İşte suikast timinin ayrıntılı gerekçeli kararı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 43 sanık için yaklaşık 1.5 ay önce kısa kararını açıklayan Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin gerekçeli kararının ayrıntıları ortaya çıktı.
- Ege Postası
- 25.11.2017 - 09:02
Sanıkların sık sık savunma haklarının engellendiğine yönelik eleştirilerde bulunduğu belirtilen gerekçeli kararda, "Bazı sanıklarca savunma sınırlarının dışına çıkılarak 15 Temmuz'da yapılmak istenen darbeyi engelleme yönünde yoğun çabalarının bulunduğu kamuoyunca bilinen bir kısım devlet yetkilileri ve vatansever komutanlar hedef alınmış, bu kişilere yönelik iftira boyutuna varan ve kamuoyunda olumsuz algı oluşmasına hizmet edecek bir takım isnatlarda bulunulmuştur. Bu şekilde savunma hakkının kötüye kullanıldığı gözlemlenmiş, yapılan uyarıları dikkate almayan ve savunma hakkını kötüye kullanan sanıkların savunmalarına son verilmiştir. Bu kapsamda bir kısım sanıklar bazı taleplerini bahane ederek hiç savunma yapmamış, bazı sanıklar savunma yapmak yerine ısrarla dosyamızın tarafı olmayan ve kendilerine yöneltilen iftira boyutundaki iddialara cevap verme imkanı bulunmayan kişilere suçlamalarda bulunmuştur" denildi.
15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele saldırı düzenleyen Özel Kuvvetler ve Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timlerinin de aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu 46 sanığın yargılanması Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Yargılama sonrasında bazı askerlerin dosyalarının ayrılması üzerine mahkeme 43 sanık için karar verdi.
Yargılama sonrasında mahkeme, tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş ile MAK timi üyeleri Taner Berber, Zekeriya Kuzu, Erkan Çıtak, Abdülhamit Gülerden, Serkan Elçi, Muhammet Burak İpek, İlyas Yaşar, Gökhan Güçlü, Ekrem Benli, Ömer Faruk Göçmen, Yakup Özcan, Selman Çankaya, Hasan Aslanbay ile Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan Şükrü Seymen, Ergün Şahin, İsmail Yiğit, Murat Köse, Mehmet Öztürk, Mehmet Demir, Enes Yılmaz, Bahadır Sagun, Mustafa Serdar Özay, Muammer Gözübüyük, Mehmet Cantaz, SAT timi üyeleri Ali Sarıbey, Haldun Gülmez, helikopter pilotları Davut Uçum, Murat Dağlı, Zeki Göçmen, Ali Aktürk'ü 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum etti. SAT timinde görevli Özay Cöder, tuğgeneral Ünsal Coşkun ve albay Osman Kılıç ise 1'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. İkinci pilotlar Yücel Ekizoğlu 4 kez müebbet, Haydar Murat Özden 3 kez müebbet, dönemin Deniz Üs Komutanı albay Cenk Bahadır Avcı helikopter teknisyenleri Ahmet Koçan, Aydın Özsıcak ve Murat Gösterit'e birer kez müebbet hapis cezası verildi. Ayrıca Cumhurbaşkanı Yaveri Albay Ali Yazıcı 18 yıl, Tümgeneral Tezcan Kızılelma 15 yıl yıl hapis cezası aldı. Akıncı üssü davasından halen tutuklu olan Hüseyin Yılmaz ise beraat etti.
SAVUNMA YAPMAYIP SUÇLADILAR
Kısa karardan sonra mahnkeme heyeti, gerekçeli kararını yazdı. Tamamlanan gerekçeli karar 2 bin 462 sayfadan oluştu. Gerekçeli kararda sanıkların sık sıkı ileri sürdükleri savunma haklarının engellendiğine yönelik eleştirilere de yer verildi. Gerekçeli kararda, bu konuda açıklama yapılıp, "Birçok sanık tarafından, duruşmada veya talimatla dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının, aşamalarda toplanan delillerin tartışılması yerine, söz konusu bilirkişi ve tanıklar ile dosya muhtevası içerisinde bulunan delillerin itibarsızlaştırılması yönünde yoğun çaba sarf edildiği gözlemlenmiş, duruşmada dinlenen tanıklara, tanıklık kapsamının dışına çıkılarak gördüklerinin ve duyduklarının nelerden ibaret olduğundan ziyade kendilerinin 15 Temmuz akşamı ne yaptıkları ya da ne yapmadıkları hususlarına yönelik sorular yöneltilmiş, bu şekilde tanıklar üzerinde algı oluşturulmaya ve tanıklar baskı altına alınmaya çalışılmış, ancak yargılamanın selameti açısından bir kısım sanık ve müdafilerinin bu yöndeki davranışlarına müsaade edilmemiş ve tanıklık konusu dışında kalan sorular tanıklara yönlendirilmemiştir" denildi.
