Günaydın: Korkunun ecele faydası yok!
CHP Genel Merkezi tarafından “Kentine güvenen kentler” sloganıyla 29 Mayıs-2 Haziran tarihleri arasında İstanbul CNR EXPO Fuar Alanı’nda düzenlenen fuara köprünün gölgesi düştü. Dün gündüz saatlerinde fuarın açıldığı sırada İstanbul’da yapımına başlanacak olan 3’üncü köprünün de temel atma töreninin çakışması kafalarda soru işaretlerini beraberinde getirdi. Fuara katılan CHP cephesinde hükümet tarafından izlenen tutuma ise tepkiler büyüyor.
- Ege Postası
- 30.05.2013 - 13:01
Kılıçdaroğlu da tepkili
Fuarla ilgili ilanların engellendiğini savunan eden CHP’den gelen en çarpıcı iddia ise, daha önceden başka bir gün ve saatte yapılması planlanan “Yavuz Sultan Selim Köprüsü”nün temel atma töreninin aslında bilinçli olarak fuar ile aynı gün ve saate alınması yönündeydi. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun ise fuarda bulunan stantları gezerken bu sıkıntıyı dile getirdiği ve hükümeti eleştirdiği de öğrenilirken, dün yaptığı açıklamada Başbakan Erdoğan’ı eleştirerek “Köprü’nün adını Tayyip Erdoğan Köprüsü koysunlar” demişti.
Günaydın: Korkunun ecele faydası yok
Ege Postası Genel Yayın Yönetmeni Mithat Umutoğulları'na konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, iddialarla ilgili tepkisini dile getirdi ve, “Bu konuda ben de net bilgiler edindim. Biz fuarın açılışını yapacağımız tarih ve saati 15 gün önceden ilan etmiştik. Eğer bu iki etkinliğin aynı saatlere denk gelmesi tesadüf ise ben bunu vatandaşlarımızın vicdanına havale ediyorum. Bu bir tesadüf değil. Ve ben AKP’nin bu davranışını kınamıyorum, çünkü burada yaptığımız şeyin önemini fark ediyorlar ve bunu baltalmaya çalışıyorlar. AKP kendi adına doğru bir iş yapıyor. Bizim asıl anlatmamaız gerekn burada bu önemde, bütün projelerin sergilendiği bu fuarı halka anlatmak bizim görevimiz. Dolayısı ile, AKP açısından korkunun ecele faydası yok. Bu çalışmalar seçime kadar artarak devam edecek ve buna cevap veremeyecekler. Bir köprü açılışı daha yapmazlar. Ama biz her gün bir şeyler yapacağız" dedi.
“Türkiye faşizme sürükleniyor”
Medyaya yapılan baskı sonucunda yayın kuruluşlarında ilanların yayınlanmadığı iddiasına da değinerek konu hakkında sert tepki gösteren Günaydın, “Birçok kanala reklam gönderdik ve biz bunu yayınlayamayız dediler. Birçok gazete ilanları yayınlayamayız dediler. Dış mekanlar ilanları için de aynı durumu yaşadık ve firmalar bize bu ilanların toplatılabileceğini belirttiler. Bunlar Türkiye’nin nasıl bir faşizme sürüklendiğinin göstergeleridir. Dolayısı ile belediyelerimiz reklam yapmakta ve çalışmalarını anlatmakta güçlük çekiyorlar” dedi. Günaydın, ayrıca mevcut medya organlarının yüzde 90’ının hükümet tarafından doğrudan kontrol edildiğini kalan kurumların da tehdit ile yıldırılmaya çalışıldığını ve toplum üzerinde korkuya dayalı bir algı yaratılmak istendiğini söyledi.
İZMİR'E GELMEMİZ...
İzmir CHP’nin kalesi mi sorusuna yanıt veren ve parti üst yönetiminin İzmir’e olan ilgisine de değinen Günaydın, “10 günde bir İzmir’e gelip gidiyorum. Diğer yandan son bir ayda dolaştığım kent sayısı 25’in üzerindedir. Sosyal medya bizim aynamız. Bizi takip edenler hangi gün, hangi saatte, hangi kentte olduğumuzu anlayabilirler. Bunların içerisinde İzmir de var, Aydın da var, Yozgat da var, Karaman da var. Anadolu’nun her yerine gidiyoruz. İzmir’de 4 milyon nüfusumuz var. Dolayısı ile İzmir’e her hafta bir genel başkan yardımcımızın gelmesi normaldir, asıl gelmezsek, “Niye kimse gelmiyor, İzmir’i gözden çıkardılar” derler. Ben Trakya’ya 15 günde bir gitmezsem diyorlar ki, “Ne oldu, bizi çantada keklik mi zannediyorsunu? Biz siyasetçiyiz, bu ülkenin her yerine gideceğiz. Sadece İzmir bizim değil, Türkiye’nin her yeri bizim olana kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu.
ADAY ADAYLARI...
Yaklaşan yerel seçimler öncesinde olası aday adayları ve kulislerde dolanan söylentilere de değinen Gökhan Günaydın, il ve ilçe başkanları arasında yaşanan çekişmeleri de yorumlayarak, “Örgüt ve belediye ilişkilerini bizim tüzüğümüz düzenliyor. Bu direk partimizin anayasasıdır ve herkes buna uymak zorundadır. İl ve ilçe başkanlarımızın hak ve yetkileri var. Belediye başkanlarımızın da öyle. Tabii örgüt başkanı, ilçe başkanı, il başkanı ve belediye başkanının çalışmalarını denetleyecek ve buna yönelik ikazlarını yöneltecek. Bu hususlara uyulduğu takdirde, herkes kendi sınırları içerisinde kalırsa sorun olmadan süreci yaşarız. Kim kendi sınırlarını aşarsa, adı ve unvanı ne olursa olsun CHP Genel Merkezi tarafından uyarıyı alır. Aday adayları konusuna gelince, bu bir demokratik yarıştır. Herkesin kriterlere uyduğu sürece aday adayı olabilme hakkı vardır. Ancak bunu partisi için çalışarak kullanmak durumundadır. Ancak kim ki bunu belediyesini görmezden gelerek yürütmeye çalışırsa, zamanı gelince de en sert cevabı alacağını bilmelidir” dedi.
Yorum Yazın