle ilgili bilgileri deşifre ettiğinden hain damgası yemektedir. Hakında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını istiyoruz." dedi.
Mahkeme heyeti duruşmaya öğle arası verdi.
ESKİ TÜMGENERAL CURAL SAVUNMA YAPTI
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tutuklu sanık eski Hava Teknik Okulları Komutanı tümgeneral Ahmet Cural, mütalaaya karşı savunma yaptı.
Gözaltına alındığı 18 Temmuz 2016'dan beri darbeye dahli ve terör örgütü üyesi olmadığını söylediğini belirten Cural, önceki ifadelerini tekrar ettiğini söyledi.
Sözde sıkıyönetim atama listesinde, kendisi gibi isminin karşısında "devam" yazan başka generallar de bulunduğunu, bunlardan bazılarının soruşturma geçirmeden emekli olduğunu, bazılarının da halen görev yaptığını dile getiren Cural, bu durumun hukuk dışı olduğunu savundu.
Listenin tek başına delil olamayacağını ileri süren Cural, "Atama listesinde yeni görev olarak ismimin karşısına 'Enerji Bakanlığı Müsteşarı' yazılmış. Ben 11 yıl eğitim subayı olarak görev yaptım. Görevlendirme yapılacaksa Milli Eğitim Bakanlığında yapılırdı. Enerji Bakanlığında görevlendirme verilmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Görevlendirme bilinçli değildir. Önemli olan ismimin karşısında ne yazıldığı değil, darbe gecesi hangi iradeyi ortaya koyduğumdur. Görevlendirmeyi kabul ettiğime dair hiçbir delil yoktur. Tahliyemi talep ediyorum." görüşünü savundu.
Tutuklu sanık eski Hava Eğitim Komutanlığı Kurmay Başkanı tuğgeneral Veyis Savaş da hakkındaki "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak" suçlamasını reddetti.
"Bu tek başına yapılabilecek bir şey değil." diyen Savaş, "Emrimdeki 600 kişiyi silahlandırsam bile anayasal düzeni değiştirmem mümkün değil. O akşam beraber görev yaptığım kişiler tanık olarak dinlenilmedi. Tahliyemi talep ediyorum." dedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tahliye taleplerini reddederek duruşmaya yarın devam edilmesini kararlaştırdı. (AA)
Yorum Yazın