“İzmir’in Güçlü, Meclisin Cesur Kadını Hoş Geldin”
CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle, CHP Ödemiş İlçe Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen ‘Halkla Söyleşi Toplantısı’na’ katıldı.
- Ege Postası
- 09.03.2013 - 12:17
İZMİR- Merkezden, belde ve köylerden yüzlerce Ödemişli’nin coşku ve sevgi gösterileri ile karşılanan Güler Ödemiş Belediye Kültür Sarayı’nda CHP İlçe Başkanı Mehmet Eriş, Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin, CHP Kadın Kolları Başkanı Özlem Soykan ile belde - belediye başkanları hazır bulundu.
Karşılamaya gelenler arasında Demokrat Parti Ödemiş İlçe Başkanı Mesut Akbay da vardı. Akbay, “Sayın Milletvekilini doğru sözleri ve tavrından dolayı tebrik etmeye geldim. Birgül Ayman Güler milletin duygu ve düşüncelerini dile getirdi” dedi.
Toplantı salonuna coşkulu alkışlar arasında giren Güler kürsü akasında açılan büyük ““İzmir’in Güçlü, Meclisin Cesur Kadını Hoş Geldin” yazısını gördüğünde alkışlarla izleyicileri selamladı.
“Hala özür dilemelerini bekliyorum”
Ocak 2013 günü TBMM’de yaptığı konuşma ile sözlerine başlayan Güler, “Yaptığım konuşma iki tepki yarattı. Biri ekranlar ve ekran yorumcularının dile getirdiği özür dilesin talebiydi. İkincisi ekranların ve ekran yorumcularının asla duymadığı ama benim çok sık duyduğum bir şeydi ‘sakın geri adım atma’. Sakın geri adım atma ile özür dile terazinin iki ayrı kefesiydi. Bu iki talebin çok büyük bir anlamı vardı nitekim sözlerimde özür dilenecek hiç bir şey yoktu. Özür dilemesi gerekenler sözlerimi kasten çarpıtan belli başlı medya organlarıydı. Ben sözlerim çarpıtıldığı için şahsımdan, partimdem ve Kürt kökenli vatandaşlarımızdan medya organlarının özür dilemesini talep ettim. Hala özür dilemelerini bekliyorum. Geri adım atmadım, sakın geri adım atma diyenlerin doğru söylediğini şimdi hepimiz bütün çıplaklığı ile görüyoruz” dedi.
“Bizim için etnik kimlik şereftir ama ulusal birlik her şeydir”
Mecliste söylediği sözlerin özünün çok açık olduğunu söyleyen Güler, “ Sözlerin özeti ‘etnik kimlik şereftir, etnik kimlik ana baba demektir. Hiç kimse ana babasına küfrettirmez, etnik kimliğini ret ettirmez. Bizim için etnik kimlik şereftir ama ulusal birlik her şeydir. Biz ana baba hatırasının yani etnik kimliklerin özgürleşeceği bir tek yer biliyoruz, o da ulusal birliktir. Bu nedenle çok milliyetten oluşmuş Türk ulusu bizim özgürleşme alanımızdır. Şimdi bütün Türkiye’ye biz bunu anlatmak zorundayız. Etnik kimliklerimizin, milliyetlerimizin korunup geliştirileceği ama bütün milliyetlerin birlikte özgürce yaşaya bileceği ulusal birliğin sağlamlaştırılacağı yeni bir döneme giriyoruz. Türk ulusu hiçbir şekilde etnik ya da ırksal bir anlam taşımaz, Türk ulusu kavramı bir siyasal birliğin adıdır, bu siyasal birliğin temel özelliği ulusal olmasıdır. Küreselcilik saldırılarına karşı bizi yalnızca ulusal yapı koruyabilir. Ancak bu yapı bizi etnik kimliklerimiz bakımından da özgürleştirebilir” dedi.
“ Beraber yürüdük biz bu yollarda’ şarkısını söyleyemeyecek”
Yeni Anayasa çalışmaları ile ilgili olarak da değerlendirmeler yapan Güler, “Anayasada Türk sözcüğü geçen her maddeyi metinden silmek istiyorlar. Başbakan başkan olmak için Öcalan’la işbirliği içinde. Ortaklaşa Türk Milleti kavramını silmeye çalışıyorlar. Ancak bu gerçekleştikten sonra Başbakan halkın karşısına geçip ‘beraber yürüdük biz bu yollarda’ şarkısını söyleyemeyecek. Çünkü halkımız ona sen Öcalan’la yürüyüşüne devam et diyecek” dedi.
Süreçle birlikte yüzlerce telefon aldığını belirten Güler, Türkiye’nin dört bir yanından gelen telefonların hep aynı şeyi söylediğini belirtti: ‘Sağol nefes aldık, var olduğumuzu hissettik, sakın geri adım atma’
Toplantının sonlarına doğru Ödemişliler sorularını yazılı olarak ilettikleri soru-yanıt bölümünde genel ve güncel konular üzerine değerlendirmelerde bulunuldu. Konuşmasının sonunda Güler, sözlerini şöyle bitirdi: “Günümüzde barış barış diyen yazarlar aslında savaşı isteyenlerdir. Barış maskeli fetihçiler, barış deyip bizi hem ülke içinde hem Ortadoğu’da savaşa sürüklemek isteyenlerdir. Bu insanların maskelerini düşürmek günümüzün en önemli görevidir. Türk ulusundan vazgeçenler fetihçi, ilhakçı, iltihakçı bir gözü dönmüşlük içindedirler” dedi.
Yorum Yazın