Hacıosmanoğlu: Kimse Trabzonspor'un hakkını almasını engelleyemez
Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, Trabzonspor'un haklı olduğu davada ne önünü kimsenin kesebileceğini, ne de hakkını almasını engelleyebileceğini söyledi. Başkan Hacıosmanoğlu, Trabzonspor kulübünün 46. kuruluş yıldönümü...
- Ege Postası
- 02.08.2013 - 15:00
Başkan Hacıosmanoğlu, Trabzonspor kulübünün 46. kuruluş yıldönümü kutlama törenin ardından basın mensuplarının soruları üzerine yaptığı açıklamada, Malouda ve Bosingwa'nın imza töreninde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sözlerinden dolayı şahsına yönelik eleştiriler getiren CHP ve MHP yönetimine sert tepki gösterdi.
UEFA Avrupa Lig 3. Ön Eleme Turu ilk maçında Dinamo Minsk karşısında deplasmanda alınan 1-0'lık galibiyeti değerlendiren Hacıosmanoğlu, "Önemli bir maç, önemli bir galibiyet olarak bakmıyorum. Trabzonspor için hedefe giden yolda bir engel. Trabzonspor gruplara kalırsa başarılı olarak addediler. O zaman önemli maçlara çıktığını söyleriz. Trabzonspor'un bu maçları çok kolay geçmesi lazım." dedi.
Kulüp olarak yeni bir yapılanma içerisinde olduklarına işaret eden Hacıosmanoğlu, "Transfer ettiğimiz oyuncular var, daha edeceklerimiz var. Şuanda sahada geçen sezonki Trabzonspor oynuyor. 1461 Trabzon'dan gelen çocuklar da daha oynamaya başlamadı. Trabzonspor'un eksiği bir aile ortamı, samimiyet. Onu yavaş yavaş yakalamaya başladı. Ama tam manasıyla bunu yakaladı da diyemeyiz, fakat çalışmalar olumlu gidiyor. Avrupa'daki engelleri aşması bizi de mutlu ediyor ama hedefe varmak için önce kendi içerimizdeki yapılanmayı tamamlamamız lazım. Bunu yaptıktan sonra herkesin özlediği Trabzonspor ortaya çıkacaktır." diye konuştu.
Transferde Genel Direktör Ünal Karaman'ın çalışmalar yaptığına işaret eden Hacıosmanoğlu, teknik heyetin kararının ardından da kendilerinin istenen oyuncuları alıp getirdiğini kaydetti. Henrique'nin formunu öven Başkan Hacıosmanoğlu, transfer çalışmalarıyla ilgili olarak ise "Bu şehir her şeyi hak ediyor. Hatta ‘yıldız gelmez’ diyenlere de bu transferler bir mesaj. 2 tane oyuncu aldık, bir santrafor için de çalışmalarımız devam ediyor." dedi.
Hacıosmanoğlu, Dinamo Minsk maçında ilk kez forma giyen Maoluda'nın performansıyla ilgili de, "Bizim oyuncularımızın hepsi değerli ama Malouda bir dünya yıldızı. Herkes ‘bir sene futbol oynamadı’ diyor ama sürekli kişisel antrenörü ile çalışmış. Sadece maç eksiği var, bunu kendisi de söylüyor. İlerleyen haftalarda çok daha faydalı olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
BEŞİKTAŞ İLE GÖRÜŞECEĞİZ
Sezonun ilk haftasında Beşiktaş ile oynayacakları maça iki takım taraftarlarının da alınması çağrısına Beşiktaş'tan olumlu bir açıklama geldiğinin hatırlatılması üzerine Hacıosmanoğlu, "İlk çağrıyı ben yaptım. Beşiktaş Başkanı Fikret Orman da yaptığı açıklamada, 'Trabzon da bize yer verirse kabul ediyoruz' dedi. Birebir görüşmedim ama bize ne kadar kontenjan verirlerse biz de aynısını veririz. Bu her takım için geçerli." cevabını verdi.
"DEMEÇLERE CEZA VERİLMEDEN ÖNCE TÜRK FUTBOLU TEMİZLENSİN"
Kendilerinin ahlak, adalet ve temiz futbol istediklerini tekrarlayan Hacıosmanoğlu, "Futbolun bütün paydaşlarının samimi olarak biraraya gelmesi lazım. Sayın Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, çağrı yapıyor, 'fanatizm yöneticilerin demeçleriyle oluşuyor' diye. Evet yöneticilerin demeçleriyle oluyor ama Türk futbolundaki adaletsizliği ortadan kaldırmak için önce çalınan haklarının asıl sahiplerine teslim etmesi lazım." diyerek şöyle devam etti:
"Burada Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'a da görev düşüyor. 2011 şampiyonluğu Trabzonspor'un elinden çalınmıştır, bunu artık mahkemeler ve UEFA da kanıtlamıştır. Sayın Spor Bakanımız o yönde de çalışmasını yapıp Trabzonspor'un hakkı olan kupasını temiz Türk futbolu adına Trabzon'a iade edilmesi için de çalışma yapması lazım. Yoksa bu yasalar yöneticilere de uygulanacaktır söylemi ile olmaz.
Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'e de buradan seslenmek istiyorum. Yöneticilerin verdiği demeçlere daha ağır ceza vereceğiz diyorlar. Evet, bana göre verilmeli de. Ama önce deniz dalgalanmıştır, durulması için de bütün pisliklerin temizlenmesi lazım. Sağır sultanın duyduğu 2011 kupasının gasp edilen kupasını federasyon alır Trabzon'a verirse elbette o zaman demeç savaşı da elbette durur.
Bu pislik temizlenmedikten sonra 'yöneticilere ceza vereceğiz' diye korku salmaya kalkarsanız biz onları da sizi de hiçe sayarız. Önce Türk futbolunu temiz temeller üzerine oturtmalısınız. Trabzonspor'un hakkını gasp edip, federasyon binasına gelip size ağza alınmayacak sin-kaflı küfürleri yaptığı zaman da siz onları yiyip, onların emek hırsızlığı dahi tescil edildiği zaman istenilen cezayı vermiyorsanız, bundan sonra demeç verenlere çok ağır cezalar vereceğiniz inandırıcı olmaz.
Cezalara biz de katılıyoruz, hatta daha ağırları verilsin ama Türk futbolu, onu kirletenlerden temizlensin, Trabzonspor'un hakkı olan kupasını kendileri versin, bizim almamıza gerek kalmadan, biz onu alacağız çünkü Trabzonspor'un hakkını korumak bizlerin görevidir."
Bu konudaki suskunluklarının da asaletlerinden geldiğini anlatan Trabzonspor başkanı Hacıosmanoğlu, "Biz bu konu ile ilgili çok konuşmuyorsak, yetkililer de meydanı boş bulup, bunun adaletin tecelli etmesi için değil de tam aksine adaletin tecelli etmemesi için bir kurgu içerisine giriyorlarsa, buna bizim tepki göstermeyişimiz asaletimizdendir. Sürecin tamlanmasını bekliyoruz. Süreç tamamlandıktan sonra hakkımız nasıl 3-5 bin kişi ile yürüyor da insanları ürkütüyorsa, hakkı gasp edilen Trabzonspor sevdalıları ve ona destek veren namuslu Türk futbolu paydaşlarının yapacaklarının da hesabını bugünkü adaletsiz sistemi değiştirmeyen Trabzonspor'un hakkını vermeyenler yapsın. Çünkü bizim hakkımızı almamız için onu da yaşayacaklar." dedi.
CHP VE MHP YÖNETİMİNE SERT TEPKİ
Başkan Hacıosmanoğlu, Malouda ve Bosingwa'nın imza töreninde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sözler nedeniyle CHP ve MHP yönetiminden gelen eleştirilere de tepki gösterdi. Sadece temiz, ahlaklı ve adaletli Türk futbolu istediklerini ifade eden Hacıosmanoğlu, CHP Grup Başkanvekili Gürsel Tekin'in sözlerine sert şekilde cevap vererek şunları söyledi:
"Biz buradan hiçbir partinin muhalefet liderini haksız yere hedef almıyoruz. CHP Grup Başkan vekili haddini aşarak Trabzonspor başkanı hakkında cümleler kurmuş, genel başkanlarını savunarak. Biz hiçbir genel başkanı haksız yere hedef almadık. Partinin isminde 'Halk' yazan, halkı temsil ettiğini söyleyen bir partinin lideri, bizim hakkımızı gasp eden emek hırsızlarını cezaevinden çıktığında gidip kulüpte ziyaret edip formasını almıştır. 'Sen komploları yendin, biz yenemiyoruz' diye.
UEFA kararından sonra da UEFA'ya isyan etmiştir; 'böyle bir kararı nasıl veriyorsun' diye. Sonrasında da Türkiye Cumhuriyeti başkanına çağrı yapmıştır; 'bu takımların ceza almasını engelleyin' diye. Ülkeyi yönetmeye talip olan bir muhalefet liderinin UEFA'ya 'bizim takımlarımıza nasıl ceza veriyorsun' sözünü kullanırken, acaba onların takımları sadece Fenerbahçe de, Trabzonspor Rum takımımı, Ermeni takımımı, İsrail takım? Türkiye'deki adaletsizliği ortadan kaldırmak için futbolun babası olan UEFA, Trabzonspor'un hakları yenmiştir diye ceza veriyor. Demek ki sizin takımlarınız onlar, Trabzonspor sizin takımınız değil."
