Dolar 34,6590
%0.04
Euro 36,4973
%0.32
Altın 2.948,890
%0.59
Bist-100 9.677,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
“İlişkiler hayatın merkezinde bir rol üstlenmemelidir”

“İlişkiler hayatın merkezinde bir rol üstlenmemelidir”

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ‘nin ev sahipliğinde düzenlenen ‘İlişki Bağımlılığı’ Konferansı yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

  • Ege Postası
  • 27.04.2014 - 09:53
İZMİR- ağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği A.B.D. üyesi Yrd.Doç.Dr.Leyla Baysan Arabacı’nın organize ettiği programda konferans veren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, aynı zamanda EÜ Çocuk ve Ergen Alkol Madde Bağımlılığı Araştırma ve Uygulama Merkezi (EGEBAM) Müdürü olan Doç. Dr. Zeki Yüncü katılımcılara ilişki bağımlılığı konusunda önemli bilgiler aktardı.

Konferansı Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Tancan Uysal, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Sedat Akar, Dekan Yardımcısı- Hemşirelik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yasemin Tokem, Rektör Danışmanları Prof.Dr. Lütfullah Gündüz ve Doç.Dr. Murat Soydan,  Genel Sekreter Gülten Gültekin, Genel Sekreter Yardımcısı-SKS Daire Bşk.V. Nihat Sabuncular, Hukuk Müşaviri Fatma Gülmezoğlu, akademisyenler ile çok sayıda öğrenci izledi.

“Bağımlılar hayatlarını ikinci plana atar”

Bağımlılığın çok değişik alanlarda karşımıza çıkabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Zeki Yüncü, İnternet bağımlılığından, ilişki bağımlılığına, alışveriş bağımlılığına kadar çok farklı alanlarda etkisinin görülebileceğini söyledi. Bağımlılığın insan üzerindeki olumsuz etkilerinden bahseden Doç. Dr. Zeki Yüncü, “Bağımlılık insanın hayatla ilişkisini kesen, işini, sosyal ilişkilerini, aile ilişkilerini her türlü sosyal etkinliğini ikinci plana atan bir ruh halini getiriyor. Kişi bütün planını bağımlılığı ile ilgili konuları düşünerek; hayatıyla ilgili öne alması gereken konuları ikinci plana alıyor” dedi.

“Ayrılık bedeninden bir parça kaybetmiş hissi yaratıyor”

İnsanların maddeye bağımlı olabileceği gibi kişilere de bağımlı olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Zeki Yüncü, “Bağımlı bir ilişkiyi, kişinin hayatla bağını kesen tek taraflı kahredici bir ilişki olarak tanımlayabiliriz. Bağımlı kişi, bir ilişkiyi bitirdikten sonra bedeninden bir parçayı kaybetmiş gibi hissedebilir. Burada ilişkiye nasıl bir anlam yüklenildiği öne çıkıyor. Kişi adeta diğer ilişkilerini yok sayarak o ilişkiye bağlanmıştır. Onun yokluğunda hayata adeta küsüp onunla ilgili düşünsel aktivitelerde bulunabilir” diye konuştu.

“O olmazsa ben bir hiçim duygusu zarar veriyor”

Sağlıksız bir ilişkinin insanları mutsuz etmesinin yanında, o ilişkiye saplanıp kalmasına da neden olduğunu kaydeden Doç. Dr. Yüncü, “Kişi olumsuz bir ilişki yaşamasına rağmen bunu bir türlü kestirip atamaz, sonlandırmakta güçlük yaşanır. Takıntılı bir şekilde ona ihtiyaç duyma noktasında kalınır. Çünkü o ilişki onu tamamlayan bir unsurdur. O olmazsa kişi bir hiçtir. Bu noktada bağımlı ilişkide asıl sorunu karşıdaki partnerde değil de kendimizde aramamız gerekir” dedi.

