İşçi çareyi mitingte buldu

17 Aralık tarihinde İstanbul merkezli olarak başlayan ve deprem etkisi yaratan yolsuzluk ve çete operasyonları sonrasında ülke çapında en kapsamlı kitlesel tepkiyi göstermeyi hedefleyen KESK, DİSK, TMMOB, TTB 11 Ocak Cuma günü Ankara’da geniş katılımlı kitlesel bir eylem yapmaya hazırlanıyor. “Özgürlük, Barış, Demokrasi, Adalet ve Emek Mitingi” başlığı ile 300 bin emekçiyi bir araya getirmeyi hedefleyen demokratik kitle örgütleri, Cuma günü Ankara’da bir araya gelerek “Bu pisliği halk temizleyecek” demeye ve iktidara karşı seslerini yükseltmeye hazırlanıyor.

Ege Postası
09.01.2014 - 14:01

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Yapılacak dev miting hakkında bilgiler vererek konuşmasına başlayan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “On bir yıldır iktidarda bulunan AKP ve gizli ortağı Gülen Cemaati arasındaki ittifak çatırdadı, etrafa rüşvet, yolsuzluk, aşırma ve yiyicilik yayıldı. Ağızlarını her açtıklarında “Allah, Peygamber, din, iman” sözleri dökülenlerin nasıl da dünya malına tamah ettikleri, nasıl da lüks ve şaşaa düşkünü oldukları, nasıl da paraya taptıkları bir bir ortaya dökülüyor. Her iki tarafından birbirleriyle ilgili iddialarını birer itiraf olarak kabul ediyoruz. Çünkü, ikisinin de masum olmadığını, suç ortağı olduklarını biliyoruz. Yolsuzluk, yoksulluk, zulüm düzeninin sorumlusu olduklarını biliyoruz. İktidarda on birinci yılını tamamlayan AKP; gizli ortağının da yardımıyla, örneklerine ancak tek parti diktatörlüklerinde rastlanan, eskisinden bile daha baskıcı, daha otoriter, daha totaliter bir rejim kurdu”.

“YENİ DÜZENDE EMEK YOK, BARIŞ YOK”

Hükümetin işçi sınıfına karşı haksız bir tutum izlediğini vurgulayan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, “AKP’nin yeni rejiminde emek yok, barış yok, demokrasi yok, adalet yok, özgürlük hiç yok. AKP bir yandan bütün toplumu kendi gerici muhafazakar zihniyeti doğrultusunda yukarıdan aşağıya yeniden şekillendiriyor, bir yandan da pervasızca uyguladığı neoliberal politikalarla emekçilerin haklarına saldırıyor. Emekçiler için en kötü koşullarda aşırı çalıştırma, her türlü angarya, güvencesizlik demek olan taşeronlaşma gerek kamuda gerekse özel sektörde alabildiğine yaygınlaştı, Türkiye Cumhuriyeti, Taşeron Cumhuriyeti’ne dönüştü. Hükümet, Türkiye işçi sınıfının en önemli kazanımlarından olan kıdem tazminatını yok etmek için pusuya yatmış, fırsat bekliyor. Hala grev hakkı tanınmayan kamu emekçileri, yandaş “Sendika” ile “toplu sözleşme” adı altında yapılan “toplu satış”la yoksulluk sınırlarının altında ücretlere mahkum ediyor.

“YENİ REJİM ADI ALTINDA…”

“AKP’nin “Yeni Rejim”inde, “Yeni Türkiye”sinde yaşam tarzlarına müdahale sistematik bir hale dönüştü” diyerek konuşmasına devam eden Sarı, Gezi süreci ve sonrasında faturanın halka kesildiğini, iktidarın ayrıştırmacı ve bölücü bir tutum izlemeye devam ettiğini savundu ve, “İktidar sözcüleri Cem evlerini “terör yuvası”, Gezi Direnişi’ni “Alevi ayaklanması” ilan ediyor, Kürt Sorunu’nu çözecekmiş, çözüyormuş gibi yapan siyasi iktidar barışçıl gösterilere bile tahammül edemiyor, hükümet güçleri halkın üzerine hedef gözeterek ateş ediyor, insanlarımızı katlediyor, Kendisi gibi yaşamayan herkesi “günahkar”, “kafir” ilan eden gerici zihniyet “kızlı, erkekli” bir arada olmayı yasaklıyor, karma eğitimi bile kaldırmayı planlıyor. Gözü kardan, ranttan, paradan başka bir şey görmeyen, piyasaya tapınan dinci liberal zihniyet ormanlarımızı, dağlarımızı, nehirlerimizi, kentlerimizi yağmalıyor, yaşam alanlarımızı yok ediyor” dedi ve tepkilerini daha gür sesle dile getireceklerini belirtti.

