Fuarın patronuyla enine boyuna İEF

Bu yıl 82’inci kez kapılarını açacak olan İEF’ye (İzmir Enternasyonal Fuarı) sayılı günler kala EGE POSTASI’na önemli açıklamalar yapan İZFAŞ Genel Müdürü Mehmet Şakir Örs, bir yandan EXPO hedefine ilerlemek için ter döken, diğer yandan da fuarlar ve kongreler kenti olma yolunda emin adımlarla ilerleyen İzmir’i bu sene bambaşka bir fuar beklediğini söyledi. Örs, Gaziemir’de yapımı devam eden ve 2014 yılında hizmete girmesi beklenen yeni fuar alanı ile birlikte İzmir’in büyük bir atılım yaşayacağını kaydetti. Diğer yandan, İEF hakkında gelen tüm eleştirileri değerlendirdiklerini de belirten İZFAŞ Genel Müdürü Örs, ortak akıl yolu ile fuarcılık faaliyetlerini bambaşka bir noktaya taşıyacaklarını dile getirdi.

Ege Postası
27.08.2013 - 11:23

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Sözlerine başlarken, İEF’nin 82 yıllık tarihi bir geçmişi ve birikimi olduğunu söyleyen İZFAŞ Genel Müdürü Mehmet Şakir Örs, “Aslında bu bize hem gurur veriyor hem de bizleri ürkütüyor. Bu geleneğin getirmiş olduğu bir sorumluluk var. Bu fuarcılık anlayışının bayrağı bizim elimizde ve bu bayrağı düşürmemek gerekiyor. Bu bayrağı yüksekte tutabilmek ve gelecek nesle de aktarmak gerekiyor. Hatta gelecek kuşağı da buna hazırlamak lazım. Bu 82 yıllık tarihsel geleneği ayakta tutabilmek ve gelecek nesillere de aktarabilmek için fuara gençlik aşısı sağlayacak bir çalışma içerisine girdik. Fuarı gençleştirmek ve gençlerle buluşturmak ve gençlerle buluşturmayı çok önemsiyoruz. Çünkü, bu fuar bizim için sadece bir ticari faaliyet değil. bu aynı zamanda bir halk buluşması. Fuarın sosyal ve toplumsal boyutu da var. Bu tür buluşmalar artık azalmaya başladı ve farklı gelir grupları, farklı kesimleri, farklı yaş gruplarını, farklı değer, beğeni ve inanışları olan insanları burada yan yana gelmesi ve birbiri ile etkileşime girmesi söz konusu. Bu aynı zaman da İzmir için de bir kazanım. Ve İzmir’in hoşgörü, çoksesli anlayışına da yakışan bir özellik” dedi.

BUGÜNDEN İEF’NİN 100’ÜNCÜ YILINI PLANLIYORUZ
Gaziemir’de yapımı devam eden yeni fuar alanı ile birlikte en önemli hedefler arasında “Fuar’ın 100’üncü yılı” olduğunu da kaydeden Örs şunları dile getirdi; “Biz sadece bugünü değil, 18 yıl sonrasını düşünerek planlama yapıyor, çalışıyoruz. O fuarı da bugünün gençleri yapacak. Biz onlara şimdiden bir fuar aidiyeti yaratabilir ve fuarı sevdirebilirsek, tıpkı kendimiz gibi onları da birer fuar sevdalısı haline getirebilirsek, işte o zaman fuarı yaşar ve yaşatabiliriz. Biz kentin tüm dinamiklerini de bu sürece katarak fuarı 100’üncü yıla hazırlıyoruz.”

“FUARIN ÖMRÜ BİTTİ” DİYENLERİ DE DİKKATE ALIYORUZ
İZFAŞ Genel Müdürü Örs, “Fuar son yıllarda bir yorgunluğu da içerisinde taşıyor. Bunu da görmek lazım. Sonuçta İEF, 82 yıldır yapılan bir ekonomik, sosyal ve toplumsal bir olay. Bu 82 yılda dünyada, Türkiye’de çok şeyler değişti, büyük bir değişim yaşandı. Fuar bu değişimlerden de etkileniyor. “Fuarın ömrü bitti”, “Artık fuarın devri kapandı” gibi eleştiriler geliyor. Biz o eleştirilere de saygı duyuyor ve dikkate alıyoruz. Fuarın güncellenerek, yenilenerek ve yeni ihtiyaçlar ile buluşturularak ayakta kalacağına, güçleneceğine inanıyoruz. O yüzden de sürekli bir arayış ve “Fuarı nasıl yaşatabiliriz'” çalışması içerisindeyiz” dedi ve fuara yeni bir devinim kazandırmak amacı ile atılan adımları sıraladı.

