Kılıçdaroğlu: Bir partinin çatısı altında birleşmeliyiz
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ankara mitinginde yaptığı konuşmada "Huzuru ve refahı istiyorsak bir parti altında birleşmeliyiz" sözleriyle partisine oy istedi.
- Ege Postası
- 29.10.2015 - 16:35
Konuşmasında 1 Kasım seçimleri için oy isteyen Kılıçdaroğlu, "Aslında biz refahı ve huzuru istiyoruz. Biz milyonlarız ama farklı partilere dağılmış durumdayız" dedi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Eğer bu ülkede huzuru ve refahı istiyorsak, bir partinin çatısı altında, bunun sözünü veren parti altında, birleşmek zorundayız. O partinin adı ve markası belli. O parti Cumhuriyet Halk Partisi'dir.
Bu ülkeye huzuru, refahı getireceğiz. Çatışmayı durduracağız. Bana yetki verirseniz 4 yıl içinde Türkiye bölgesinin en saygın ülkesi olacak. Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek."
Ankara mitinginde konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Davutoğlu’nun iradesi Saray tarafından ipotek altına alınmıştır. İradesini başka bir iradeye teslim eden bir kişi ülkeyi yönetemez” derken, “Bu güzel ülkede ben fakirliği tarihe gömeceğim, hatta hiç kimse ben fakirim demeyecek” dedi.
CHP Genel Başkanı’nın Ankara seçim turu Parti Genel Merkezi’nden hareketle başladı.
-“TERÖRDEN KURTULMAK İÇİN CHP İKTİDARINA TÜRKİYE’NİN İHTİYACI VAR”-
Tuzluçayır’da vatandaşlara hitap eden ve “Kemal Başbakan” sloganlarıyla karşılanan CHP Genel Başkanı özetle şunları söyledi:
“İşin kolayını bulmuşsunuz ‘Başbakan Kemal’ diyorsunuz, güzel ama bunu gerçekleştirmemiz lazım. Ayın birinde sandığa gideceğiz. Altı Ok’un mührünü evet mührünü basacağız. Gençlerimiz için, esnafımız, emeklimiz için, terörden kurtulmak için CHP iktidarına Türkiye’nin ihtiyacı var. CHP’nin de size ihtiyacı var.
-“TÜRKİYE’DE CİDDİ BİR YÖNETİM BOŞLUĞU VAR, MEMLEKETİ KİMİN YÖNETTİĞİ BELLİ DEĞİL”-
Türkiye bir ateş çemberinden geçiyor. Her vatandaşın kafasında kocaman bir soru işareti, bu memleket nereye gidiyor diye. Şunu unutmayın, şu anda Türkiye’de ciddi bir yönetim boşluğu var. Memleketi kimin yönettiği belli değil.
7 Haziran’da sandığa gittik, oyumuzu kullandık. En çok oyu olan partinin genel başkanına hükümeti kurma görevini verdiler. Görevi aldı ve geldi, koalisyon kurmak istiyoruz dedi. Biz ne dedik, biz önce biz değil önce parti değil önce Türkiye dedik. Türkiye’nin çıkarları için koalisyonsa hay hay buyurun, gelin koalisyon kuralım dedik.
-“SAYIN DAVUTOĞLU’NUN İRADESİ SARAY TARAFINDAN İPOTEK ALTINA ALINMIŞTIR”-
görüşmelerin sonunda dediler ki koalisyona ihtiyacımız yok, biz 3 aylık bir seçim hükümeti istiyoruz. Çünkü Sayın Davutoğlu’nun iradesi Saray tarafından ipotek altına alınmıştır. İradesini başka bir iradeye teslim eden bir kişi ülkeyi yönetemez. Ülkeyi yönetmesi için genel başkanın bağımsız bir iradeye sahip olması lazım. Sarayın çıkarlarını değil, ülkenin çıkarlarını düşünmesi lazım. Halkın çıkarlarını savunması lazım.
-“DAVUTOĞLU SARAY İÇİN ÇALIŞIR, KILIÇDAROĞLU HALK İÇİN ÇALIŞIR”-
Şunu unutmayın sandığa giderken, Davutoğlu saray için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır, unutmayın bunu.
-“EĞER BANA YETKİ VERİRSENİZ GÖRECEKSİNİZ 4 YIL İÇİNDE HER EVDE BEREKET, HER EVDE HUZUR OLACAK”-
Bu ülkeye huzuru getireceğim. Bu ülkeye refahı getireceğim. Çatışmayı kaldıracağım. Eğer bana yetki verirseniz göreceksiniz 4 yıl içinde Türkiye bölgesinin en saygın ülkesi olacak. 4 yıl içinde Türkiye’de hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, 4 yıl içinde her evde bereket, her evde huzur olacak.
