Dolar 34,5424
%0.18
Euro 36,0063
%-0.62
Altın 3.005,890
%1.48
Bist-100 9.550,00
%1.94

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
İzmir'de çevrecilerden Danıştayın Çeşme Projesi kararına tepki

İzmir'de çevrecilerden Danıştayın Çeşme Projesi kararına tepki

Çeşme Projesi'ne karşı İzmir Bölge Adliyesinde Çeşme Projesi avukatları ve İzmir Yaşam Alanları Derneği iki basın açıklaması düzenlendi. Çeşme Projesi avukatları adına açıklamayı yapan Muzaffer Çevir, “Bugün Danıştay 6. Dairesi’nin hukuka aykırı ve siyasi olan bu kararına karşı Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu nezdinde temyiz etmek için buradayız. Danıştay cumhurbaşkanlığının onay makamı olmaktan vazgeçmelidir” dedi.

  • Ege Postası
  • 23.06.2023 - 14:39
  • Güncelleme: 11.07.2023 - 15:22

ÖZLEM KARA/ EGEPOSTASI- Kültür Turizm Bakanlığı tarafından yapılması planlanan ve İzmir’in ‘Kanal İstanbul’u olarak nitelendirilen Çeşme Turizm Projesi'ne yönelik tepkiler devam ediyor. Söz konusu projenin, su kıtlığı yaratacağı ve doğa tahribatına neden olacağı gerekçesiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi, meslek odaları ve çevre örgütleri tarafından Danıştay 6. Dairesi’ne açılan davada, bilirkişi heyetinin ‘Kamu yararına aykırı’ kararına rağmen Çeşme Turizm Projesi için ‘Hukuka uygun’ kararı verildi.

İzmir Yaşam Alanları ise Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu nezdinde itiraz etmek için bir araya geldi. İzmir’in ‘Kanal İstanbul’u olarak bilinen proje için bir araya gelen grup adına basın açıklamasını Şerife Gökce okudu. Çeşme Projesi avukatları adına ise basın açıklamasını Muzaffer Çevrim okudu. Basın açıklamasının ardından İzmir Bölge Adliyesi’nde itiraz dilekçeleri verildi.

“HUKUKİ DAYANAKTAN YOKSUN KARARLARINI ONAYLAMA ÇABASINDAN VAZGEÇMELİDİR”

Danıştay 6. Dairesi’nde farklı esas numaraları ile kayıtlı olan davaların herhangi bir kamu yararı olmadığını açıklayan ve leyhe olan bilirkişi raporuna, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararına rağmen dairenin 3’e karşı 2 oyla aldığı kararla reddedildiğini belirten Çeşme Projesi avukatlarından Muzaffer Çevrim, “Danıştay 6. Dairesi’nin vermiş olduğu kararın gerekçesinin özetlemek gerekirse; yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanın almış olduğu kararın icracı herhangi bir yönü bulunmadığı yani Cumhurbaşkanı kararının herhangi bir değişikliğe neden olmadığı şeklinde hukuki dayanaktan yoksun akla mantığa uygun olmayacak gerekçelerle davalarımız reddedilmiştir. Yani Danıştay 6. Dairesi var olan turizm bölgesi alanını neredeyse 3 katına çıkaran Cumhurbaşkanlığı kararının icracı bir yönü bulunmadığını söyleyerek hukukun temel ilkelerini görmezden gelmiştir. Bugün Danıştay 6. Dairesi’nin hukuka aykırı ve siyasi olan bu kararına karşı Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu nezdinde temyiz etmek için buradayız. Danıştay cumhurbaşkanlığının onay makamı olmaktan vazgeçmelidir. Hatırlarsak Danıştay 10.dairesi çok uzun zaman önce değil yakın bir dönemde Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine yönelik Cumhurbaşkanlığı kararının Anayasa’nın 90. Ve 104/17 maddelerine açıkça aykırı olmasına, yasama organı olan TBMM’ni hiçe saymasına rağmen hukuka uygun bulmuştur. Danıştay’ın dava daireleri kamunun menfaati yerine, idareyi ve idarenin hukuki dayanaktan yoksun kararlarını onaylama çabasından vazgeçmelidir. Hukukun üstünlüğünü kabul ederek kuruluş amacına uygun bir şekilde hareket etmesi ve kararlar vermesi gerekmektedir” dedi.

“HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE HEPİMİZİN İHTİYACI VAR”

Çeşme projesi/ Yarımada projesi sadece Çeşme’nin değil ülkenin problemi olduğunu vurgulayan Çevrim,”Yaşayan tüm canlıların problemidir. Davaya konu Cumhurbaşkanlığı kararının olumsuz ekolojik ve sosyolojik sonuçları bizleri düşündürmelidir. Telafisi mümkün olmayan bir durumla karşılaşmamak için Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun temyiz başvurumuzu hukukun üstünlüğünü gözeterek kabul etmesi gerekmektedir.Çünkü biliyoruz ki temiz bir havaya temiz bir suya ve yeşil bir doğaya nasıl ihtiyacımız varsa hukukun üstünlüğüne de ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

“POLİTİK BİR KARAR”

Danıştay tarafından alınan kararın politik olduğunu dile getiren Yaşam Alanları Derneği üyesi Şerife Gökce, “Tamamen İzmir’in, Yarımadanın, Çeşme’nin yaşam alanlarının yok edilmesini hedeflemektedir. Çeşme Yarımadasının yaşam biçimi, kültürel yapısı, çevre ve yaşam değerlerini yok edilmeye çalışılmaktadır. Danıştay tarafından alınan karar politik olduğu kadar ekonomiktir de. İktidarın ekonomik bataktan çıkışına yönelik gelir getirici çözümlerinin önde gelenlerindendir. Tamamen kamusal olan alanlarının satılarak 20 milyar doların üstünde gelirin beklendiği, İzmir Milletvekili Hamza Dağ tarafından ‘Çok önemli bir projeyi hayata geçirmek için gece gündüz çalışıyoruz. Çeşme projesi, önümüzdeki yıllarda, cari açığı kapatma, milyarlarca doların gelmesi için çok değerli bir projedir’ sözleriyle açıklanmıştı. Yapılması planlanan büyük ölçekli oteller, golf sahaları, marinalar ve alışveriş merkezleri ile şantiyeye dönüşecek olan Yarımada’nın mevcut turizm yapısı da yaşam biçimi de tümüyle değişecektir. Tüm bunlar yan yana konulduğunda proje ile Çeşme yarımadasına ve İzmir’e yaşatılmak istenen tehdidin, İzmir’in, Yarımada ve Çeşme’nin bildiğimiz, yaşadığımız yerler olmaktan çıkacağı çok açıktır. İzmir Yaşam Alanları ve mücadele eden tüm kurumlar olarak biliyoruz ki kararın bozulması için sağlam hukuki gerekçelere sahibiz. Ancak, politik olan bu karara karşı, hukuk önünde gücümüzü, kitlesel tepkilerle büyütmek; bilirkişilerin, meslek odalarının ve bizlerin öne sürdüğü “yaşamdan yana” tavrın kazanabilmesi için itirazlarımızı tüm davacılar, siyasi kurumlar ve İzmir Halkı olarak önümüzdeki süreçte sürdürmeye devam edeceğiz. Birlikte başarabileceğimize inanıyoruz. Bu projenin başlangıç olduğunu, sarı öküzü kaptırırsak İnciraltı’nı da kaybedeceğimizi, Körfez Geçiş Köprüsünün önünde duramayacağımızı görüyoruz” dedi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.