“Güven olmazsa sağlıklı bir iletişim kurulamaz”

Bağımlı ilişkilerde hep bir şüpheciliğin olduğunu belirten Doç. Dr. Zeki Yüncü, ‘ Beni aldatacak. Ben ona niye güveneyim k? Hoca bana taktı. Zaten beni geçirmek istemiyor’ gibi takıntılı düşüncelere saplanılabildiğini söyledi. “Güven olmazsa sağlıklı bir iletişim kurulamaz” diyen Doç. Dr. Zeki Yüncü, “İnsanlara güvenemezsek bu tür düşüncelere hayat boyu maruz kalabiliriz. Sağlıklı ilişkilerden kişiyi güçlendirmesi, hayata ,işine bakış açısını sosyal ilişkilerini güçlendirmesini bekleriz. Romantik ilişkinin en büyük unsuru sevgidir. Karşıdaki insana güvenmek onun sadakat duygusuyla bağlı olduğunu, sizi aldatmayacağını hissetmek de çok önemlidir. Sağlıklı bir ilişkide sevgi, güven ve sadakat hissine sahip olmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Kız çocukları babaya, erkek çocukları anneye yakın olan kişileri seçerler”

Freud’a göre anne-baba ile kurulan ilişkilerin, ikili ilişkilerin de temelini oluşturduğu kuramını hatırlatan Doç. Dr. Zeki Yüncü, bu ilişkilerin iyi kurulmuşsa, ilişkilerde bir problem yaşanmadığını aktardı. Doç. Dr. Zeki Yüncü, “ Çocuklar erken yaşta en çok etkilendikleri kişilerle ilgili kafalarında bir imge oluşturur. İleride bu imgeye uyacak kişilerden romantik olarak etkilenir. ‘Kız çocukları babaya, erkek çocukları anneye yakın olan kişileri seçerler’ diye bir deyiş vardır. Bu doğrudur. Aslında gelişim süreçlerinde sağlıklı anne-baba ilişkisi kurmuş, onları artısıyla eksisiyle eleştirebilen bireylerin ilişkilerine baktığımızda; tıpa tıp anne, babasına benzemediğini de görmekteyiz. Bu bireyler ilerde eş seçimi yaparken, anne ve babasının sağlıklı yönlerini alarak bir ilişkiye başlayacaklardır. Anne babanın olumlu ya da olumsuz taraflarını ayrışmadan olduğu gibi kabul eden kişiler ise eş seçerken, ebeveynlerininkine benzer evlilik ilişkileri yaşayacaklardır” dedi.

Sağlıklı ilişkilerin olmazsa olmazları…

Olgunlaşmış aşk ilişkilerinin olmazsa olmazlarını açıklayan Doç. Dr. Zeki Yüncü, sevginin en başta gelen unsur olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Yüncü, “sağlıklı sevgide, değer verme, güven ve kabullenme, karşılıksız verme, karşıdaki kişiyi olduğu gibi kabul etmek çok önemlidir. Bu ilişkiyi tutarlı yapan, ayakta tutan bir durumdur. Sağlıksız sevgide kişi ‘O bana güven veriyor’ der. Aslında duyulan ilk duygunun güven olması ilişkiyi zedeler. Kişi partnerini kaybetmekten sıkıntı duyduğu halde anksiyetesini bastırmak için -‘Evet ama seviyorum’ der. Aslında kişi sevmiyor, ayrılmaktan korkuyordur. Bu da sağlıklı olmayan bir ilişkinin göstergesidir. Böyle kişilerde ‘Aşkın gözü kördür’ algısı gelişebilir. Bu kişilerden, ‘Sensiz yaşayamam, sen olmadan ben bir hiçim, sürekli seni düşünüyorum’ gibi cümleler duyabiliriz. Bağımlı olan kişilerde bu duygular çok şiddetli yaşanabiliyor. İlişki hayatımız için önemlidir ama hayatımızı merkezinde bir rol üstlenmemelidir” şeklinde konuştu.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.