İşte zeytin ve zeytinyağında rekolte sonuçları
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Yönetim Kurulu Başkanı Ümmühan Tibet, geçen yıla oranla zeytin üretiminde yüzde 21, zeytinyağı üretiminde ise yüzde 13 artış beklediklerini belirtti.
- Ege Postası
- 30.09.2016 - 13:02
Zeytin ve Zeytinyağı Rekoltesi Ulusal Resmi Tespit Heyetleri'nin zeytin üretimi yapılan 4 ayrı bölgede yaptığı çalışmalar sonucu hazırladığı rapor, İzmir Ticaret Borsası'nda gerçekleştirilen basın toplantısıyla açıklandı. Toplantıda, Zeytin ve Zeytinyağı Rekoltesi Ulusal Resmi Tespit Heyetleri'nin 19 Eylül 2016-25 Eylül 2016 tarihleri arasında eş zamanlı olarak dört ana bölgede en büyük zeytin üreticisi 15 il, ilçe, köy ve beldelerinde mevcut zeytinliklerde teknik incelemeler yaptığı belirtildi. Heyetlerin, zeytin yetiştiricileri, zeytin yetiştiricileri birlikleri, zeytin ve zeytin yağ işletmeleri, prina sanayicisi, Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlükleri, zeytin ve zeytinyağı kooperatifleri ile bire-bir görüşmeler gerçekleştirdiği anlatıldı. Heyetlerin hazırladığı raporlara göre, 2016-2017 sezonunda Türkiye genelinde yüzde 0.55 azalmayla 144 milyon 384 bin 666 adet meyve veren, yüzde 2.5 artışla 26 milyon 895 bin 736 adet meyve vermeyen ağaç bulunduğu tespit edildiği açıklandı.
Ağaç başına yüzde 27 yani 3 kilo artışla ortalama 11 kilogram zeytin verimi, yüzde 21 artışla 1.535.055 ton zeytin danesi alınacağı belirtildi. Bunun 432 bin 976 tonunun sofralık zeytine, 1 milyon 102 bin 80 tonunun yağlığa ayrılacağı, bundan da yüzde 13 artışla ortalama 177.365 ton zeytinyağı elde edileceği, tahmin ediliyor.
HEDEF ÜRETİMDE 2023 YILINDA DÜNYA İKİNCİLİĞİ
Raporun açıklanmasının ardından sektörün sorunlarına değinen Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Ümmühan Tibet, "Zeytin alanlarında maden aramalarına imkan tanıyan ve Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılmasına dair Kanun’da yapılmak istenilen değişiklik taleplerinin ardı arkasının kesilmemesi, Halen Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğünün hazırladığı torba yasaya yine değişiklikler yerleştirilmiş ve hatta bir adım ileriye gidilerek ağaç başına 200 TL verilince ağaçların katledilmesinin önü açılmak istenmektedir. Böyle bir değişikliğin yasalaşması sektörümüzün intiharı anlamına gelir. Umudumuz artık bu tür geleceğimize yönelik taleplerin son bulması yönündedir" diye konuştu.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 4 Ağustos 2016 tarih ve 29791 sayılı resmi gazetede yayınlanan Bitkisel Üretime Destekleme Ödemesi Yapılmasına Dair Tebliğ’de zeytin üreticisine verilen destek rakamlarına değinen Tibet, "ÇKS kayıtlarında belirtilen alan dikkate alınarak dekar başına 11 lira mazot ve gübre ödemesi desteği, 50 lira İyi Tarım Uygulaması (İTU) desteği, 100 lira Organik Tarım Desteği veriliyor. Zeytinyağı fark ödemesi olarak kilogram başına 80 kuruş veriliyor. biz bu rakamın 1-1.5 liraya çıkarılmasını talep ediyoruz" dedi. Hedeflerinin zeytin üreticiliği konusunda dünya ikinciliği olduğunu belirten Tibet, " İspanya'nın 315 milyon, Türkiye'nin 171 milyon, İtalya'nın 159 milyon zeytin ağacı var. Ağaç sayısı bakımından zaten dünyada 2. sıradayız. 2023 yılı hedefimiz üretim açısından dünya ikinciliği. Ama ağaç başı verimliliği arttırmak koşuluyla. Ağaç başına halen 11 kilogram üretimimiz var" dedi.
EN BÜYÜK SORUN MARKASIZ ZEYTİNYAĞI SATIŞI
Kayıt dışı satışın sektörün en büyük sorunlarından biri olduğuna vurgu yapan Başkan Tibet, "Destek sağlayıcıya sektörün büyüklüğünü ortaya koyamıyoruz. Taklit ve tahşiş ürünler fiyatlarda dengesizlik ve kalite sorununa neden oluyor. Toplam zeytin üretimine destek verilerek, teminatlar verilerek sektörü kayıt altına alabiliriz. Daha sürdürülebilir ticarete imkan sağlanabilir. Avrupa Birliği modelini uygulayabiliriz. Markasız ve ambalajlı satışlar çok ciddi bir problem. 120 ile 150 bin ton arasında tüketimden bahsediyoruz. Markalı ambalajlı olarak tüketiciye ulaşan rakamda son 3 yıldır yüzde 25-30 bandında daralma var. Bu durum bir takım art niyetli tüccarlara veya hile yapan kişilere imkan yaratıyor. Taklit ve tahşişli ürünlerin satışında 2016 yılında patlama oldu. Sektörün düzeni için buna el atılması gerekiyor. Firma ve butik üreticilerimizin sayısının artması, markasız satılan yol kenarlarında sağlıksız koşullarda satılan ürünlerin denetlenmesini istiyoruz" diye konuştu.
Yorum Yazın