Seçildiğinden beri Trabzonspor'un duruşunun da, anlayışının da, söylemlerinin de değiştiğini söylediğini hatırlatan Hacıosmanoğlu, "Siz muhalefet partisi lideri olabilirsiniz, haddinizi bileceksiniz. Mertlikten, yiğitlikten bahsetmek CHP Grup Başkanvekili'nin haddine değildir. O mertlik, yiğitlik de biz de var. Ama görüyorum ki Trabzonspor tepki göstermeye başladıktan sonra onlar da yola gelmeye başladılar. 'Anadolu'nun bağrından çıkmış, Anadolu'da devrim yapmış Trabzonspor demeye başladılar. Onu bize hatırlatmasın, onu genel başkanlarına gitsin hatırlatsın. Bunu hatırlamalarına seviniyorum. İnşaallah bundan sonra daha iyi hatırlayacaklar. Çünkü Trabzonspor artık susan bir Trabzonspor değil. Hakkın, adaletin olduğu yerde susan, mütevazı olan bir Trabzonspor ama hakkın yendiği yerde kükreyen bir Trabzonspor görecekler. Bu sadece benim değil tüm Trabzonspor sevdalılarının görüşüdür. Eğer ben bugün o insanları metanete çağırıyorsam, bizim ve Trabzon insanının asaletindendir. Ama hiç kimse zannetmesin ki, hakkı yendiğinde Trabzonspor'un bunu hazmedip oturacağını. Bu bizim namus davamızdır, alın terimizdir. Alın terimizin karşılığını bu ülkede, bu ülkeyi yönetenler de yönetmeye talip olanlar da adaletli bir şekilde Trabzonspor'a teslim edilmesine engel olmayacaktır." dedi.
Başkan Hacıosmanoğlu, MHP yönetiminden gelen eleştirilerle ilgili de şunları söyledi: "Yine bir başka parti liderimiz, evet bize sahip çıkıyorsunuz ama unutuyorlar ki burada mağdur olan bir Türk takımı var. Yabancı bir takıma karşı Fenerbahçe UEFA tarafından bir sıkıntıya sokulmuyor. Türkiye'de Trabzonspor'a karşı haksızlık yapanlara karşı Türkiye'de adalet ceza davasında tecelli etmiştir. Federasyon'da tecelli etmemiştir, UEFA da Federasyon'un haksız kararını ortadan kaldırmak için Trabzonspor'un haklarını teslim ediyor. Muhalefet liderlerinin de buna çok dikkat etmesi lazım. Yabancı bir takım değil karşılarındaki. Savundukları da bir Türk takımı ama mağdur olan Trabzonspor. Siz onları savunuyorsanız onların avukatlığını yapıyorsunuz demektir, Trabzonspor'un değil. Trabzonspor sevdalıları ve namuslu Türk futbolu sevdalıları da bu yaptıklarınızı unutmayacak. Yoksa bizim bir siyasi görüşümüz yok."
'Kupanın sayın başbakanda olduğu söyleniyor' diyen Hacıosmanoğlu, "Ama sayın başbakanımız; 'kişiler ve kurumlar ayrılsın' diyor. 'Bir başbakanın gücüyle kupa verilmedi' diye bize söyleniyor ama muhalefet liderlerinin söylemlerine bakarsanız onlar iktidara geldiklerinde bizi yok etmeye çalışacaklar. Ama onların düşünceleridir, sadece beyinlerinde kalır. Trabzonspor'un haklı olduğu davada ne önünü kimse kesebilir, ne de hakkını almasını engelleyebilir. O yüzden siyasiler bundan sonra konuşurken daha düzgün konuşsunlar. Hele yiğitliği, mertliği konuşmasıyla, duruşuyla, ciddiyetsiz tavırlarıyla CHP Grup Başkanvekili hiçbir Trabzonlu'ya öğretemez. Önce kendi haddini bilsin. Trabzonspor'un başkanı ile ilgili konuşurken, Trabzonspor'un başkanı ne istiyor, neyi savunuyor, ne için insanlara tepki gösteriyor onu versin. Belki genel başkanlarının haberi yok ama grup başkanlarının görevidir; o birlerce sayfa tapeleri alsın genel başkanın önünü koysun. Ondan sonra da hala konuşuyorsa o işi yapan insanlardan daha arsız konuma düşerler. Öncelikle o tapelerdeki insanların konuşmalarını, eylemlerini bir incelesinler. Ondan sonra hala bu takımı savunuyorlarsa o zaman söyleyecek bir sözümüz yok ve bizim de muhatabımız değiller."
Yorum Yazın