“İEF, EXPO İÇİN EN BÜYÜK REFERANSIMIZ”
Sağlık temalı 82’inci İEF’nin 73 bin metrekarelik alandan daha geniş bir bölgeye yayılacağını belirten Örs, “Firma ve katılımcı sayısını arttırarak fuarı canlandırmak da istiyoruz. Bu yıl Kültürpark’ta 85 bin metrekarelik alanı kullanacağız. Bu fuara yaptığımız gençlik aşısının da tuttuğunu gösteriyor. Diğer yandan, İEF’nin adında geçen “Enternasyonal” yani uluslararası boyutu da güçleniyor. Burada fuarın, İzmir’in EXPO adaylığına sağlayacağı katkıdan da bahsetmeden olmaz. Bu fuarla, EXPO’nun karar vericilerine İzmir’in fuar geçmişini ve fuar kültürünü anlatmaya çalışıyoruz. Biz küçük EXPO sayılabilecek İEF’yi 82 yıldır yapıyoruz. Ve fuarcılık konusunda engin bir bilgi birikimi ve deneyime sahibiz. EXPO yolunda en büyük referansımız da İEF olacaktır. Bu bizim en büyük gücümüz ve bunu kanıtlamak istiyoruz. O açıdan yabancı delegasyonun katılımı da büyük önem kazandı. 20’ye yakın ülkeden bakan düzeyinde katılım gerçekleşecek. İEF’nin ve İzmir’in uluslararası arenada yeniden kabul görmesi ve gündeme gelmesi açısından da önemli bir gelişme. Bundan sonraki yıllarda da uluslararası gözlemcilerin ilgi odağı olmayı hedefliyoruz” sözleri ile İzmir’in EXPO hedeflerine giden yolu özetledi.

“AH NEREDE ESKİ FUARLAR” DİYENLER BİLE FUARDA KENDİNDEN BİR ŞEYLER BULACAK
“Hayatın bütün renklerini fuara taşımak istiyoruz” diyerek sözlerini sürdüren Mehmet Şakir Örs, fuar içerisinde yer alacak sosyal, kültürel, ekonomik, sportif, sanatsal birçok faaliyete değinerek şöyle konuştu; “Her kesime seslenecek ve herkesin görmek istediği aktivitelerin yer alacağı bir fuar hazırladık. Her yaş grubu fuarda bir şeyler bulacak. “Ah nerede o eski fuarlar” diyenler bile bu fuarda kendilerine göre bir şeyler bulacak. Fuar hayatın ta kendisidir. O yüzden hayatın her alanından bir parça bu fuarda olacak.”

FUARIN İÇERİĞİNİ İZMİRLİLER BELİRLEDİ
Fuara olan katılımı ve ilgiyi arttırmaya yönelik çalışmalara da değinen Örs, “Geçtiğimiz yıl özellikle gençlere yönelik bir çalışma düzenledik. Özellikle onları önemsediğimiz için beğenilerine ve isteklerine kulak verdik. Kentin genelinde ve üniversitelerde gençlere “Bu sene fuarda ne görmek istiyorsunuz'” diye sorduk. Ankete katılanlardan ilginç sonuçlar elde ettik. Kentte yaşayan gençlerin 3’te 1’inin fuara hiç gelmediğini öğrendik. Bu bizim için çok ciddi ve riskli bir durum. Fuarın söndüğünün de bir göstergesi. Fuara gelmek için ne istediklerini, ne görmek istediklerini sorduk. Buna göre çalışmalar yaparak gençleri fuara çekebilecek planlamalar yaptık. Aynı zamanda geçtiğimiz fuar zamanında burada anketler uyguladık. İEF’ye dönük istek, eleştiri, şikayet ve önerileri alarak ER-GE birimimize ilettik. Tüm bu verileri değerlendiriyoruz. Diğer yandan birçok sivil toplum kuruluşu, meslek odası , üniversite ve diğer fuarlarda işbirliği içerisinde olduğumuz kurumlarla görüş alışverişinde bulunduk. Tüm bunları sentezleyerek kendimize yeni bir yol haritası oluşturmaya çalıştırdık. Fuar takvimini ve fuarda yer alan birçok etkinliği de bu isteklere göre şekillendirdik” diye konuştu.

