Hamza Dağ, “Adları Barış, Kullandıkları Dil Nefret“

İzmir'de açlık grevlerine destek vermek için düzenlenen yürüyüşe katılan Sırrı Sakık, burada yaptığı konuşmada Secaat arz ederken sirkatini söyledi. Konuşması adeta ırkçı bir bakış açısının, kinin, nefretin ve öfkenin dışa vurmasıydı. 6-7 Eylül olaylarını ve Sözde Ermeni soykırımını sahiplenip, bizlere bunu yapamazsınız diyen Sakık, aslında BDP’nin sahiplendiği taşeron zihniyeti açığa vurdu. Bu söylem aslında bu milleti oluşturan bütün etnik unsurlara hakaret etmekten başka bir şey değildir.

Tek Dertleri Kendi Saltanatları

Bugün artık hepimiz biliyoruz ki 6-7 Eylül 1955’de yaşanan bu olaylar Türkiye’nin iç politikada ve özellikle de dış politikada elini zayıflatmak için, bir takım kesimler tarafından planlanan siyaset mühendisliğinden başka bir şey değildir. Onun için de bu olaylar halk nazarında büyük yankı bulmamış bir saman alevi gibi parlayıp sönmüştür. İstanbul’da ikamet eden yaşlı bir Rum vatandaşımızla sohbet ederken ona 6-7 Eylül olaylarında neler yaşadıklarını sormuştum. Orada bana verdiği cevap çok manidardır, “Birlikte yaşadığımız insanlarla, komşularımızla hiçbir problemimiz yoktu, anlam veremediğimiz bir şekilde bir takım olaylar başladı. Fakat bizim komşuluk bağlarımız o kadar güçlü idi ki bize ilk kapısını açıp evlerinde saklayanlar yine Türkler oldu.”  İşte bu milleti oluşturan bütün etnik unsurlar arasında ki bağlar bu derece güçlüdür. Bu milleti oluşturan Türk, Kürt, Rum, Çerkez, hepsinin bağları çok eskiye dayanır. Bizler bu coğrafyanın insanlarıyız ve bu coğrafyada birlikte yaşamaktan da mutluyuz. BDP’nin ve terör örgütünün zihniyeti işte tam da buna karşıdır. Çünkü kin, nefret ve kan üzerinden kendilerine kurdukları bu saltanatın bitmesinden korkmaktadırlar. Bunun için Türkiye’de özgürlükler noktasında bir adım atılmasını istemezler. Bunlar yıllarca partilerimizi kapatıyorlar, bize bu ülkede yaşama hakkı tanımıyorlar diye siyaset yapıp, partilerin kapatılmasının kaldırılmasına hayır dediler. Ne yazık ki bu zihniyet kendi saltanatı için bir başkasını, gözünü bile kırpmadan ölüme göndermekten çekinmemektedir.

Adları Barış, Kullandıkları Dil Nefret

Sözde Ermeni soykırımını sahiplenerek konuşan Sırrı Sakık, 1915 olaylarının Türklerle Ermeniler arasında olduğunu zannediyor herhalde, o dönem yaşanan olaylar Türk, Kürt, Çerkezler ile Ermeniler arasında yaşanmıştır. O dönem acı olaylar yaşanmış birçok insan hayatını kaybetmiştir. Fakat hiçbir zaman bu durum soykırım şeklini almamıştır. Kan ve nefret söylemi içeren bu tür kelimeleri çok sık kullananlar, ağızlarına pelesenk yapanların nasıl bir ruh hali içerisinde olduğunun da bu millet farkındadır.

Ulusal değerler adına mangalda kul bırakmayan AZİZ KOCAOGLU ve CHP İzmir ekibinin de bugüne kadar hiçbir açıklama yapmamış olması üzücüdür.