Genç annenin büyük savaşı

Oğlunun boynundan 900 gram ağırlığında tümör alınan Gülbahar Çekim, bir yandan onun kemoterapi ağrılarını dindirmeye çalışırken, diğer yandan ilk ameliyatını Erzurum'da olan ancak ikinci tümor sinirlerin arasında olduğu için ameliyat riski nedeniyle ilaçla küçültme yoluna gidilen kızı Ebrar'ın acısına ortak oluyor. Genç kadının en büyük hayali; oğlunun askere gittiğini, kızının da yeniden "Anne" diyebildiğini görebilmek. Çekim, "İki evladım da kollarım arasında eriyor ve bir şey yapamıyorum" dedi. 

Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinde oturan Gülbahar ve İbrahim Çekim çiftinin mutlulukları geçen mayıs ayında yarım kaldı. Çift, 3.5 yaşındaki kızları Ebrar Çekim'i bayılması üzerine Doğubeyazıt Devlet Hastanesi'ne götürdü. Minik kızın beyninde iki tömör tespit edildi. Erzurum Atatürk Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edilen Ebrar'ın beynindeki ik tümörden biri alındı ancak ikincisi sinirlerin arasında ve tehlikeli bölgede olduğu için alınamadı. Tedavinin daha iyi gitmesi için Ebrar bu kez de İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Buradaki kontrollerde de Ebrar'ın beynindeki ikinci tümörün alınmamasına, tedaviyle küçültülmesine karar verildi. 

İKİNCİ ŞOKU KARNINDAKİ BEBEĞİ İÇİN YAŞADI 

Ebrar'ın radyoterapi ve kemoterapi görüp hayata tutunmaya çalıştığı sırada 8.5 aylık hamile olan Gülbahar Çekim bu kez de karnındaki bebek için kontrole alındı. Gülbahar Çekim ikinci şoku da ultrason çekimi sonrasında yaşadı. Karnındaki bebeğin boyun bölgesinde de 11 santimetre uzunluğunda tümör tespit edildi. Yaşam mücadelesi bu kez de henüz doğmamış anne karnındaki bebek için başladı. Sezeryanla alınan Fırat Emir, doğduktan dakikalar sonra hazır bekletilen ekip tarafından ameliyata alındı. Uzun süren ameliyatla, minik bebeğin boynundaki yaklaşık 900 gram ağırlığındaki tümör alındı, hastalığına da doktorların ifadesine göre Türkiye'de ilk kez bir bebekte görülen ewing sarkom teşhisi konuldu. 

Doğubeyazıt'ta döner ustalığı yaparken, artık çalışamayan 32 yaşındaki İbrahim Çekim maddi durumlarının iyi olmadığını söyledi.  Kalacak yer sorunu yaşayan ailenin yardımına da İzmir Hasta Çocuk Evleri Derneği' yetişti. Aile, derneğe ait misafirhanede kalmaya başladı. 

AYNI ODADA 2 YATAKTA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYORLAR 

Abla ve kardeşi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde aynı odada yaşam mücadelesi vermeye başladı. Kemoterapi ve radyoterapi gibi ağır tedaviler gören iki kardeşin yanından bir an olsun ayrılmayan anneleri Gülbahar Çekim, yaşadığı acıyı gözyaşları içinde şöyle anlattı: 

"21 yaşındayım bu yaşta bir anne olarak çok büyük yük taşıyorum. Doktorlar süt çağında bir bebekle bu hastalığı hiç görmemişler. Türkiye'de ilk hasta olan oğlum da ilk kurtulan olur inşallah. Askere gittiği günleri görmeyi hayal ediyorum.  Hastanede aynı anda çocuklarıma bakıyorum. İki evladım kollarımın arasında eriyor. En büyük hayalim oğlumun askere gittiğini kızımın da yeniden bana 'anne' diye seslendiği günleri görebilmek." 

Çekim, hem kendisi hem eşi hem de iki çocuğundan alınana kan örneklerine de gen testi yapılacağını ve hastalığın kaynağının da bulunmaya çalışılacağını sonuçların ise henüz çıkmadığını ifade etti. (DHA)