İZMİR 12 AY BOYUNCA “CANLI” OLACAK
Otomotiv, bilişim gibi İEF’de yer alan birçok alanın gelecekte bağımsız bir fuar olabileceğine ve yeni fuar alanı ile birlikte İzmir’in bu alanda büyük yol kat edeceğine vurgu yapan İZFAŞ Genel Müdürü Örs, “Geleceğe yönelik en büyük gelişme Gaziemir’de yapılacak olan Yeni Fuar Alanı. Bu fuar ihtisas fuarları için yapılıyor. Tüketiciye açık fuarlar ve İEF bir süre daha Kültürpark’da devam edecek. Yeni fuar alanı faaliyete geçtiğinde oradaki ihtisas fuarlarını da arttırmamız gerekiyor. Şu anki fuar sayısı oraya yetmeyecektir. Ayrıca eldeki fuarların da kalitesini yükseltmeli ve niteliğini de arttırmalıyız. Mesela, yeni fuara geçtiğimizde Mermer Fuarı’ını dünyanın en büyüğü yapmak gibi hedeflerimiz var. Sektörel ve ihtisas fuarlarını büyüteceğiz. İkinci hedefimiz ise, İzmir’in dokusuna ve ihtiyaçlarına uygun yeni fuarlar yaratmak. Yılın 12 ayına yayılacak projeler üreterek, fuarı kentin tamamına yayacağız. Bir mermercilik fuarında kent esnafı, otelleri, nasıl kalkınıyor, kazancı artıyorsa, yine yeni fuar ile birlikte yılın 12 ayında kentin ekonomisine katkı sağlayacağız. Hizmet sektörü, turizm ve istihdamda yeni bir dönem başlayacak. Yeni döneme umutla bakıyoruz. Bu yanı ile yeni fuar İzmir için büyük bir kaldıraç olacak. Yeni fuar alanının hizmete girmesi ile birlikte yer sorununu da aşacağız ve İzmir, tam anlamı ile tam bir fuarlar ve kongreler kenti olacak. Profesyonel anlamda fuarcılığın Gaziemir’e taşınması ile birlikte, Kültürpark’taki mevcut alan elden geçirilecek ve İzmir kongre turizminden de ciddi şekilde pay alır hale gelecek. Tüm bu projeler turizm kenti olan İzmir’in vizyonunu arttırarak, tam anlamı ile fuarlar ve kongreler kenti olmasını sağlayacak. Yeni bir atılıma girecek olan projelerin taşlarını da şimdiden döşüyoruz. Bunun için yeni arayışlar içindeyiz. Ama bunu yaparken de 4 milyonu temsil ettiğimizi unutmuyor ve bu kente neler katabileceğimizi düşünüyoruz. Bu hedefe ulaşabilmek için ticaret odası, sanayi odası, OSB’ler, meslek kuruluşlarla da işbirliği ortamı yaratıyor ve ortak akılla hareket ediyoruz. Her türlü öneriye, taleplere açığız. Bu projeleri kent ile, kentli ile birlikte üreteceğiz. Bu kent zenginleşsin, büyüsün istiyoruz. Bu hazırlık süreci yakında daha da hızlanacak” dedi.

FUARCILIK, TURİZM OTELCİLİK FAALİYETLERİNİ DE TETİKLEYECEK
İzmir’in fuarcılık ve kongre merkezi olma hedefi açısından en büyük eksikliği otelcilik ve konaklamanın da fuarcılığın gelişmesine paralel olarak zamanla çözüleceğini söyleyen Örs şöyle devam etti; “İzmir bu anlamda şimdiden büyük bir atılım yaptı. Son yıllarda otelcilik anlamında artan bir yatırım ve tesis sayısında yükselme söz konusu. Yaşanan değişim, fuarcılıkta yaşanacak sıçrama ile beraber doğal olarak artacaktır. İzmir doğası ve coğrafyası gereği hizmet sektörünün ağır bastığı bir kent. Fuarcılık bu anlamda tetikleyici olacaktır. Fuarcılık hizmet sektörünü de geliştiren bir faaliyettir. Biz fuarcılıkta çıtayı yükselttiğimiz takdirde, turizm ve hizmet sektörü de bundan nasibini alacaktır. Aynı şekilde, istihdam da… İzmir’de belki de en önemli sorunlardan birisi olan işsizlik de azalacak. Tekrar altını çiziyorum, fuarcılık önemli bir kaldıraç olacak. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu zaten inanmasa 400 milyonluk yatırımın altına imza atarak yeni fuar için yola çıkmazdı.”

