İzmirli gençlerden ilginç oluşum
Tüm Türkiye 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği referandumuna kilitlenirken, İzmirli gençlerin kurucusu olduğu "Tabii ki Hayır" sloganıyla dikkat çeken oluşum merak uyandırdı.
- Ege Postası
- 03.03.2017 - 14:47
EGEPOSTASI - Kampanyanın mimarları Ulaş Kantarcı, Ferhan Uzun, Ulaş Hacımuratoğlu kısa sürede on binlerce kişiye ulaşan insiyatifi detaylarıyla anlattı. Referandum süreciyle ilgili soruları yanıtlayan oluşumun kurucuları siyaset üstü bir faaliyetin altına imza attıklarını kaydetti, bu akşam saat 19:00'da Kültürpark Fuar Gençlik Tiyatrosu'nda gerçekleşecek etkinliğe tüm İzmirlileri davet etti.
Oluşumda kimler va? Kampanyanın amacı nedir'
"Tabii ki Hayır" çalışması tamamen gönüllülere dayanıyor. Yalnızca bireysel katılıma açık olan çalışmamız "Hayır"a kendi rengini katmayı hedefliyor. Kendimizi diğer bütün çalışmaların bir parçası olarak görüyoruz. Referanduma dair kaygıları olan, sistem değişikliğinin ülke geleceği açısından handikaplı sonuçları olacağını düşünen, ülkenin geleceği açısından kaygı duyan kimseler olarak bu kampanyaya başladık.
Neden hayır'
Gençlerimizin, çocuklarımızın, kendimizin geleceğine sahip çıkmak için Hayır diyoruz. Referandumdan çıkacak Hayır her şeyi değiştirmese de, bu ülkede bizlerin de olduğunu güçlü bir şekilde gösterecektir.
Peki "Hayırcılar"a yönelik dile getirilen FETÖ'cü, terörist gibi yakıştırmalar sizi etkilemiyor mu'
Biz terörist veya vatan haini değiliz. Biz bu yaftalamaları hakaret sayıyoruz. İnsanların düşüncelerinden ötürü terörist ilan edilmesini doğru bulmuyoruz. Bugün gelinen noktada muhalif olan herkesin yaftalandığını görüyoruz. Bu durumun muhatabı da biz değiliz, geçmişiyle hesaplaşmayı reddedenlerdir. Akademisyenlerin, devlet çalışanlarının, öğretmenlerin, gazetecilerin, sanatçıların ve siyasetçilerin tutuklandığı ve işten atıldığı bir dönemden geçiyoruz. Aksine soğuktan üşüyen kedilere kutu yapanlarız, otobüsten inerken yaşlılara elini uzatanlarız, haksızlığa uğrayan birini gördüğümüzde dert edinenleriz, yalan söyleyemeyenleriz. Biz ülkemizin aydınlık yüzleriyiz. Bizim siyasi partiler ya da isimler ile sorunumuz yok. Bu anayasa toplumun tüm kesimlerini kucaklamıyor, sorunlarımıza çözüm getirmiyor. Mesele siyasi partilerin de üstünde bir şey. Sonuçta, 16 Nisan tarihinde sandıktan ne çıkarsa çıksın bu ülkede yine beraber yaşamaya devam edeceğiz.
Bu oluşumu siyasi partilerden ve yürütülen parti propagandalarından farklı kılan nedir'
Siyasi partilere rakip değiliz. En önemli farkımız bireysel katılıma açık olmamızdır. Bu bize büyük bir esneklik sağlıyor. Örneğin bir pazar yeri çalışması planladığımızda, kullanacağımız bütün materyaller bu çalışmaya özgün olabiliyor. Somut iş yapmak öne çıktığı ve kişisel yaratıcılığı kısıtlayan bir şey olmadığı için çok verimli çalıştığımızı söyleyebiliriz. Amacımız sesi çıkmayanların da sesi olmak. Bizim oluşumumuz kurumların temsiliyetine değil, bireysel temsiliyete dayanıyor. Dediğimiz gibi, bu mesele siyasi partiler üstü bir olay...
Propaganda yöntemleriniz ve hedef kitleniz kimler olacak'
Propaganda söylemimiz; yoksulların, dışlananların neşeli diliyle "Hayır"ın üretilmesine dayanıyor. Propaganda zeminimiz ise sosyal medya ve yerel çalışmayı kapsıyor. Yerel çalışma olarak pazar yerleri, mahalle ve kamusal alanları kullanacağız. Bugünkü başlangıcımızın ardından hızlı bir şekilde yerel çalışmalara başlayacağız. Yaptığımız çalışma sadece bir sosyal medya etkinliği değil, aynı zamanda bir saha kampanyası. Sokak sokak gezerek "Neden hayır'"ı insanlara anlatacağız. Amacımız yurttaşlardan yurttaşlara ulaşmak. Bunun için de "Ötekilerin neşeli öfkesi" diye bir slogan belirledik. Hedef kitlemiz ise öncelikle evet oyu verecek yurttaşlar. Sokak sokak gezerek evet demenin sakıncalarını anlatacağız ve insanları tek tek ikna edeceğiz. Referandumun etkilerini iktidarın çeperlerine anlatacağız.
Bugüne dek yaklaşık 80 kişi gözaltına alındı. Bu durumdan ötürü korkuyor musunuz'
Tabii ki hayır... Boyun eğecek miyiz, hayır... Hayrıcıları elinde silahla bekleyip gözdağı verenlerden, iç savaş tehditlerinden, fikirlerimizden ötürü linç edilmekten korkmadık, korkmuyoruz. Bazı illerde siyasi partiler dışında propaganda faaliyetleri yasaklanmış durumda. Biz bu dayatmayı da kabul etmiyoruz ve böyle bir yasağı tanımıyoruz. Sonuçta geleceğimiz söz konusu. Bugün gerçekleştireceğimiz panelin ardından sokaktaki kitlesel çalışmalarımız da hız kazanacak.
Yorum Yazın