Dolar 34,5424
%0.18
Euro 36,0063
%-0.62
Altın 3.005,890
%1.48
Bist-100 9.550,00
%1.94

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
İzmir'in 'Utanç davası' başladı

İzmir'in 'Utanç davası' başladı

İzmir’in Menderes ilçesinde, 2 yıl önce ilkokulda kız çocuklarına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan, bir buçuk yıl sonra serbest kalan 66 yaşındaki emekli öğretmen A.Ş’nin yargılanmasına başlandı. Türkiye’nin bir çok yerinden avukat ve STK'lar davaya müdahil olmak için başvurdu. İzmir'in 'Utanç davası'nda sapık müdür tutuklandı

  • Ege Postası
  • 28.06.2016 - 11:12

İzmir’in Menderes İlçesi’nde, 2 yıl önce yaşları 6 ile 11 arasında değişen 6 kız öğrencisine ’porno film izlettiği’ ve ’istismarda bulunduğu’ iddiasıyla hakkında 102 yıl hapis cezası istemiyle dava açılan, 22 yıl aynı okulda görev yapan emekli müdür öğretmen 66 yaşındaki Adil Ş., bir yıldır tutuksuz yargılandığı davanın bugünkü davasında tutuklandı. Mahkemenin tutuklama kararı alkışlarla karşılandı. Tutuklama kararından hemen önce CNN Türk canlı yayınında yaşanan süreci gözyaşlarıyla anlatan, olayın peşini bırakmayarak sapık müdürün tutuklanmasını sağlayan Saadet Öğretmen'in sözleri herkesi duygulandırdı.

Cinsel istismar olayının ortaya çıkmasında büyük katkısı olan okul öncesi öğretmeni Saadet Özkan, ''Geçen yıl bu mahkemeye geldiğimde, tek başımaydım. Yalnız olmak çok gücüme gitmişti ama bugün yalnız değilim. 2 seneden bu yana çok mücadele verdim. Öğrencim beni aradığında bir şey söylemişti onu hiç unutmuyorum. ‘Öğretmenim bizi bırakma’ dediği gün, bırakmayacağımın sözünü verdim’’ dedi. 

17 Mayıs 2014 tarihinde jandarmaya gelen telefon ihbarında, Sancaklı Mahallesi'nde bulunan okulda, 20 yıldır öğretmen ve vekil müdür olarak görev yapan evli ve 2 çocuk babası Adil Ş.'nin 6 kız öğrenciye porno film izletip, cinsel taciz ve istismarda bulunduğu öne sürüldü. Jandarma, 6 ile 11 yaş arasındaki öğrencilerin ifadelerini psikolog eşliğinde aldı. İfadelerin ardından gözaltına alınan Adil Ş. suçlamaları kabul etmedi ancak tutuklandı. İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın geçen yıl 15 Ekim'de yapılan duruşmasında toplam 102 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan tutuklu emekli öğretmen Adil Ş.'nin avukatı Atilla Ertekin "Dosyada müvekkilimin mahkumiyetine yetecek somut delil yoktur. Bir kişide porno CD'si bulunması apayrı bir durumdur. Bunun müsnet suçla ilgisi olmadığı gibi küçüklere seyrettirdiğine dair delil yoktur" diyerek tahliye edilmesini istedi. Sanık öğretmen de aynı yönde talepte bulundu. Mahkeme heyeti, delillerin büyük ölçüde toplanmış olmasını ve tutukluluk süresini de dikkate alarak oybirliği ile tahliyeye karar verip, duruşmayı erteledi.

Bitme aşamasında olan dava, aynı okulda görev yapan öğretmen Saadet Özcan, BİMER'e şikayeti ile tekrar gündeme geldi. Bugün görülen davanın duruşmasına sanık Adil Ş., avukatı Atilla Ertekin, İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi sorumlusu Baro Yönetim Kurulu üyesi avukat Nuriye Kadan, İstanbul ve Mersin Barosu üyeleri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nü temsil edenlerin de aralarında bulunduğu yaklaşık 35 avukat, CHP İstanbul Milletvekili Gülay Yedekci, CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer ve ihbarda bulunan öğretmen Saadet Özkan, bazı sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.

Duruşmaya katılan barolar ve çocuk hakları merkezleri ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatları, müdahillik talebinde bulundu. 

İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü avukatı Pınar Melli, mağdur çocuk Ş.Y.'nin psikolojik sorunlarının devam ettiğini, bakanlığın mağdur çocukları danışmanlık, sağlık ve eğitim desteği vermek için mahkeme kararı aldığını söyledi. Bakanlığın avukatı Hülya Yazar Günay da sanığın daha önceki beyanlarında mağdurlara yönelik birçok sefer tokat attığına yönelik sözlerinin bulunmasından dolayı, sanığın Türk Ceza Yasası'nın 86'ncı maddesinden de cezalandırılmasını talep ettiklerini söyledi. Mağdur Ş.Y.'nin yeniden dinlenmesi için de avukatlar talepte bulundu. 

