İnce’den muhalefete de iktidara da yaylım ateşi

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, bir dizi programa katılmak için geldiği İzmir’de İzmirli Depremzedeler Dayanışma Derneği(İZDEDA) ziyareti sonrasında Balçova Orman Kafe’de gençlerle bir araya geldi.

Gençlere çağı okuma ve büyük hayaller kurma çağrısında bulunan İnce, üstü kapalı olarak “diploma” göndermesi yaptı. İnce ayrıca, kendisine sorulan 6 muhalefet partisinin imzaladığı mutabakatı sert bir dille eleştirirken o mutabakatı imzalamayacağını söyledi.

“BUNLAR KAYIŞI KOPARMIŞ”

Siyasetin ülke yönetiminde en önemli bileşen olduğunu ifade eden İnce, politikacıların suni gündemleri konuştuğunu belirtti ve “Siyasetsiz işi yürütmek mümkün değil. Yönetme işi siyaset kurumudur. Size bir tavsiyem de olayların ayırtılarını öğrenin. Hikaye işlerle uğraşamayın. Örneğin 2018 seçimlerinde ben farklı bir kampanya yapayım. Bilim, nano teknoloji, uzay madenciliği dedim. Bugün de siyasette başka şeylerden bahsetmeliyiz. Salı’dan Salı’ya birbirlerine hakaret edenler değil. Geleceği konuşmamız lazım. Önümüzde ne var? Siz benim yaşıma gelmeden karşılaşacağınız problemler neler? Türkiye’de siyaset kurumunun konuştuğu işlere bakın. ‘Biz gelmeden önce buzdolabı yoktu’ diyor cumhurbaşkanı. Sanki biz ağaç kovuğunda saklıyorduk yiyecekleri. Daha sonra ‘Ambulans yoktu’ dedi. At arabalarıyla mı taşıyorduk biz hastalarımız. Sonra Çanakkale Köprüsü’nde ‘200 liracık’ diyor. Et Süt Kurumu Genel Müdür çıkmış, ‘Çok kuyruk vardı diye zam yaptık’ diyor. bunu siyasetle açıklayamazsınız. Bu argo açıklanır. Bunlar bence balatayı sıyırmışlar. Bunların kayış kopmuş. Kafayı kırmışlar. Bilim, hukuki vicdan diyoruz. Adam kafayı kırmış. Neyi konuşmamız lazım? Yapay zekayı konuşmamız gerekiyor.  Bir politikacı gençlerle bir araya gelmişse insan zekasına benzeyen akıllı sistemleri, robotları konuşmamız lazım. Bankacılık ve finans sektörünü konuşacağız. Şu anda bir savaş var. Önceden savaş; tanklar, makinalı tüfekler arasında oluyordu. Şimdi cephede savaş var, sivillerde savaş var, yetmedi bankalarda sava var. Sosyal medyada da savaş var. Savaş, sadece eline bombayı, makineli tüfeği alarak cephede yapılmıyor. Ben isterdim ki bu politikacılarla, rakiplerimle gençlerin karşısına çıkıp yapay zekâyı, değişen dünyayı konuşalım demeyi çok isterdim. Ama onlar ambulans mı vardı, buzdolabı mı vardı desinler Kimi dini kimi Atatürk’ü sömürecek. Böyle bir düzen var” dedi.

“DİKTATÖRLER MİZAHTAN HİÇ HOŞLANMAZ”