Gençler size sesleniyorum.
4 yıl içinde siz bu ülkenin sokaklarında bu ülkenin meydanlarında bu ülkenin fabrikalarında bu ülkenin tarlalarında özgürce gezeceksiniz. Hiç kimse size engel olmayacak.
Onlar size potansiyel suçlu olarak görüyorlar. Ben bütün gençleri siyasi görüşü ne olursa olsun bütün gençler bu ülkenin onuru bu ülkenin gururu ve bu ülkenin geleceği olarak düşünüyorum. Onlara güveniyorum ve güvenim sonsuzdur.
-“ÇATISI ALTINDA BİRLEŞMEK ZORUNDAYIZ”-
Aslında biz refahı ve huzuru istiyoruz. Biz milyonlarız aslında. Fakat farklı partilere dağılmış durumdayız. Eğer bu ülkede huzuru ve refahı istiyorsak bir partinin çatısı altında bunun sözünü veren bu vaatte bulunan bir partinin çatısı altında birleşmek zorundayız. O partinin adı belli. O parti CHP’dir.
Bugün bayram, Cumhuriyet Bayramı. Bayramınız kutlu olsun, cumhuriyetimiz kutlu olsun.
Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyetini gençlere emanet etti. Neden gençlere güveniyoruz, onun için güveniyoruz.
Eğer biz çoğunluksak bu ülkenin huzurunu ve refahını istiyorsak Altı Ok’un altında buluşacağız, birlikte olacağız. Milyonlar olmayız ve bütün yurttaşları kucaklamalıyız. Hiçbir vatandaşıma senin kimliğin nedir diye soru sormadım, senin inancın nedir diye soru sormadım, senin yaşam tarzın nedir diye soru sormadım. 78 milyon yurttaşımı kucaklamaya hazırım ve kucaklayacağım, söz Kılıçdaroğlu sözü.
-“BU BÖLÜMÜ HENÜZ KOPYALAYAMADILAR”-
Sevgili anneler, size de bir çift sözüm var. Çocuklarınızı nasıl sevdiğinizi biliyorum. Çocuklarınızı CHP iktidarında tam gün okula göndereceksiniz, sabah gidecek, akşam gelecek, beslenme çantası da olmayacak. Öğretmeniyle beraber okulda öğle yemeğini hiçbir ücret ödemeden yiyecek. Bu bölümü henüz kopyalayamadılar. Çünkü bu bölüm 7 Haziran’dan sonra yazıldığı için henüz daha farkına varamadılar. Biliyorum bunun için de diyecekler, kaynağı nereden bulacaksın, parayı nereden bulacaksın, bir sürü laf söyleyecekler. Hiç endişe etmeyin. Bütün vaatlerim gerçektir, bütün vaatlerin kuruşu kuruşuna hesabı yapılmıştır. Eğer söz veriyorsam kesinlikle olacaktır ve yapacağız.
7 Haziran öncesi bu memlekette 17 milyon yoksul var diyordum fakat yeni rakamlar açıklandı fakir sayısı 17 milyon değil 22 milyon.
-“BU GÜZEL ÜLKEDE BEN FAKİRLİĞİ TARİHE GÖMECEĞİM, HATTA HİÇ KİMSE BEN FAKİRİM DEMEYECEK”-
Benim bütün kadınlara sözüm var, hiçbir ailenin geliri 720 liranın altında olmayacak, her evde tencere kaynayacak. Bu güzel ülkede ben fakirliği tarihe gömeceğim, hatta hiç kimse ben fakirim demeyecek.
-“BEN RAHMETLİ ECEVİT’İN GELENEĞİNDEN GELİYORUM”-
Bir şeyi sakın unutmayın. Ben rahmetli Ecevit’in geleneğinden geliyorum. Ne diyordu Ecevit, ‘ne ezen ne ezilen insanca hakça bir düzen’ diyordu. İnsanca hakça bir düzeni bu ülkeye getireceğim.
Davutoğlu saray için çalışır, Kılıçdaroğlu işçi için emekli için memur için köylü için yani halk için çalışır yani sizin için çalışır. Sizin için çalışacağım, sizin için emek harcayacağım, sizin için alın teri dökeceğim, dökeceğim her alın teri size helal olsun diyeceğim.”
Yorum Yazın