İzmir merkezli büyük kumpas operasyonunda 36 kişiye tutuklama istemi
İZMİR merkezli olarak 18 ilde yapılan Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturmasında gözaltına alınan 48 kişiden, 35'i adliyeye sevk edildi. 1 polis daha teslim olunca sayı 36'ya çıktı. Bu kişiler daha sonra sağlık kontrollerinin ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklanma talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Zanlılar için, kendi yaptıkları operasyonda haklarında dava açılmasını sağladıkları 357 kişinin yargılandığı, sosyal tesislerdeki salon ayarlandı. İzmir merkezli büyük kumpas operasyonunda son durum
- Ege Postası
- 06.11.2015 - 10:48
"İZMİR MERKEZLİ 'KUMPAS' OPERASYONUNDA FLAŞ GELİŞME" HABERİ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!
Bir numaralı zanlısı Fethullah Gülen olan soruşturmada, gözaltı kararı verilen zanlı sayısının ise, 57 olduğu açıklandı. Soruşturma çerçevesinde halen, Fethullah Gülen'in de aralarında bulunduğu 9 kişi için de yakalama kararı çıkartıldı.
SUÇLANDIKLARI OPERASYONU YÖNETTİKLERİ BİNADA TUTULDULAR
Operasyonun en ilginç anları ise, gözaltına alınan emniyet görevlilerinin İzmir'deki Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirilmelerinde yaşandı. Gözaltına alınanlar arasında bulunan İzmir eski Emniyet Müdürü Ali Bilkay, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nden Sorumlu eski Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Şevik, şube müdürleri Erkan Değer, Behzat Tuzcu, Şube Müdür Yardımcısı Taner Aydın ile amirler Yusuf Uzşan ile Yaser Özoğul, daha önce uzun yıllar bu binada görev yaptı. Bu polisler, sahte delil ürettikten sonra yaptıkları iddia edilen gizli bilgi ve belge bulundurma soruşturmasını da, yine bu binadan yönetti.
SORGULARI ÜÇ GÜN SÜRDÜ
İzmir merkezli yapılan ve kamuoyunda casusluk adıyla bilinen, 357 sanıklı gizli bilgi, belge bulundurma davası soruşturmasıyla, 13 bakanlık ile kamu kurumunda 3 bin kişiyi tasfiye etmeyi planladıkları ileri sürülen zanlıların, bunun içinde 350 kişiyi, sahte isimlerle dinledikleri saptandı. İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin hazırladığı 12 sayfalık raporda ayrıca, 357 kişinin casuslukla suçlandığı soruşturmanın esasını teşkil eden belgelerin, casusluk niteliği taşıyacak nitelikte gizli belgeler olmadığı da yeraldı. Ayrıca, bu belgelerin de yine uzmanlarını incelediği harddisklere, önceden konulduğu saptandı. Operasyonu, Fuat Avni gibi sosyal medya hesaplarından duyup kaçmamaları için alınan özel önlemler sonrasında gözaltına alınan üst düzey emniyet görevlileri ile bürokratların, ifade işlemleri üç gün sürdü.
HAKLARINDAKİ SUÇLAMALARLA İLGİLİ SORULAR YÖNELTİLDİ
İfadesi alınan zanlılara, 4 ortak sorunun, sorgunun hemen başında yöneltildikleri öğrenildi. Bunların, "Abone olduğunuz basın yayın kuruluşu var m? Cemaate yönelik yaptığınız yardımlar var m? Gülen hareketini tanıyor musunuz, bilginiz var m? Gülen grubunun organizasyonlarına katıldınız mı" sorularından oluştuğu ortaya çıktı. Ardından da zanlılara, rütbe ve makamlarına, soruşturmadaki etkinliklerine göre ek sorular yöneltildi. İfadesi alınan en önemli isimlerden kentin eski emniyet müdürü Ali Bilkay'ın, soruşturmanın ilk başlangıç tarihinde emniyet müdürlüğü yapan Ercüment Yılmaz'ı işaret edip, "Dönemin emniyet müdürü nerede" dediği öğrenildi.
GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI
Operasyon çerçevesinde üç gündür İzmir Emniyeti Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde tutulan 35 zanlı, adliyeye sevk edilmeden önce, polis araçları kapıya getirildi. Bu sırada Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler de, bariyerlerle çevrili bölgede önlem aldı. Üst düzey emniyet yetkilileri ve bürokratlar, ardından tek sıra halinde çıkartılıp araçlara bindirildi. Bu sırada gözaltındaki eski yöneticilerin moralsiz ve oldukça üzgün oldukları görüldü. Zanlılar, daha sonra Bayraklı'daki İzmir Adliyesi binasının arkasında bulunan, mahkum girişinden içeriye alındı. Burada adli tıp doktoru tarafından son kez sağlık kontrolleri yapılacak olan zanlılar, daha sonra soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Başsavcıvekili Okan Bato'ya ifade vermeye başlayacağı öğrenildi.