Mizah öğesi üzerinden üstü kapalı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “diktatör” göndermesi yapan İnce, “Aslın 3 M’yi konuşmak isterdim. Matematik, mizah ve mutluluk. Matematik olmadan hiçbir şey olmaz. Her şey meraktan ve gözlemden başladı. Ayı, mevsimleri gözlemledi. Sonra astronomiyle başladı her şey. Sonra sayma başladı ve matematik devreye girdi. O günden beri her şey matematik. Matematik olmadan ne siyaset ne ekonomi ne mutluluk ne de refah olur. Son yıllarda unutulan bir şeyi hatırlatayım. Mizah… Mizah varsa zeka vardır. Diktatörler mizahtan hiç hoşlanmaz. Kaba kuvvet isterler, cam kırın şiddet gösterin isterler. Onun için şiddete bulaşmayın. Ama makara yapmayı unutmayın. Taşı gediğine oturdun. Ve mutluluk… Mutlu olmaya bakın. Mutlu olmanın yolu sevdiğiniz işi yapmak. Sevdiğin işi yapmak en büyük tembelliktir. Çünkü hiç yorulmazsın. Siyaset benim için en büyük tembellik. Hiç yorulmuyorum. Yani severek yapın bir işi. 44 yaşındaydım bir Amerikalı aileye misafir oldum. Adam 70, karısı 73 yaşındaydı. Yaptığı iş tabela yapımıydı. Adam bana ‘Seneye hayalin ne’ diye sordu. ‘Seneye seçim var, seçilirsem milletvekili olacağım seçilemezsem emekli olacağım okuyamadığım romanları okuyacağım.’ dedim. Adam 44 yaşında emekli olayı düşünür mü? Ben ona sordum seneye hayallerin ne diye. ‘Dükkanımı büyüteceğim’ dedi. Büyük hayalleriniz olacak. Şimdiden hayalleriniz olması lazım, büyük hayalleriniz olması lazım. Kimsenin inanmadığı günlerde siz inanmalısınız. Hep siyasi hayallerim oldu. İlçe başkanı, il bakanı, milletvekili, cumhurbaşkanı olayım hayallerim oldu” dedi.

 “DİPLOMA HERKESTE OLACAK”

Mevcut siyasi partilerin siyaset anlayışını eleştiren İnce, “2050’yi konuşacağız. 2023… Palavradan hedefler değil. Gerçekten geleceği konuşmamız lazım. Bugün 100 çocuk doğsa, onların 65’inin yapacağı iş bugün yeryüzünde yok. Çağınızı iyi okumanız lazım. Çağınızı iyi okumazsanız hiçbir şey olamazsınız. Mesela diplomalarınız çok önemli değil, sertifikalarınız daha önemli olacak. Diploma herkeste olacak çünkü. Sürekli olarak kendinizi geliştirmelisiniz. Ben ilkeli siyaseti savunuyorum. HDP ile görüşeyim göz kırpayım, DEVA ile görüşeyim göz kırpayım. Ben böyle biri değilim. Benim kırmızı çizgim var. Atatürk’le problemi olan kimseyi Memleket Partisi’ne istemiyorum. Ben siyaseti böyle yapmayı tercih ediyorum. Size de tavsiyem budur. İlkeli bir siyaset yapın. Omurgalı” diye konuştu.

“İLKESİZ BİR MUTABAKAT”

Geçtiğimiz haftalarda 6 muhalefet partisinin imzaladığı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem mutabakatına ilişkin sorulan soruyu yanıtlayan İnce, aynı masada olsa mutabakatı imzalamayacağını ifade etti ve “Katılmıyorum. Çünkü ilkesiz bir mutabakat. Örneğin; içinde Atatürk geçmiyor. Niye geçmiyor? Birileri kızmasın... Metnin içinde İstanbul sözleşmesi yok. Ne yapacağız? O 6’lı yarın iktidar oldu diyelim ne yapacağız? Atatürk, İstanbul sözleşmesi, laiklik yok. Eğitim ne olacak? Yazmamışlar. Ben o masada olsam o metne imza atmam. Atatürk olacak. Ayrıca Cem evleri de yok. Alevilere zulüm yapılıyor bu ülkede. Kimse görmüyor. Bunu savunmak için Alevi olmaya gerek yok. ‘Cemevi yazamayız, Temel Karamollaoğlu kızar’, ‘Tarikat diyemeyiz Ali Babacan kızar’, ‘Laiklik diyemeyiz Ahmet Davutoğlu kızar.’ E sen niye oradasın? Biz işe bu şekilde bakmıyoruz” dedi.

“ONLAR BİZİM OYUMUZU BÖLMEZSE BİRİNCİ PARTİ OLURUZ”