Sanığın avukatı Atilla Ertekin ise bu davanın kapalı kapılar ardında yapılmasını istemediklerini, sadece adil bir yargılama yapılmasını talep ettiklerini söyledi. Bazı avukatların yargılama olmadan yargıya vardıklarını dile getiren Ertekin, "Daha önceki heyet çocukları dinledi ve sadece o sırada sanık dışarı çıkartıldı. İfadeleri de CD'ye kaydedildi. Şimdi de sanık dışarı çıkarılabilir, salondakiler kalabilir. Katılma taleplerinin tümü kabul edilsin. Bu taleplerde sürekli insan haklarından bahsedildi. Müvekkilim adate söz konusu suçu işlemiş şekilde beyanlarda bulunuldu. Müvekkilimi aslanların önüne atıp yem edelim olsun bitsin. Oysa dava devam etmektedir, mahkeme tarafından karar verilmemiştir" dedi.

Duruşma savcısı Özlem Eğridere de mağdurun ifadesi sırasında salonun avukatlar ve sanık dışındakiler tarafından boşaltılmasını talep etti. 

Mahkeme Başkanı Bekir Yurseven, mağdur Ş.Y.'nin 13 yaşında olduğunu ve travma yaşadığını, o kadar kalabalık karşısında ifade vermesinin mümkün olmadığını söyledi. Yurtseven, mağdur Ş.Y.'nin psikolog eşliğinde SEGBİS sistemiyle ifadesinin alınmasına ve salondakilerin dışarı çıkartılmasına karar verdi. Bazı avukatlar salondan çıkmak istemedi. Hakim Yurtseven de "Birkaç avukat kalsın. Çocuk etkilenmesin diye biz bile cübbemizi çıkartacağız" dedi. Bunun üzerine avukatlar salonu boşaltıp dışarı çıktı. Duruşma salonunda milletvekilleri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile İl Müdürlüğü avukatları ve sanık avukatı dışında kimse kalmadı.

OY ÇOKLUĞUYLA TUTUKLANDI

İzmir'in Menderes ilçesinde, 2 yıl önce yaşları 6 ile 11 arasında değişen 6 kız öğrencisine 'porno film izlettiği' ve 'cinsel istismarda bulunduğu' iddiasıyla 102 yıl hapsi istenen emekli öğretmen müdür Adil Ş.'nin tutuksuz yargılandığı davada Bekir Yurtseven başkanlığındaki mahkeme heyeti, mağdur Ş.Y.'nin ifadesinin alınmasından ardından, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile üç baro dışındaki müdahillik taleplerini reddetti. Verilen kısa bir aranın ardından sanığın tutuklanmasına oy çokluğu ile karar verilip, duruşma 22 Eylül'e ertelendi.

Üye Hakim Gürsel Tekin ise Ş.Y.'nin verdiği ifadenin çelişkili olduğunu, sanığın tutuklanmasına gerek bulunmadığını belirtip, karara muhalif kalıp şerh koydu. Kararın açıklanmasının ardından sanık Adil Ş., polis tarafından elleri kelepçelenerek cezaevine götürüldü. 

Sanık Adil Ş.'nin avukatı Atilla Ertekin, tutuklamaya 7 gün içerisinde itirazda bulunacaklarını söyledi. 

DURUŞMA ÖNCESİ KADIN ÖRGÜTLERİ AÇIKLAMA YAPTI

Duruşma öncesi bazı sivil toplum kuruluşu üyeleri İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Grup adına açıklamayı KESK sözcüsü Şenay Akyol yaptı. Akyol, çocukların cinsel istismarına karşı sessiz kalmadıklarını, çocuk ve ailelerinin yanında olduklarını göstermek için burada bulunduklarını söyleyerek, sanığın hak ettiği cezayı alması adına, çocukların cinsel istismarına karşı, davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirtti.

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Sare Aydın Yılmaz da yaptığı açıklamada, sanığın alacağı ağır cezanın gelecekteki olayların önünü almak için bir emsal olması ve adaletin sağlanması için, dernek olarak mağdur çocukların yanında olacaklarını söyledi. Masum çocukların değil, sapıkların utanç içinde yaşayacağı bir dünya için kamuoyunun bu davada teyakkuz halinde olmasını rica ettiklerini dile getirdi. Sapıklar, çocukların bedenlerinden ellerini çekene kadar, herkesi mücadeleye ortak olmaya davet etti. Yılmaz, "Bizler, toplumun en kırılgan kesimi olan kadın ve çocuğa karşı her türlü şiddetin kabul edilemez olduğuna inanan sivil toplum kurulu olarak diyoruz ki, istismar felakettir. İstismarın çocuğun bedenine, o bedenin parçası olan ruhuna, iç dünyasına, psikolojisine ve geleceğine yapılan bir saldırı olduğunu haykırıyoruz" dedi. 