8 zanlı ise savcılık talimatıyla polis tarafından serbest bırakıldı.
1 POLİS DAHA TESLİM OLDU
İzmir merkezli olarak 18 ilde yapılan ve kamuoyunda casusluk davası olarak bilinen soruşturmada yargılananlar için sahte deliller ürettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 35 kişi, adli tıp doktorunun sağlık kontrolünden geçti. Bu arada aranan polislerden biri daha sabah saatlerinde teslim oldu. Onun da adliyeye gönderilmesiyle adliyeye sevk edilen zanlı sayısı 36'ya çıktı.
ZANLILAR İÇİN DURUŞMA SALONU SÜRPRİZİ
Bu arada savcılık sorguları henüz başlamamış olan 36 zanlının, mahkemeye sevk edilmeleri durumunda ilginç bir 'tesadüf' yaşayacakları ortaya çıktı. Zanlılar için, kendi yaptıkları operasyonda haklarında dava açılmasını sağladıkları 357 kişinin yargılandığı, sosyal tesislerdeki salon ayarlandı. Üst düzey emniyet görevlileri ile bürokratların, o salonda ifade verip, haklarındaki tutuklanma ya da serbest bırakılma kararını bekleyecekleri öğrenildi. Adliyede, boşta başka bir duruşma salonu olmadığı için böyle bir karara alındığı ifade edildi. Bu gelişme üzerine, sosyal tesislerdeki duruşma salonun içinde ve dışında, çevik kuvvet ekiplerinin sayısı da arttırıldı, ek önlemler alındı.
36'SININ DA TUTUKLANMASINI İSTEDİ
İzmir merkezli olarak 18 ilde yapılan Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturmasında gözaltına alınıp, bugün adliyeye sevkedilen 36 kişi, soruşturmayı yürüten İzmir Cumhuriyet Başsavcı vekili Okan Bato tarafından tutuklanmaları talebiyle sulh ceza hakimliğine sevkedildi.
O SALONDA İFADE VERECEKLER
İzmir merkezli, 18 ilde paralel yapılanma iddialarıyla başlatılan operasyonda, gözaltına alınan 49 kişiden 36'sı tutuklanmaları istemiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne gönderildi. Sulh Ceza Hakimi'nin, dosyayı incelemek üzere süre istediği, gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra da sosyal tesislerdeki duruşma salonunda zanlıların ifadelerini almaya başlayacağı açıklandı. Tutuklanması istenen emniyet görevlileri ve bürokratlar, çevik kuvvet polislerinin, arasında sosyal tesislerdeki, duruşma salonuna, götürüldü.
ERCÜMENT YILMAZ TANIK OLARAK İFADE VERMİŞ
Bu arada soruşturmaya dair ayrıntılar da ortaya çıkmaya başladı. İzmir eski Emniyet Müdürü Ali Bilkay'ın ifadesinde, operasyonun kendisinden önce başlatıldığını bu nedenle kendisinden önceki Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ın da, zanlı olması gerektiğini ileri sürmüştü. Soruşturma dosyasında, Ercüment Yılmaz'ın tanık olarak daha önce ifadesinin alındığı öğrenildi. Yine gözaltına alınanlar arasında, o dönem Asayiş Şube Müdürlüğü'nde görev alanların da olduğu ancak onların olayın eskort kızlar bölümüyle ilgili olup direk soruşturmayla bağlantılarının olmamasından dolayı da ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldığı ifade edildi.
CASUSLUK SORUŞTURMASINDAKİ POLİSLER KOMİSER YAPILMIŞ
Paralel yapılanma iddiasıyla ilgili sürdürülen araştırmalar sırasında dikkat çeken bir başka ayrıntı ise polis memurlarıyla ilgili oldu. O dönem, bazı polis memurları farklı birimlerde çalışmalarına rağmen, casusluk davası olarak bilenen gizli bilgi ve belge bulundurma soruşturma sürecinde, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne kaydırıldı. Bu casusluk soruşturmasında görev alan polis memurlarının, daha sonraki dönemde, girdikleri “komiserlik" sınavlarında başarılı olup “komiser yardımcılığına" terfi ettirildikleri saptandı. Ancak bu sınavlarda da, usulsüzlükler yapıldığı, soruların belli merkezlerden istenilen kişilere servis edildiğine dair iddialarla ilgili ayrı bir soruşturmanın ise, başka bir ilde sürdüğü öğrenildi. (DHA)
Yorum Yazın