Gözaltındaki polisler için şok karar

İZMİR merkezli olarak 13 ilde düzenlenen operasyon kapsamında, bir bölümü sabah erken saatlerde evlerinden alınan, bazıları da kendisi gelerek teslim olan 32 polis üç bölüm halinde adliyeye sevk edildi. 22 kişi tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi.

Ege Postası
21.08.2014 - 09:55

İZMİR- Ulusal bir gazetede 18 Mart 2014 tarihinde yer alan haberde çeşitli kurumlarda çalışan kamu görevlilerinin telefonlarının yasadışı dinlendiği belirtilince, ilk etapta, listede isimleri bulunan 62 kişinin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına ve Emniyet Müdürlüğü'ne başvurarak şikayetçi olmalarıyla birlikte soruşturma başlatıldı. Ayrıca, yasa dışı dinleme iddiaları üzerine İzmir Emniyeti İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde mülkiye ve polis baş müfettişlerince idari inceleme- soruşturma başlatıldı. Bu inceleme- soruşturma sonucunda hukuka aykırı olarak telefon dinlemesi yaptıkları tespiti doğrultusunda bazı görevliler hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan adli tahkikat sonucunda 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek, kurulan örgüte üye olmak, kurulan suç örgütü kapsamında resmi görev ve yetkinin kötüye kullanılması yoluyla sahte, gerçeğe aykırı belgeler düzenleyip mahkemelerin dinleme kararları vermesini sağlayarak, kamu görevlilerinin resmi belgede sahteciliği, kamu görevlisine ait araç ve gereçleri suçta kullanmak, iftira, suç uydurmak, özel hayatın gizliliğini ihlal, verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek, elde edilen ilgili ilgisiz ya da özel yaşama ilişkin verileri suç örgütünün çıkar ve amaçlarına hizmet etme odaklı olarak arşivleme ve kullanma' suçlamasıyla 32 polis hakkında gözaltı kararı verildi.

İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde 2010-13 yılları arasında görevli olan, daha sonra çeşitli rütbelere terfi eden 1 birinci sınıf emniyet müdürü, 1 ikinci sınıf emniyet müdürü, 1 üçüncü sınıf emniyet müdürü, 1 dördüncü sınıf emniyet müdürü, 2 emniyet amiri, 8 komiser, 2 komiser yardımcısı, 4 başpolis, 12 polis memuru olmak üzere toplam 32 emniyet görevlisi hakkında, kamu kurumlarında görevli memurların farklı isim ile farklı meslek grupları adı altında ve asılsız suç isnatları ile anayasaya ve ilgili kanunlara aykırı olarak dinlendikleri gerekçesiyle geçen salı günü, İzmir merkezli olarak Adıyaman, Ankara, Aydın, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Hakkari, Kayseri, Malatya, Şırnak, Van ve Yalova'da operasyon başlatıldı. Polislerden 27'si ilk gün gözaltına alınırken, diğerleri de dün kendileri gelerek meslektaşlarına teslim oldu.

SUÇLAMALARI REDDETTİLER
Aralarında, geçmişte İzmir İl Emniyet Müdürlüğü'nde İstihbarat Şubesi ardından İstihbarat Daire Başkan Yardımcılığı görevlerini yapan, 2011 yılı temmuz ayında Batman İl Emniyet Müdürü olarak atanan, 17 Aralık sürecinden sonra ise önce görevden sonra açığa alınan Hakan Ali Okan'ın da bulunduğu polislerden kendileri gelip teslim olanlar, emniyet binasına girmeden önce yaptıkları açıklamalarda hukuksuz hiçbir şey yapmadıklarını söyledi. Suçlandıkları dinlemelerin, suçu önlemeye yönelik olarak mahkeme kararıyla yapılmış yasal dinlemeler olduğunu savunan polisler, sadece görevlerini yaptıklarını belirtti.

