İki bakanlık arasındaki savaş Polis Şeyda'nın şehit edilmesi ve Beyoğlu'ndaki tecavüz girişimiyle ayyuka çıktı

Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayeti henüz aydınlatılamadı. Soruşturmada ifadelerin sızması sonrası iki bakanın karşı karşıya geldiği iddia edilmişti.

Gerginliğin iki olayla daha ayyuka çıktığı Ankara kulislerine bir bomba bıraktı.

Son yaşanan olaylar, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı arasındaki derinleşen gerilimi gözler önüne seriyor. Polis memuru Şeyda Yılmaz'ın şehit edilmesiyle başlayan süreç, İstanbul'da bir kadına yönelik cinsel taciz olayının ardından daha da kızıştı.

Gazeteci Alican Uludağ, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları arasında ki görünmeyen savaşı yazdı.

Son dönemde yaşanan olaylar, Türkiye'nin iki önemli bakanlığı olan İçişleri ve Adalet Bakanlıkları arasındaki derinleşen gerilimi gözler önüne seriyor.

Polis memuru Şeyda Yılmaz'ın şehit edilmesiyle başlayan süreç, İstanbul'da bir kadına yönelik cinsel taciz olayının ardından daha da kızıştı. Bu olaylarda yaşananlar, iki bakanlık arasında süregelen bir güç mücadelesinin varlığını ortaya koyuyor.

"POLİS YAKALIYOR, YARGI BIRAKIYOR" ALGISI

Polisi şehit eden Yunus Emre Geçti’nin 26 suç kaydı olduğuna ilişkin İçişleri kaynakları tarafından bir iddia ortaya atıldı. Ancak sanıldığının aksine şüpheli hakkında UYAP’ta 19 dosya vardı. Bunlardan 5’i hakkında takipsizlik verilmişti. Bu bilgiyle, “polis yakalıyor, yargı bırakıyor” algısı Adalet Bakanlığı aleyhinde oluşturuldu.

Emniyet/İçişleri cephesi, yargıya ve Adalet Bakanlığı’na bir misilleme yaptı.

İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde evine gitmekte olan 25 yaşındaki İrem A.’nın Semir Tarhan ve Ömer Konu adlı iki şüpheli tarafından cinsel tacize maruz kaldığına ilişkin görüntüler medyaya sızdırıldı. Aynı zamanda iki şüphelinin de savcılık tarafından serbest bırakıldığı bilgisi paylaşıldı. Bu haberin ardından eleştiriler bir kez daha yargıya döndü. Yargının taciz şüphelilerini serbest bırakması eleştirilmeye başlandı.

Ancak olayın 10 gün önce yaşanmasına karşın görüntülerin 4 Ekim'de yayımlanması dikkat çekiciydi. Üstelik şüphelilerin, mağdure kadın şikayetçi olmadığı için serbest kaldığı da anlaşıldı. Sosyal medyada yapılan eleştiriler üzerine iki şüpheli hakkında yeniden gözaltı kararı çıkarıldı.

Bu haberin Adalet Bakanlığı cephesinde rahatsızlık yarattığı açık.

BAKANLAR ARASINDAKİ REKABET VE GÜÇ MÜCADELESİ

Bu olayların yanı sıra, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın sık sık yaptığı operasyon açıklamaları da iki bakanlık arasındaki rekabetin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Yerlikaya'nın bu açıklamaları, yargı çevrelerinde rahatsızlık yaratırken, aynı zamanda bazı dosyaların yeterli delil olmadan hâkimlere sunulduğu iddiaları da gündeme geliyor.

İki bakanlık arasındaki gerilime Cumhurbaşkanı5 Erdoğan'ın ne tepki vereceği merak konusu.

(HALK)