Kemalpaşa'da işçi kıyımına bir tepki de DİSK'ten
Yerel seçimlerin ardından Kemalpaşa Belediyesi’nde işten çıkartılan 120 belediye personelinin yaşadığı dram gün geçtikçe artmaya devam ediyor. AK Parti’nin seçim kazandığı ilçede gece yarsı telefonlarına gelen mesajla iş akitlerine son verilen emekçiler yarın geniş kapsamlı bir eylem yapmaya hazırlanırken, örgütlü bulundukları TÜRK-İŞ’e bağlı Belediye-İş Sendikası’na da emekçiye sahip çıkmadığı gerekçesi ile tepki gösterdi.
- Ege Postası
- 22.07.2014 - 16:44
BİR GECE ANSIZIN İŞTEN ATILDILAR
Kemalpaşa Belediyesi’ne bağlı KEM-BEL şirketinde çalışan 120 personelin yaşadığı dram katlanarak artmaya devam ediyor. Belediyenin Ulaştırma Birim Amirliği, Kültür Sanat Müdürlüğü, İmar Müdürlüğü, Temizlik İşleri gibi birimlerinde yaklaşık 5 yıldır çalışan ve geçtiğimiz haftalarda gece yarısı telefonlarına gelen kısa mesaj ile işlerinden çıkartılan personel haklarını aramak için eyleme gitme kararı aldı. Yarın 11:00’da düzenlenecek olan eylem için DİSK Ege Bölge Temsilciliği’ni ziyaret eden Kemalpaşalı işçiler, sendikadan destek istedi.
İŞÇİLERE BİR DARBE DE SENDİKADAN
2012 yılındaki hizmet alım ihalesi sonrasında taşeron firmaya geçmek zorunda kalan bir gece yarısı ansızın işlerine son verilen 120 personel, haksız, gerekçesiz ve hukuksuz şekilde işten çıkartıldıklarını belirterek yaşananlara tepki gösterdi. Kemalpaşalı mağdur işçilerden Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı’yı ziyaret eden Metin Bilir ve Tamer Akçura, işe iade davası açtıklarını belirterek, “Örgütlü mücadele adına belediyede çalışanlar olarak 2012 yılında Belediye-İş Sendikası çatısı altında örgütlendik. Ancak ne yazık ki, bu haklı ekmek kavgamızda sendika bize destek olmadı ve ayrıca bir mağduriyet daha yaşadık. Sendika yetkilileri kendileri bünyesinde örgütlü olmadığımızı söylediler ama yakın zamanda belediyede temsilci seçimi yaptılar” dedi.
“ARKADAŞLARIMIZ ARTIK BİZE SELAM VERMEYE BİLE KORKUYORLAR”
İşten çıkartılan mağdur işçiler adına açıklamada bulunan Tamer Akçura, “Yaşanan belirsizlikler nedeniyle uyku uyuyamaz hale geldik. Gelen taşeron şirket kendi elemanları ile çalışmak istediği için bizlerin iş akitleri fesih edildi. Birçok arkadaşımıza işten çıkartıldığı tebliğ edilmedi. Ne ihbar, ne kıdem tazminatlarımız ödenmedi. İşten atıldıktan sonra belediyeye giderek arkadaşlarımızla vedalaşmak istedik. Ama arkadaşlarımız korkudan bizle selamlaşmaya dahi çekindiler. Hatta bizim yerimize işe alınan yeni arkadaşlar o gün işe başlamıştı. Son iki ayda 5 ayrı taşeron firmada çalışmışız, son çalıştığımız firmanın adını dahi bilmiyoruz. “Size ihtiyacımız yok diyerek” bizi çıkarttılar. Durumu bizden daha kötü olan arkadaşlar da var. Bazı arkadaşlarımız işten çıkartılmış, haberleri yok, 4 gün boyunca ne olduğunu bilmeden işe gidip geldiler” diye konuştu.
“KIZIMA İŞTEN ATILDIĞIMI SÖYLEYEMEDİM”
Akçura işsiz kaldıktan sonra yaşadıkları dramı ise şu sözlerle özetledi: “Bizler Kemalpaşa’nın yerlisiyiz. Senelerdir burada oturuyoruz. Aramızda 3-4 çocuğu olan arkadaşlar var. Ramazan ayında insanları işlerinden çıkartıyorlar. Üstüne bir de, “Belediyeden hiçbir talebimiz yoktur” yazan kağıtları imzalatarak, alacaklarımızın 4’te 1’ini alacağımıza dair imza istiyorlar. Bu yaşta eşimizin, annemizin, babamızın eline bakar olduk. 5 ayrı şirkete geçirildiğimiz için işsizlik maaşı da alamadık. Küçük kızım sabahları “Baba neden işe gitmiyorsun'” diye soruduğunda kendisine söyleyecek söz bulamıyorum. Üzülmesinler diye yaşadığımız bunalımı ailemize belli etmemeye çalışıyoruz.”