HASAN ALİ OKAN DA SUÇLAMALARI REDDETTİ
Teslim olmadan önce dün Bozyaka Emniyet Müdürlüğü önünde gazetecilere açıklama yapan Hasan Ali Okan, kendisinin operasyonun kilit ismi olarak lanse edilmesine tepki gösterip, şunları söylemişti:

"Çalıştığımız dönem boyunca kilitleri açan çilingir olmaya çalıştık. İnsanca açmaya çalıştık. Çeşitli partiler, koaliasyonlar dönemi geçti. Buralarda bir sıkıntı yaşamadık. Diğer arkadaşlar soruşturmaya uğramıştı. Ben hiç çağrılmadım, soruşturma geçirmedim, gözaltı beklemiyordum. İsmim Hasan Ali Okan, müslüman Türküm, Karşıyakalıyım, 1980 yılında polis kolejiyle başlayan devlete hizmet yıllarında 34 yıldır, bu devletin hizmetindeyiz. Birçok parti iktidarı ve koalisyonlar gördüm. Hepsi gelip geçti. Devlet millet yaşıyor. Biz elbisemizi giydikten sonra devletin milletin hizmetkarı olduk, partilerin değil. Kimsenin önüne yatmayız, takla da atmayız. Ne makam ne para uğruna. 17 Aralık operasyonları başladı, dünün kahramanları hain oldu. Hainleri kahramanları oldu. Burada olmaktan gurur duyuyorum. Biraz sonra gözaltına alınacak olmaktan gurur duyuyorum. Gerek daha önceki operasyonlarda gerekse bu operasyonlarda gözaltına alınan arkadaşlarıma ve ailelerine sabır ve dua diliyorum. Hiçbir yanlış yapmadılar. Hepsi hukuki ve kanunidir. Yapılan bir algı operasyonunuydu. 2010 yılında paralel devlet PKK/KCK idi. Bunu tüm hükümet üyeleri dile getiriyordu. Bugün hedef değiştirilmesi neye hizmettir bugünlerde görülmektedir."

HEPSİ ADLİYEDE

İzmir merkezli olarak düzenlenen yasa dışı dinleme operasyonu kapsamında gözaltına alınan 32 polis 3 grup halinde İzmir Adliyesi'ne getirildi. Geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye getirilen polisler, mahkum girişinden içeri alındı. Güvenlik amaçlı yapılan bu uygulamayla basın mensuplarının görüntü almalarının önüne geçildi. Polisler adliye binasına alındığı sırada dışarıda bulunan aileleri, slogan atarak ve taşıdıkları pankartlarla onlara destek vermeye çalıştı. Polisin de, adliye içinde ve dışında herhangi bir olumsuzluk olmaması için sıkı önlem aldığı gözlendi.

22 POLİSE TUTUKLAMA İSTEMİ

İzmir'de, yasa dışı dinlemelerle ilgili operasyon kapsamında gözaltına alınıp adliyeye getirilen 32 polisten, işlemleri tamamlanan aralarında birinci sınıf emniyet müdürü Hasan Ali Okan'ın da bulunduğu 22'si tutuklanmaları istemiyle sulh ceza hakimliğine sevkedildi.

ŞİKAYET İÇİN GELDİ

Halen İstanbul'da teftiş kurulu başkanlığı da yapan birinci sınıf emniyet müdürü Muhittin Yıldırım, avukatı Emrullah Aksakal ile birlikte İzmir Adliyesi'ne geldi. Adliye girişinde açıklama yapan Yıldırım, kendisinin Türk milletine hizmet edip şerefle üniformasını giydiği polislik mesleğini yaptığı sırada gazi olduğunu söyledi. Kendisinin haksız yere başka bir adla dinlendiğini öne süren Muhittin Yıldırım, şöyle dedi:

"Ben terör gazisiyim. Ama beni terör örgütü elemanı gibi başka bir isimle, ama benim telefonumdan dinlemişler. Şimdi benim bir suçum varsa işlemini yaparsın ama bunu yapmıyorlar, beni sürekli dinleyip kusur bulmaya çalışmışlar. Şimdi de, hangi örgütünün üyesiyim, hangi devletin ajanıyım, hangi suç örgütüne çalışmışım merak edip öğrenmek için geldim."

Yıldırım'ın avukatı Emrullah Aksakal ise, "Müvekkilim 3'er aylık dönemler halinde 2 kez dinlenmiş. Başka isim altında dinlenmiş. Aslında polis olduğu belli yani biri hata söz konusu değil ama bilinçli olarak bir dinleme var. Bir gaziye bunun yapılması, hem de terör örgütü üyesi olarak dinlenmesi büyük saygısızlık" dedi.

(DHA)