“ARTIK HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK”

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, “Düne kadar rantı birlikte paylaşanlar şimdi birbirlerine darbe yapıyor, saray kavgasına tutuşuyorlar. Yolsuzluk ve kirlenmişliği artık gizleyemiyorlar. Her yerden pislik kokuları yükseliyor” dedi ve şöyle devam etti; “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz, olmayacak.

Aylardır “Bu daha başlangıç” diyoruz. Önümüzdeki dönem AKP’nin hesap verme dönemi olacak.

Gün, hesap sorma günüdür. Gün, eşit, özgür ve demokratik bir geleceğe dair umudu daha da büyütme günüdür. Gün, isyanı hep bir ağızdan haykırma günüdür. Gün, mücadeleyi büyütme günüdür. KESK, DİSK, TMMOB, TTB olarak; eşitlik, özgürlük, demokrasi ve emekten yana bütün örgütleri, bütün kurumları, bütün inisiyatif, bütün dayanışma, bütün forumları; tek bir istisna bile bırakmadan bütün yurttaşlarımızı yan yana gelip, omuz omuza vermeye davet ediyoruz. 11 Ocak 2014’te Ankara’da yapacağımız “Özgürlük, Barış, Demokrasi, Adalet Ve Emek Mitingi”ni ülkenin her bir tarafında hep birlikte örgütlemeye, çoğaltmaya, büyütmeye, katılmaya çağırıyoruz. Artık yeter, bu pisliği halk temizleyecek.”

“ASIL HEDEFİMİZ TAKSİM”

“Yarın Ankara’ya doğru ilerleyeceğiz” diyerek sözlerine devam eden Memiş Sarı, “İzmir’den kalkacak 100 otobüs ile taleplerimizi haykırmaya Ankara’ya gidiyoruz. Bu konuda katkı sağlayanlara şimdiden sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ulusal çapta da katılım olacak ve diğer illerden gelen emek örgütlerinin de katılımı ile dev bir eylem düzenleyeceğiz. Yolda bizlere karşı engellemeler olabilir. Eğer demokratik tepkimiz karşısında engellemeler ile karşılaşırsak, bulunduğumuz yerlerde eyleme devam ederiz ve karayolları trafiğe kilitlenir. Bunu göze alabileceklerini zannetmiyorum. Yolsuzluğa karşı isyan eden Gezi ruhunun da desteği ile, 300 bin emekçi olarak yolsuzluğa karşı haykıracağız. Süreç daha sonra da devam edecek ve asıl eylem yerellerde düzenlenecek. Üçüncü aşamada ise hedefimiz Taksim olacak” diyerek konuşmasına son verdi.

“PARALEL DEVLET ALGISI YARATMAYA ÇALIŞIYORLAR”

KESK Yürütme Kurulu Üyesi Celal Akbıyık da, Cuma günü Ankara’da dev bir miting yapmaya hazırlandıklarını söyleyerek, “Demokratik kitle örgütleri ile birlikte haklarımıza, özgürlüklerimize, ve geleceğimize sahip çıkmak için Ankara’da olacağız. Hükümet ortaya atmış olduğu bu “paralel devlet” söylemi ile yolsuzluğun üstünü örtmeye çalışıyor. Bugüne kadar paylaştıkları hırs ve rant çıkan anlaşmazlıklar sonrasında ortaya çıktı ve birbirlerine düştüler. AKP iktidarı toplumu bu “paralel devlet” algısı ile yönlendirmeye çalışıyor. Devlet içerisindeki cuntacı, darbeci örgütlenmeye karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

MÜCADELE ÇAĞRISI YAPTI

TMMOB adına söz alan Ferdan Çiftçi ise, 4 örgütün ortak katılımı ile gerçekleşecek eylem kapsamında şu bilgileri verdi; “Bu çağrı tüm yurttaşlarımızadır. Çağrımız AKP baskısına, zulmüne son verme çağrısıdır. Özgürlüğe, aydınlık geleceğe, hırsızlığa son verme çağrısıdır. Emek ve demokrasi güçleri olarak iktidar kavgası yapanların kapışmasının sonuçlanmasını beklemeyeceğiz. Biz geleceğimizi kendiniz kurtaracağız. Bu mücadeleyi büyütme çağrısında bulunuyoruz. Yolumuz açık olsun, hepimize kolay gelsin.”