HAKİMDEN MAĞDUR ÇOCUĞA HEDİYE SÖZÜ 
Olayın mağduru 13 yaşındaki Ş.'nin dinlenmesi için salon boşaltıldı. Küçük kızın yanına giden mahkeme başkanı Bekir Yurtseven, küçük çocukla sohbet ederek ifade aldı. Bu yıl 5'nci sınıfa geçtiğini ancak, yaşadığı korku nedeniyle okula gitmediğini söyleyen mağdur çocuğun ifadesini alan mahkeme başkanı Yurtseven, "Sen okulu bitir sonra gel ben sana hediyeni vereyim. Bak burada herkesin içinde söz veriyorum" dedi. Küçük çocuğun anlatımları ve mahkeme başkanının yaklaşımı karşısında salonda bulunan çok sayıda avukat gözyaşı döktü.

SAADET ÖĞRETMEN: ‘’DAHA ÖNCE YALNIZDIM BUGÜN YALNIZ DEĞİLİM’’
Duruşma sonrası İzmir Adliyesi önünde toplanan grup açıklama yaptı. Cinsel istismarı ortaya çıkaran okul öncesi öğretmeni Saadet Özkan , ‘’2 seneden bu yana çok mücadele verdim. Öğrencilerime bir söz verdim, yalnız olmadıklarını söyledim. Ve bu mücadelede hep birlikte biz bugünlere geldik. Öğrencim beni aradığında bir şey söylemişti onu hiç unutmuyorum. Çok süslü kelimelerde söylemiyorum, sadece çocukların söylediklerini söylemek istiyorum. ‘öğretmenim bizi bırakma’ dediği gün, bırakmayacağımın sözünü verdim. Hiçbir çocuk yalnız değil. Öğretmenler var oldukça, vicdanı yerinde olan herkes oldukça, her çocuk güvende olacak. Hiçbir zaman onları bırakmayacağız. Yanındayız. Bütün bu dünyayı, Türkiye’yi çocuklar kurtaracak. Onlar benim minik kahramanlarım. Aslında bu zafer onların zaferi. Umarım dava en doğru şekilde sonuçlanacak. Bugün bir çok avukat oradaydı, birçok kadın oradaydı. Geçen bu mahkemeye geldiğimde, tek başımaydım. Yalnız olmak çok gücüme gitmişti ama bugün yalnız değilim. Gözyaşlarımı tutamıyorum, kusura bakmayın. Tek bildiğim bir şey var. Hiç kimse çocukların kılına bile zarar veremez. Lütfen susmasın kadınlar. Biz konuşursak çocuklarda konuşuyor. Onlar yalnız değil’’ dedi.

"SONUÇ ÖNEMLİ"

Duruşma sonrası, olayın ortaya çıkmasında büyük rolü olan öğretmen Saadet Özcan, mutluluğunu gözyaşları içinde dile getirdi. Saadet Özcan "Benim için asıl sonuç önemli. Tutuklama kararı için çocuklar adına çok mutluyum. Çünkü tahliye edildiği gün çocukların özgürlükleri elinden gitmişti. Çocuklar günlerce beni arayıp, 'Öğretmenim ya gelirse, ya gelirse' dediler. Ben de onlara 'Sizi uydudan izliyorlar. Sizi koruyorlar' dedim. Kendilerini güvende hissetmeleri için uğraştım. Ama bugün gerçekten güvendeler, bunu biliyorum" dedi.

İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan da şunları söyledi:

"Bu davayla ilgili iki ay önce bir kadın derneği tarafından dilekçe verildi. Merkezimizde uzmanlaşmış meslektaşlarımızı olay yerine gönderdik. Mağdur ve mağdur yakınlarıyla görüşmelerini sağladık. Ve olayın çok ciddi boyutlarda olduğunu gördük. Davaya müdahil olma talebinde bulunduk. Üç baronun müdahilliği kabul edildi." 

Baroların, insan haklarını koruma görevi de olduğuna dikkat çeken Özcan, bu nedenle müdahilliğin çok önemli, mahkeme heyetinin bunu kabul etmesinin de çok olumlu olduğunu söyledi. Özcan, "Bu tür davalarda her zaman aktif görev alacağız ve cezaların caydırıcı olması için elimizden geleni yapacağız. Çocukların yaşı ve çokluğu dikkate alındığında tutuklama kararı çok yerinde bir karardır" diye konuştu.

İzmir Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi sorumlusu avukat Nuriye Kadan, "Bugün şunu gördük ki, birlikten güç doğar. Bu davanın hızlı sonuçlanmasına doğru adım attık. Sanık hak ettiği cezayı almalı. Barolar müdahil olduğunda daha hızlı kararlar çıkıyor. Biz çocukları dinledik, anlatımlarına inandık" dedi. 

Tutuklama kararının gerekçesinin sorulması üzerine Kadan, "Çocuk ifadesinde sanığın yaptıklarını anlattı. Daha önce konuşmamıştı bu çocuğumuz. Şimdi konuşunca sanık da tutuklandı" dedi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.