Kaya'dan Bakan Özer'e tepki: Ne zaman 'dur' diyeceksin!

Yıldırım Kaya, bugün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında eğitimde yaşanan sorunları değerlendirdi. Kaya, özetle şöyle konuştu:

“BU ÇİRKİNLİKLERE NE ZAMAN 'DUR' DİYECEKSİN"

Bursa Osmangazi Mithatpaşa Ortaokulu Müdürü Haydar Akın, okulda haremlik-selamlık uygulama başlatmış. Okuldaki kız öğrencilerle erkek öğrencilerin ayrı sıralara oturtulması talimatını utanmadan öğretmenlere tebliğ etmiş. Çocuklara taciz olur, bunların sesi çıkmaz. Çocuklara tecavüz edilir, sesleri çıkmaz. Hatta ‘tecavüzcü, tacizci bizden’ anlayışıyla sümen altı etmeye çalışırlar. Ama ortaokul çocuklarını kız ve erkek diye ayrı sıralarda oturtma talimatı verirler. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, kamuoyunun önünde yaşanan bu çirkinliklere ne zaman 'dur' diyeceksin.

"YAŞAR ALPTEKİN OKULLARDA HANGİ SIFAT VE YETKİYLE KONUŞMA YAPMAKTADIR"

Eski bir manken olduğu söylenen Yaşar Alptekin isimli şahıs, İstanbul Arnavutköy Korkmaz Yiğit Anadolu Lisesi'nde düzenlenen bir etkinliğe konuşmacı olarak katılmış 9. ve 10. sınıf öğrencilerine, ‘Paralı bir cehenneme mi gitmek istiyorsunuz, parasız bir cennete mi gitmek istiyorsunuz? Bakın, kadına para verirseniz…’ ifadelerinin öğrenciler tarafından tepkiyle karşılandığı görülmektedir. İlgili şahsın okuldaki etkinliğe davet edilmesine, ilçe milli eğitim de il milli eğitim de İstanbul Valiliği de seyirci kalmaktadır. Yaşar Alptekin adlı kişi, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda hangi sıfat ve yetkiyle konuşma yapmaktadır? Bakanlığınız tarafından mı davet edilmiştir? Kadını aşağılayan, kadına kin kusan bir şahsa okullarda konferans verdirilmesindeki amaç nedir? Sorumlular hakkında bir işlem başlatılmış mıdır? Başlatılmamışsa neden başlatılmamıştır?

"ESKİŞEHİR'DEKİ CİNSEL TACİZ"

Alpu Ortaokulu ve Ertuğrul Gazi İmam Hatip Ortaokulu'nun müdürü Mustafa Kartaler, 10 kız öğrenciye cinsel tacizde bulunduğu için tutuklanmış; olayla ilgili adli ve idari soruşturma sürerken Milli Eğitim Bakanlığı, Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt da görevden almış, ancak görevden alınma nedeni açıklanmamıştır. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in konuya ilişkin tatmin edici açıklama yapması gerekir.

"İZMİR’DE KANTİNCİDEN ÖĞRENCİLERE TACİZ":

İzmir Karabağlar’da, Ülkü Ortaokulu’nda kantincilik yapan T.D., 7 ve 8. sınıfa giden beş öğrenciye fiziksel ve sözlü tacizde bulunmuş, çocuklara küfrederek tokat atmış; ailelerin şikayetinden sonara T.D., sevk edildiği mahkemece tutuklanmıştır. Neden Milli Eğitim camiasında bu tür yaklaşımlar bitmiyor.

"ANKARA’DA OKUL GEZİSİNDE KIZ VE ERKEK ÖĞRENCİLER AYIRILDI"

Ankara’da Mamak İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Mamak Belediyesi tarafından liseler için organize edilen Ilgaz Dağı Kayak Tesisleri gezisinde kız ve erkek öğrenciler ayrılmış; Mamak Belediye Başkanlığı Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü tarafından okullara gönderilen yazıda, “Müdürlüğünüzce belirlenen okullarda bulunan öğrencilerden oluşacak kız ve erkek grupları yukarıda belirttiğimiz tarihlerde her gün iki otobüs hareket edecektir” denilmiştir. Sen kimsin de aynı sınıfta olan çocukları ayrı otobüslerle götürüyorsun. Tüm bu uygulamalar 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu, 222 sayılı Milli Eğitim Kanunu ve Anayasa’ya aykırıdır. Çocuklarımızı kız ve erkek olarak ayırıp hayatın doğal akışından koparan, kız çocuklarını ötekileştiren, erkek çocuklarının bilinçaltına kız çocuklarıyla eşit olmadıkları algısını yerleştiren cinsiyetçi uygulamalar suçtur.

"SURİYELİ ÖĞRENCİLER ÜNİVERSİTELERDE ÖSO BAYRAĞI AÇIYOR"

Dün Hacettepe’de nevruz kutlayan öğrencilere ÖGB müdahale etmiş; Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bayrakları açan Karabük Üniversitesi, Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi ve Kilis Öğretmenevi’nde eylem yapanlar seyredilmiş. Görüntülerde salonda sadece erkek öğrencilerin olduğu da dikkatlerden kaçmıyor. Suriyeli erkekler, bizim üniversitelerimizde istedikleri gibi eylem yapabiliyor. Şiddet içerikli tiyatro gösterileri yapabiliyor. Buna ne rektörlük ne bakanlık ne YÖK ne de saray iktidarı ağzını açıp tek kelime etmiyor.

"DEMOKRASİ VAADİYLE GELDİ DEVLETİ ÇÜRÜTTÜ"

AKP, demokrasi vaadiyle gelip devletin tüm kurumlarını çürüttü. Hayatın her alanında çöküşe ve çürümeye neden oldu. Direnen bürokrasi ve memurları ayırarak söylüyorum. AKP-MHP iktidarının bürokrasisi de memuru da bu çürüme ve çöküşe destek verdi. AKP, eğitimde, kültürde, bürokraside, sağlıkta, sosyal alanda, politikada niteliği de ahlakı da vicdanı da hukuku da yok etti. Bugün eğitimde yaşadığımız sorunların kaynağı da bu çürümedir.

"ÖĞRETMENLER ATAMA BEKLİYOR"

Dün Meclis’te, Genel Başkan Yardımcımız Lale Karabıyık ve Grup Başkanvekilimiz Özgür Özel’in de katılımıyla ücretli öğretmenlerin temsilcileriyle bir toplantı yaptık. Daha sonra da Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu öğretmenlerimizle görüştü. AKP Genel Başkanı Erdoğan, ‘Öğretmen açığı yok’ diyor. Ancak 90 binin üzerinde kölelik ücretiyle çalıştırılan ücretli öğretmen var. Madem öğretmen açığı yok, ücretli öğretmen neden çalıştırılıyor. 2022 Şubat ayında açlık sınırı, asgari ücretin 300 TL üzerine çıkarak 4 bin 552 TL'ye yükseldi. Ücretli öğretmenler ise ortalama 2 bin lira civarında ücret alıyorlar. Çok istisnai durumda ise bu ücret 3 bin liraya çıkabiliyor. Öğretmen açığı olmasına rağmen öğretmen ataması yapmıyorlar. İki bin engelli öğretmeni dahi atamadılar.”