Dolar 34,5424
%0.18
Euro 36,0063
%-0.62
Altın 3.005,890
%1.48
Bist-100 9.550,00
%1.94

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
İGC'den 'Ali Cengiz' oyunu: Gazeteci Öztürk'ten tepki

İGC'den 'Ali Cengiz' oyunu: Gazeteci Öztürk'ten tepki

İzmir Gazeteciler Cemiyeti, 9 Eylül Gazetesi'nde 'kıdem tazminatı yükü' sebebiyle uzun süreli çalışanlar ile yollarını ayırma kararı aldı.. Gazeteci Serdar Öztürk ise, bu uygulamaya sosyal medya hesabı üzerinden tepki göstererek, " Ne idüğü belirsiz bu belgenin yeri işyeri duyuru panosu değil, en yakındaki çöp sepetidir. Bilançosunda “tazminat” hesabı ayırmadığı için suçu kendisinde araması gerekenler, başka bahanelere sığınıp suçu gazete çalışanlarına yükleyemezler" dedi.

  • Ege Postası
  • 30.05.2024 - 11:43
  • Güncelleme: 30.05.2024 - 15:12

EGEPOSTASI- İzmir Gazeteciler Cemiyeti, 9 Eylül Gazetesi'nde 'kıdem tazminatı yükü' sebebiyle uzun süreli çalışanlar ile yollarını ayırma kararı aldı. Ayrıca, işten çıkarma ve emekli gazeteciler için dönüşümlü olarak 10 aylık süreçler içinde istihdam edeceğini açıkladı. 

İGC'nin bu uygulamasına ilk tepki Gazeteci Serdar Öztürk'ten geldi. Öztürk sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Böyle bir metin bırakın basın özgürlüğünü ihlal etmesini, basın emekçileri için tarihin en utanç verici mobing belgesidir" dedi. 

Öztürk'ün açıklaması şu şekilde; 

"Umuyorum ki bu belge şaka olarak düzenlenmiş olsun. Bağımsızlık, basın özgürlüğü gibi süslü cümleler kurup sonra da (altına imza atma cesareti bile gösteremedikleri) böyle bir metni hiçbir İzmir Gazeteciler Cemiyeti yöneticisi imzalamaz bence. Böyle bir metin bırakın basın özgürlüğünü ihlal etmesini, basın emekçileri için tarihin en utanç verici mobing belgesidir. İktidarın enflasyonun suçlusunu emekli, memur işçilere çıkarma sonucu ile gazetenin zarar etmesini çalışanlarına yüklemesi aynı faşist zihniyetin ürünüdür.

YERİ ÇÖP SEPETİ!

Fazla söze gerek yok. Ne idüğü belirsiz bu belgenin yeri işyeri duyuru panosu değil, en yakındaki çöp sepetidir. Bilançosunda “tazminat” hesabı ayırmadığı için suçu kendisinde araması gerekenler, başka bahanelere sığınıp suçu gazete çalışanlarına yükleyemezler.

Bu satırları yazdığını, onayladığını ve uygulanacağını sananlar unutmasın gazeteciler emir kulu, kapı kulu askeri, alıp satılacak meta değildir."

GAPPİ'DEN 'ÖZEL' MESAJ 

Öte yandan Serdar Öztürk, ikinci paylaşımında eleştirisinin ardından İGC Yönetim Kurulu Başkanı Dilek Gappi'nin kendisine ulaştığını belirtti. Öztürk ikinci paylaşımında ise, "Kişisel olarak hiç kimseye “faşist” demem. Bunu diyebilmek için epeyce bir konuda düşüncelerini biliyor olmam gerekir. Ancak bir kişi ya da birkaç kişi, emekten yanayım deyip ardından da kapitalizmin en acımasız silahı işsizliği gösterip “tazminatını al git” diyorsa bu tutum açık açık faşizmdir" dedi. 

Öztürk'ün açıklamaları şu şekilde;

Eleştirilerimin ertesi sabahı İzmir Gazeteciler Cemiyet Başkanı Dilek Gappi Whatsapp üzerinden uzunca bir açıklama yollamış. 
Sayın Dilek Gappi ile aramızda bir hukuk var. Zaten kendisi de uzun bilgilendirmesinin sonunda “bunu büyük emek verdiğiniz 9 Eylül hatırına lütfen sosyal medya üzerinden verdiğimi bllgilendirmeyi yazmayın. Sadece size özeldir” diye özetlemiş.
Saygı duyduğum için kendisi açıklamadığı sürece yazdıklarını paylaşmam ahlaki değil ancak paylaştığı konular hakkındaki düşüncelerim bana ait olduğundan onları rahatlıkla herkesle paylaşabilirim. Kendisi de dilerse yazdıklarının yanına benim eleştirilerimi koyup ne demek istediğimi anlayabilir.

"KADRO DOLSUN DİYE"

1. 9 Eylül Gazetesi’nde 27 kişi çalışıyormuş gibi görünebilir. Önemli olan bu rakamın ne kadarının günlük işlere sağladığı katkıdır. Sadece sigortası ödenerek “kadro dolsun” diye çalışıyor gözükenler asıl çalışanlardan çoksa burada hata vardır. Sanırım sayın başkana eksik bilgi vermişler. Şu anda gazetesinde “aktif” olarak çalışan sayısı 5 ya da 6 kişidir. Onlar da hem basılı gazeteyi hem internet sitesini hem de sosyal medyayı faal tutmak için canla başla çalışmaktadır. Eğer bir “sorun” varsa önce katkı sunmayan sadece kadro dolsun diye çalışıyor gözükenler sorununa çözüm bulunmalıdır.