İŞPORTAYI YARATAN ARZ-TALEP DENGESİ
İEF’de yer alan stantların kalitesinin zaman içerisinde düştüğü ve fuarın temizliği ile ilgili gelen eleştirileri de değerlendiren Örs, “Bizim de en çok sıkıldığımız ve üzüldüğümüz konular bunlar. Bu olayın ekonomik boyutu da var. Sonuçta arz talep dengesi diye bir durum var. İEF toplumun her kesimini ağırlayan bir organizasyon. Zengin, fakir demeden statüsü ne olursa olsun tüm vatandaşlar fuarı ziyaret ediyor. Fuar tüm kesimleri kucaklıyor. Herkesin alım gücü farklı. Herkes bir şeyler almak, bir şeyler yemek, bir şeyler tüketmek istiyor. Bu da doğal olarak, onların taleplerine uygun arzı yaratıyor. Bu nasıl engellenebilir, biz bunu düşünüyoruz. Biz bunun kontrolünü sağlayarak, sözleşmeler imzalayarak kontrol sağlamaya çalışıyoruz ancak, İEF gerçekten çok büyük bir organizasyon. Sadece biz değil, zabıta ve emniyet birimleri de çeşitli güvenlik önlemleri alıyor. Her türlü önlemi alınmaya, istenmeyen manzaraların önüne geçmeye çalışıyoruz. Ancak bu nokta da katılımcılarımıza ve vatandaşlarımıza da büyük görev düşüyor. Bu tarz durumları bizlere bildirmelerini rica ediyor. Sonuçta her türlü öneri ve isteğe ivedilikle yanıt vermeye çalışıyoruz. Bu hepimizin ortak duyarlılığı. Sonuçta vatandaşlarımız o işportacıdan alış veriş etmediği takdirde, o da olmayacak. Talep olmazsa arz da olmaz. El birliği ile bu yıl bunu azaltmaya çalışacağız. Temizlik konusunda da benzer durum söz konusu. Fuarda böyle bir yoğunluk varken, haliyle bizim burada her an temizlik yapmamız da mümkün olmuyor. İnsanları rahatsız etmemek adına. Bu konuda atılabilecek en önemli adım da kirletmemek. Her iki konuda da başta biz olmak üzere, herkese önemli görevler düşüyor. Biz sorumluluğumuzun bilincindeyiz, görevimizi yerine getireceğiz” diyerek vatandaşlara önemli bir çağrıda bulundu.

“82 YILLIK GEÇMİŞ BİZE ÜMİT VERİYOR”
EXPO’da sonucun belirlenmesine sayılı aylar kala İzmir’in şansını değerlendiren Mehmet Şakir Örs, “EXPO konusunda gerçekten çok umutluyuz. Fuarcılıkta 82 yıllık geçmişe sahip bir kentiz. Ve 2015 sürecinden deneyime sahibiz. Değerlendirme yapmak için henüz erken. Ama, umutluyuz ve pozitif düşünmenin, pozitif adımlar atmanın sürece daha çok faydası olacaktır” ifadelerini kullandı.

“YENİ FUAR ALANI İZMİR’İ DÜNYA MARKASI YAPACAK”
Yeni fuar alanın açılması ve fuarcılıkta yaşanacak atılımın İzmir’i bir dünya kenti, marka yapacağını hatırlatan İZFAŞ Genel Müdürü Örs, “İzmir Türkiye’nin aydınlık yüzü, batıya açılan kapısı. Aslında fuarcılık bu kente en uygun ekonomik faaliyet. Ve İzmir’in bu anlamda hedeflerini gerçekleştirmesi zor olmayacaktır. Diğer yandan, Avrupa’ya baktığınızda, orası artık fuarcılığa doydu. Onlar da Asya ve Uzakdoğu pazarına yönelmeye başladılar. Avrupa’nın doyum noktasına ulaştığı bu aşamada, Türkiye ve İzmir doğuya açılan önemli bir coğrafya konumunda. İzmir’in önü bu anlamda açık” diye konuştu.

“OTEL PROJESİ ÖNEMLİ BİR GİRİŞİM”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Gaziemir’deki yeni fuar alanında özel sektör ile birlikte bir otel projesine girmek istemesini olumlu karşılayan Örs, “Hatırlanacağı üzere, Büyükşehir Belediyesi yeni fuar alanı hayata geçerken de özel sektör ile birlikte yola çıkmak istemişti. Zaman içerisinde yaşanan gelişmeler ile birlikte bu olmadı ve proje tamamen Büyükşehir Belediyesi’nin gayretleri ile devam etti. Otel projesi de benzer bir girişim. Bunu daha verimli kullanmak amacı ile atılmış olumlu bir adım söz konusu. Umarız hayata geçecektir” diyerek söz