“Muharrem İnce CHP’nin oylarını bölüyor” eleştirilerine de yanıt veren İnce, cumhurbaşkanlığı sistemi üzerinden matematik göndermesi yaptı ve “Her şeyin başı matematik dedim. CHP’nin oylarını bölüyor diyenler matematik bilmeyenler. İkili bir sistem var. İktidar ve muhalefet tarafı. Ben Cumhur İttifakı’na geçmediğim sürece muhalefette kalmış oluyorum. O zaman bölme diye bir şey olmaz. Bölme olması için parlamenter sistem olması lazım. Biz muhalefete kaldığımız sürece bölme diye bir şey olmaz. İzmir’de CHP’den memnuniyetsiz tonlarca insan var. ‘Allah kahretsin yeter ki AKP gelmesin’ diye oy verenler var CHP’ye. Onları kaybetmek istemiyorlar. O yüzden ‘Oyları bölüyor ‘ diye yalan söylüyorlar. Biz Erdoğan’ı destekleyecek değiliz. Ama yeni bir yol açmak istiyoruz. Bizim oy böldüğümüz yok, onlar bizim oyumuzu bölmezse birinci parti oluruz” ifadelerini kullandı.

“SEÇİMDEN SONRA O ANKETLERİ RULO YAPACAĞIM”

Memleket Partisinin parti içinde yaşanan istifalarla gündeme gelmesini eleştiren ve anket firmalarını hedef alan İnce, "Bazen yol kazaları olabiliyor. Günde 2-3 yerde basın toplantısı yapıyoruz, açılışlar yapıyoruz bir tanesi haber olmuyor ancak bir tane sıradan üye istifa ediyor hemen haberler yapılıyor. Bu kısmını da atlamamak lazım. Anketlerde göstermiyorlar bizi. Size sorayım. Memleket Partisi sizce Gültekin Bey'in Demokrat Partisi'nden düşük oy alır mı? DEVA'dan daha düşük oy alır mı? Ben inanmıyorum daha düşük oy alacağını. Ancak anketlerde bizi göstermiyorlar. Seçimden sonra o anketleri rulo yapacağım ve lastikleyip göndereceğim onlara " dedi.

“O ZAMAN KONGOLULAR GİBİ DÜŞÜNELİM”

Bir öğrencinin “Söylediğiniz konular çok güzel fakat refah düzeyi yüksek ülkelerin konusu. Biz bilgisayar almakta bile zorlanıyoruz. İktidar olursanız kısa vadeli ekonomi politikalarınız nelerdir” sorusunu da yanıtlayan İnce, şunları söyledi; “Ben cebimde köfte parası yokken de milletvekilliği hayali kurardım. Bilgisayar alamadığım da oldu. Ama ‘bu Norveç’in, İsveç’in işi konuşmayalım’ fikrine katılmıyorum. Sen şu an bakan olmayı, CEO olmayı hayal etmelisin. Okulu bitirmek kolay iş. Her şeyin başı hayal etmektir ve sonra çalışmaktır. Ayrıca onu ne kadar istiyorsun? O bedeli ödemeye hazır mısın? Bunlar bizim işimiz değil demek olmaz. O zaman Kongolular gibi düşünelim. Hukuki adalet, eğiti… Bunlar tabii ki de önemli şeyler. Bunlar zaten var. Ama beni size önce söylediğim şey hayal etmek.”

“BUNUN KARARININ KEMAL KILIÇDAROĞLU DA ERDOĞAN DA VEREMEZ”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “İktidar olduğumuzda Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ı serbest bırakacağız” ifadelerinin sorulması üzerine, bunun siyasetçilerin işi olmadığını belirten İnce, “Siyasetçinin görevi birini tutuklatmak ya da özgür bırakmak değildir. Onların görevi yargının ve adaletin doğru işlemesini sağlamaktır, yargıyı bağımsız hale getirmektir. Bunun kararının Kemal Kılıçdaroğlu da Erdoğan da veremez” dedi.

“OY KULLANMAYAN TAYYİPÇİDİR”

Mevcut sistemde, birçok gencin umutsuz olduğunu ve milyonlarca vatandaşın oy kullanma taraftarı olmadığı konusundaki düşünceleri sorulan ince, “Oy kullanmadan olmaz. Oy kullanmayan Tayyipçidir” ifadelerini kullandı.

“20 SENEDİR ERDOĞAN ORADA YIPRANMIYOR…”

Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayını açıklamamasının üzerinden de eleştirilerde bulunan İnce, şunları söyledi; “Hiç biri çıkıp ‘Ben bu adamı yenerim’ diyemiyor. Ben diyorum. Ben tek başıma bu adamı yenerim. Özgüveniniz olacak. Muhalefet adayını erken belli etmeyecekmiş, niye? Yıpranırmış. 20 senedir Erdoğan orada yıpranmıyor sen mi yıpranacaksın?”