“İZELMAN KRİZİ”NDEKİ FİRMA KEMALPAŞA’DA İŞBAŞI YAPTI
İşsiz kalan Kemalpaşalı işçilerden Metin Bilir ise, son hizmet alımından sonra geçtiğimiz yıl İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki ihale krizinde İZELMAN A.Ş. çalışanlarını işsiz kalma korkusu ile karşı karşıya bırakan Hanoğlu isimli taşeron firmanın işçisi olduklarını öğrendiğini belirtti ve şöyle konuştu: “Biz işten çıkartıldıktan sonra yerimize işe alınan arkadaşlar ilçeye yabancı. Buraya başka şehirden getirildiler. Taşıma su ile değirmen döndürmeye çalışıyorlar. Ben 5 yıldır izin kullanmadan bu belediye için, bu kent için çalıştım. Bahçemdeki kirazları bile izin alamadım diye bir başkasına toplattım. Hatta 10 gün rapor alan bir arkadaşımızı, raporu olmasına rağmen o sırada işten çıkarttılar. Ortada tamamen hukuksuzluk söz konusu. Diğer yandan, sosyal adaleti savunan bir anlayıştan geldiğini savunan bir belediye başkanı, tespit edilen ailelere verilen gıda yardımlarını da kesti. Bu noktadan sonra takdir Kemalpaşa halkınındır…”
SARI: HUKUK SKANDALI
Kemalpaşa’da yaşanan gelişmeleri hukuk skandalı olarak yorumlayan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise, mağdur işçilere yardım sözü vererek, “Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in son dönemde sıkça dile getirdiği “Taşeronu kaldırıyoruz” şeklindeki açıklamaları ve TBMM’den geçirilmek istenen torba yasa aslında taşeronun önünü açmakta ve bu gibi durumlara da resmiyet katmak yönünde girişimlerdir. Seçimi kazanan AKP’li belediye başkanları sanki İzmirli işçilerden intikam alırcasına hareket ediyorlar. Başta Kemalpaşa, Ödemiş, Torbalı, Menderes, Selçuk’ta AKP yerel iktidara gelince işçi kıyımları başladı ve yaşanan bu sıkıntılar tam gaz devam ediyor. Emeğinden başka satacak gücü olmayan emekçilerin sebepsiz yere işten atılıp yoksulluğa itilmesi ne yazık ki, önümüzdeki süreçte yaşanacak bu sosyal cinayetlerin de göstergesidir” dedi.
“AKP, İZMİR’DEN VE İZMİRLİ İŞÇİDEN İNTİKAM ALIYOR”
Sarı son olarak AK Parti’li yöneticilerin yerel iktidara geldiği ilçelerde işten çıkartmaların arttığını dikkat çekerek şöyle konuştu: “Ne hikmetse son yıllarda İzmir’de eşine benzerine rastlanmayan işçi kıyımları AKP’nin seçim kazandığı ilçelerde görülmeye başlandı. Tabii ki bir belediye başkanı kendi idari kadrolarında istediği değişikliği yapacak ve ekibini seçme hakkı olacak. Ancak ne yazık ki, aynı kentte yaşayan ve emeği ile o kente hizmet eden asgari ücrete mahkum işçilerin işlerinden atılması her zaman olduğu gibi biz çalışanlara reva görülmüştür. Oysa bu kentte insanların rahatça yaşam sürebilmesi için halka hizmet götürenler suçlu değillerdir. Biz DİSK olarak kurulmak istenen taşeron cumhuriyetine verdiğimiz kavgayı sonuna kadar sürdüreceğiz. Kemalpaşa’da işlenen bu sosyal cinayete karşı tüm demokratik kitle örgütleri ve halkın oyu ile seçilen belediye meclis üyelerini de bu işten çıkartmalara karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz. İşten çıkartılan arkadaşlarımız DİSK’in değil, bir başka sendikanın da üyesi olsa bile biz yanlarında olacağız.”
Yorum Yazın