İkinci ihtimal erken seçim

TBMM’deki anayasa görüşmelerinin gergin geçmesi siyasette erken seçim tartışmalarını da başlattı. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “paket Meclis’ten geçmezse Meclis kendini yenilemek durumunda’ kalır diyerek başlattığı tartıymaya Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan da yanıt gecikmedi. Erdoğan, Meclis gündemindeki kavga ve gerginliklere işaret ederek “Parlamento çalışamaz hale gelirse erken seçim düşünülebilir” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hz. Ali Camisi’nde cuma namazını kıldıktan sonra gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, 8 maddenin parlamentoda müzakere edildiğini ve demokratik olmayan yaklaşımlarla da olsa bunun geçtiğini söyledi. Meclis’te istenmeyen görüntüler yaşandığına işaret eden şöyle devam etti: “Bundan sonraki süreç de temenni ederiz ki çok daha sakin bir havada ve demokrasinin adabına uygun bir şekilde devam etsin. Öyle veya böyle bu işin biteceğine inanıyorum. Öyle zannediyorum ki bu hafta içerisinde bu biter ve bittikten sona da işin zaten asıl sahibine, millete gidilecek. Millet bunun asıl kararını verecek. Öyleyse bu telaş niy? Burada böyle kürsüyü kırmak, dökmek, bütün oradaki katiplerin çevresindeki çiçeklikleri filan devirmek... Eninde sonunda buradaki arkadaşlar milletin vekilleridir, asıl değil. Asıl bekliyor. Neyi bekliyo? Bu 330 aşılırsa ‘330’dan sonra bana gelsin bu’ diyor. ‘Nihai kararı ben vereceğim.’ diyor. ‘Bu işin gerçek  sahibi benim.’ diyor.”  

Bundan önceki seçimlerde de meydanda yeni bir anayasa sözü verildiğine dikkati çeken Erdoğan, “Öyleyse burada asıl telaşa kapılanlar zannediyorum farklı. Sonra bir de şu, ikide bir böyle tek adamcılık filan gibi laflar ediliyor. Bir defa Türkiye’de, tek adamcılığın bugüne kadar uygulamasını yapan tek siyasi parti; ana muhalefet partisidir, Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Kuruluşundan beri tek adam üzerinden gelmiştir zaten” diye konuştu. Erdoğan, hiçbir zaman erken seçimin isabetli olacağını düşünmediklerini anlatarak, şunları kaydetti: “Ama şu anda gündeme gelen konu çok farklı. Bunun belli bir istikrar üzere giderken gündeme gelen bir konu değil ama parlamento çalışamaz hale getirilirse o zaman bunlar tabii düşünülmeyecek şeyler de değil. Bunlar da düşünülebilir, gündeme gelebilir; o ayrı bir konu. Gelin düşüncelerinizi, gayet güzel bir şekilde parlamentoda söyleyin, şu 330 nasıl geçecekse, bunlar geçiyor zaten, ilk turda görüldüğü kadarıyla 338-348 arasında gidiş gelişler oldu, şimdi de bu hafta içinde kalan maddeler bu şekilde müzakere edildikten sonra işin ikinci turu var. İkinci turda da parlamento aynı istikrarını ortaya koyarsa iş asıl sahibine gidecektir, milletimiz de burada nihai kararını verecektir.”

ASKERİ TAMAMEN ÇEKME SÖZKONUSU BİLE OLAMAZ

Kıbrıs müzakerelerine ilişkin soru üzerine Erdoğan, garantör ülkelerin temsil noktasında istikrarlı bir durumda olmadıklarını kaydetti. Annan Planı döneminde yaşananları hatırlatan Erdoğan şöyle devam etti: “Şimdi burada da tabii Kuzey Kıbrıs yoğun bir çalışmanın içinde ve bir samimiyet ortaya koyuyor ama Güney Kıbrıs ve garantör ülke olarak Yunanistan, hala bunlar farklı beklentiler içerisindeler. Mesela garantiler, güvenlik... Biz bunları kendilerine açık ve net söyledik. Bir defa garantiler noktasında, güvenlik noktasında Türkiye’nin olmadığı bir garantörlüğü asla beklemeyin. Biz ilanihaye oradayız. İki, güvenlikte de biz daha önce de belirlendiği gibi Güney Kıbrıs’la, Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi burada eşit oranda, eşit derken daha önce onlar 950 orada asker bulunduracak, biz 650 bulunduracaktık. Aynen bu devam eder. Oradan tamamen Türk askerinin çekilmesi diye bir şey söz konusu olamaz. Başkanlık için de, 1’e 2 olacak. Yani bir dönem Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi liderliği alacak, iki dönem Güney Kıbrıs Rum Yönetimi yönetimi alacak. Adil olan budur. Yani biz orada adil, kapsayıcı bir barış istiyorsak ölçüsü budur. ‘Bunun dışında bizden kimse bir şey beklemesin.”