Kararda delillere yönelik eleştiriler için, "Esas hakkındaki savunmaları sırasında bazı sanıklarca savunma sınırlarının dışına çıkılarak 15 Temmuz'da yapılmak istenen darbeyi engelleme yönünde yoğun çabaları bulunduğu kamuoyunca bilinen bir kısım devlet yetkilileri ve vatansever komutanlar hedef alınmış, bu kişilere yönelik iftira boyutuna varan ve kamuoyunda olumsuz algı oluşmasına hizmet edecek bir takım isnatlarda bulunulmuştur. Bu şekilde savunma hakkının kötüye kullanıldığı gözlemlenmiş, yapılan uyarıları dikkate almayan ve savunma hakkını kötüye kullanan sanıkların savunmalarına son verilmiştir. Bu kapsamda bir kısım sanıklar bazı taleplerini bahane ederek hiç savunma yapmamış, bazı sanıklar savunma yapmak yerine ısrarla dosyamızın tarafı olmayan ve kendilerine yöneltilen iftira boyutundaki iddialara cevap verme imkanı bulunmayan kişilere suçlamalarda bulunmuştur" ifadeleri yer aldı.
SUİKAST AKŞAMI DA ANLATILDI
Gerekçeli kararda suikast timinin oluşturulması ve sonrasında yaşananlar da şöyle anlatıldı:
"Gökhan Şahin Sönmezateş, Şükrü Seymen ve Taner Berber'le irtibat kurmuş, bu sanıklar tarafından suikast eylemini gerçekleştirecek timler belirlenmiştir. Cumhurbaşkanlığı Başyaveri olan sanık Ali Yazıcı, Muhafız Alay Komutanı olan Muhsin Kutsi Barış'la 15 Temmuz 2016 tarihinde görüşmüş, bu şahsın talebi üzerine kendisine bağlı karacı ve havacı yaverler vasıtasıyla Cumhurbaşkanının Muğla ili Marmaris ilçesinde tatil yaptığını öğrenmiştir. Olay günü suikast eylemine katılacak ÖKK ve SAT timleri İstanbul'dan, helikopter pilotları ve teknisyenler ise 3. Kara Havacılık Alay Komutanlığı'ndan hareket ederek, Çiğli 2. Ana Jet Üssü'nde MAK personeliyle saat 23.00 sıralarında buluşmuşlardır. Sanık Gökhan Şahin Sönmezateş tarafından Çiğli 2. Ana Jet Üssü'nde diğer sanıklara Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ülke yönetimine el koyduğu, emirleri doğrudan Genelkurmay Başkanlığı'ndan aldıkları, görevlerinin Cumhurbaşkanı'nı ölü ya da sağ olarak ele geçirmek olduğu hususlarında brifing mahiyetinde görev ve durum açıklaması yapılmıştır. Silahlı ve teçhizatlı bir grup darbeci asker darbenin yönetici unsurlarından aldıkları illegal emre istinaden -önceden hazırlanan bir plan dairesinde- suikast amacıyla, buluşma ve hareket noktası olan İzmir Çiğli 2. Ana Jet Üssü'nden Muğla ili Marmaris ilçesine doğru üç adet helikopterle yola çıkarak, Cumhurbaşkanının olay günü bulunduğu otelin yakınına askeri intikal yapmışlardır. Yere inen grup Cumhurbaşkanının otelde kaldığı yeri tespite çalışmış, bu esnada Cumhurbaşkanını korumakla görevli güvenlik güçleriyle çatışarak kasten öldürme ve yaralama suçlarını (ve sair suçları) işlemişlerdir."
Suikast gecesine ilişkin ayrıca, "Güvenlik güçlerini derdest edip Cumhurbaşkanının halihazırda bulunduğu yeri tehdit ve sair yöntemlerle öğrenmeye çalışmışlar, olay yerinden uzaklaşırken başka bir grup güvenlik görevlisiyle çatışarak içlerinden birini şehit etmişlerdir. Eylemlerin en önemli ayağının devletin başı ve Milletin temsilcisi olan Cumhurbaşkanına yönelik suikast fiili olduğu, örgütsel emirlerle aşama aşama plan kapsamındaki diğer eylemlerin gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Yapılan plan ve bu kapsamdaki hazırlık hareketleri değerlendirildiğinde, Cumhurbaşkanının bulunduğu yerin örgüt tarafından önceden belirlendiği ve tüm organizasyonun buna göre şekillendiği tespit edilmiştir" denildi. (DHA)
Yorum Yazın