MUHABİR SORUNU

2. Sadece gazetelerin değil basının bugün yaşadığı en büyük sorun “muhabir” sorunudur. Bu sorunu yaratan gazeteciler değildir, aksine gazete sahiplerdir. Muhabirliği öldürüp, köşe yazarları ya da siyasi kişiliklerden günü birlik yaratılan “yorumcular” sektörü sonunda bu duruma getirmiştir. Çözümü yok mu? Elbette var. Masa başında yorumlamak yerine kaynağından haber toplamak. Zor ama imkansız değil. Çünkü bugün Türkiye’de ulusal basının iktidardan yerel basının ise yerel iktidardan yana olması gibi bir zorunluluk varmış havası hakim. Bunu aşmanın tek yolu ise “bağımsızlıktan” geçiyor. Bağımsızlık denince kolay sanılan bir döngü oluşuyor. Bu döngü “beni koru, seni koruyayım” mantığına saplanıp kalınca, haber peşinde koşmak ya da gerçeği aramak mümkün bile olmuyor. Çünkü gerçeği yazmak için “yerimiz” yok.

"KAZANILMIŞ GİBİ GÖRÜNEN" 

3. Kıdem tazminatı sadece gazeteciler için değil, bütün emekçiler için Türkiye koşullarında “önemli” bir güvencedir. Bunu sağlamak, kaynağını oluşturmak da emekçilerin değil, patronların görevidir. Yasalarımıza göre işçi çalıştıran kurumlar her yıl bilançolarına “tazminat” kaynağı ayırmak zorundadır. Ancak bunu ayırmayıp, o kaynağı sanki “kazanılmış” para gibi görürseniz muhtemelen birkaç yılın sonunda kar diye görünen “tazminat” kaynağı ödenemez duruma gelir. Özetle her yıl sonu “kazanılmış gibi” görünen paradan “tazminat” payını ayırmalısınız yoksa çok üzülürsünüz.

"YARAYA BANT YAPIŞTIRIP SOKAĞA SALMAK"

4. Bütün emekçiler gibi emekliler de olağanüstü zor koşullardadır. Buna hayır demek mümkün değil. Ancak sorunu kökten çözmek işletmelerin işi değil iktidarın işidir. Emeklileri bu hale 9 Eylül Gazetesi düşürmemiştir, çözümü de öyle kolayca bulamaz. Birkaç aylık iş vermek fikri yaraya bant yapıştırıp sokağa salmaktır. Ayrıca bir yeri düzeltelim derken, çalışmaya ihtiyacı olan (emekli kadar az da olsa ekonomik desteği bulunmayan) başka emekçilerin işsiz kalması demektir. Yine de iyi niyetle yapılmak istendiğini düşünerek basın sektöründe sıkça kullanılan “telif” karşılığı ekonomik destek olmak fikri değerlendirilebilir. Kaldı ki sayın başkanın da içinde bulunduğu yönetim kurulu geçmiş yıllarda “emeklileri” tasfiye ederek “gençlere” yer açma uygulamasını hayata geçirmiştir. Ben de dahil kimi arkadaşımız da o zaman için aleyhimize olmasına rağmen bu uygulama destek vermişizdir.

"AÇIK AÇIK FAŞİZM"

5. Kişisel olarak hiç kimseye “faşist” demem. Bunu diyebilmek için epeyce bir konuda düşüncelerini biliyor olmam gerekir. Ancak bir kişi ya da birkaç kişi, emekten yanayım deyip ardından da kapitalizmin en acımasız silahı işsizliği gösterip “tazminatını al git” diyorsa bu tutum açık açık faşizmdir. Bunu onaylayanlara ya da destek olanlara da en azından “demokrat” diyemem. Benim için faşisttir.

"MEYHANEDE TİS GÖRÜŞMELERİ"

5. Sık sık gündeme getirilen, altına süslü cümleler ile gülen yüzlü fotoğrafların konulduğu Toplu İş Sözleşmesi’ne gelirsek;

9 Eylül Gazetesi’ne sendikanın nasıl “çoğunluk” sağladığını, hangi engellerin hangi yollarla aşıldığını, meyhanede TİS görüşmelerinin nasıl yapıldığını en iyi bilenlerdenim, çünkü sürecin tam ortasındaydım. Kimlerin nerede duracağını şaşırdığını, kimlerin sendikanın sadece “ücret” diye algıladığını, kimlerin sendika ve sendikacılığı kullanarak merdivenden hızla çıkacağını planladığını da yaşayarak öğrendim. TİS imzalayıp sonra da hiçbir maddesine uymayanlar olmadığını da gördüm.

"FAŞİST DÜŞÜNEN DEMOKRAT SANAN" 

6. Paylaştığım ve eleştirdiğim tutum bellidir. Aslında benim hiç de içinde olmamam gereken, sendika ile işverenin çözmesi gereken bir duruma zorunlu olarak müdahil oldum. Bunu bildiğiniz ateşe su taşıyan karınca hikayesine vererek okuyup geçiniz. Bundan sonrasını emekçilerin kazandıkları haklarını kaybetmemek için vereceği mücadele ile patrondan çok patron olan faşist düşünen ama kendini demokrat sananların mücadelesi belirleyecektir.
Bu sadece bir gazetenin değil, aynı zamanda Türkiye’nin de geleceğidir.

İşte o belge;

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.