Dolar 34,2398
%0.28
Euro 37,6309
%-0.37
Altın 2.922,340
%0.22
Bist-100 9.109,00
%2.37

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Kılıçdaroğlu: “Dikkatli bir üslup kullanmaya ihtiyaç var.''

Kılıçdaroğlu: “Dikkatli bir üslup kullanmaya ihtiyaç var.''

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Biz Türkiye'nin en temel sorunu olan Kürt sorununun elbette çözülmesini isteriz. Biz bu sorunu hukuk içinde kalarak, aklı ve mantığı egemen kılarak çözmek istiyoruz'' değerlendirmesinde bulundu.

  • Ege Postası
  • 07.03.2013 - 17:23
İZMİR-  CHP'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Kılıçdaroğlu, partisinin il disiplin kurulu başkan ve üyeleriyle genel merkezde bir araya geldi.

Kılıçdaroğlu, toplantıdaki konuşmasında, CHP'nin güzel, büyük ve iktidara yürüyen bir aile olduğunu belirtti.

''Sık sık yeni CHP dediğim zaman bazı arkadaşlar alınıyorlar'' ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, eski CHP'yi bir tarafa bırakmadıklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Birbirini seven, birbirine saygı duyan, yeniliğe açık, halkın içinde olan, gündelik sorunlarla ilgilenen, o sorunların çözümüne ilişkin kafa yoran, halka umut vaat eden bir anlayışı egemen kılmak için yeni CHP diyoruz. Yoksa, elbette köklerimizden memnunuz. Mustafa Kemal Atatürk'ten başlayan ve Deniz Baykal'a kadar gelen o süreç içerisinde bütün parti liderlerimize saygı duyacağız, onların çabalarına, emeklerine saygı duyacağız.''

Türkiye'yi yönetmek istediklerini bildiren Kılıçdaroğlu, ''Türkiye'yi kendi içinde barışık olan bir parti yönetebilir. Türkiye'yi kendi içinde birbirini seven, birbirini sayan insanların olduğu bir topluluk yönetebilir, bir parti yönetebilir'' diye konuştu.


Parçalı, kendi içinde barışık olmayan bir yapının halka güven vermeyeceğini, güvenin birinci koşulunun kendi içinde bütünlüğü olan bir parti görüntüsü vermek olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Birbirimizin açığını bulmaya odaklanmış bir çaba yerine, var olan hataları, eksiklikleri giderme yönünde çaba harcamamız lazım. Bunu gidereceğiz. Giderme yolunda da kararlıyım. Sevginin egemen kılınmasının, saygının egemen kılınmasının birinci yolu da budur'' ifadelerini kullandı.

-''Bu süreçte dikkatli bir üslup kullanmaya ihtiyaç var''-

CHP'nin, Türkiye'nin sorunlarını akıl ve mantık içinde kalarak çözmesinden yana olduğunu belirten, Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

''Biz Türkiye'nin en temel sorunu olan Kürt sorununun elbette çözülmesini isteriz. Kim çözülmesini istemez. Sonunda ölenler bizim insanlarımız, kaybeden biziz sonunda. Biz bu sorunu hukuk içinde kalarak, aklı ve mantığı egemen kılarak çözmek istiyoruz. Biz yol haritamızı belirledik, o yol haritamızın ne kadar önemli olduğunu her geçen gün artık toplumda kabul etmeye başladı. Bu süreçte de son derece dikkatli bir üslup kullanmaya, dikkatli gitmeye hepimizin ihtiyacı var. Bunu götüreceğiz. Bu çerçevede yürüyeceğiz'' değerlendirmesinde bulundu.

-''CHP'nin akılcı, mantıklı tutumu Parlamento'ya da egemen olacaktır''-

Kılıçdaroğlu, CHP'nin anayasa değişiklikleri konusunda da son derece dikkatli bir çaba harcadığına işaret eden Kılıçdaroğlu, ''CHP olarak daha demokratik, daha özgürlükçü, herkesi kucaklayan çağdaş bir anayasa talebimizi her zaman söyledik, yine de söylüyoruz. Zaman içinde göreceksiniz bütün taşlar oturacaktır ve CHP'nin akılcı, mantıklı tutumu parlamentoya da egemen olacaktır'' dedi.

CHP'nin ülkenin kuruluşunda harcı olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, bunun yüklediği sorumlulukların bilinci içinde ilerlediklerini kaydetti.

-''Söylem birliğini yakalamak önemli''-

Partide disiplin kurulu başkanlarının görev ve sorumluluklarının ağır olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Sizler, partinin vicdanısınız. Disiplinsizliğe izin yok. Kuralı budur bu işin. Duygularınızdan arınacaksınız ve disiplini sağlayacaksınız. Disiplin sadece örgütlü toplumlarda olur. Disiplinin olmadığı toplum örgütlü toplum değildir. Biz bir örgütüz, bir siyasal partiyiz. Bir siyasal partinin de programı var, tüzüğü var, kurultay bildirgeleri var, Parti Meclisinin kararları var. Bunların tamamı partiyi bağlar. Sizi de bağlar, beni de bağlar. Genel Başkanın söylemleri aynı zamanda partiyi de bağlar. Bu gerçekleri bilmek durumundayız. Dolayısıyla söylem birliğini yakalamak açısından Parti Meclisi ne söylüyor, kurultay ne söyledi, Genel Başkan ne söyledi, MYK'dan bir karar çıktı mı, çıkmadı mı bütün bunlar bilindikten ve okunduktan sonra arkadaşlarımızın görüş beyan etmesi lazım. Yeni bir olay Türkiye'nin gündemine geldiği zaman hemen koşup görüş bildirmeyelim, biraz bekleyelim. Bakalım ne oluyor- Partinin Parti Meclisi var, Genel Başkanı var, MYK var bakalım ne söylüyor, ne konuşuyorlar. Ondan sonra oturup düşüncelerimizi oluşturalım, somutlaştıralım. Bu da bizim parti içinde söylem birliği yakalamak açısından önemli bir nokta.''

-''Koltuğun tutsağı olursanız ülkeye hizmet edemezsiniz''-

Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'nin hedefinin Türkiye'yi çağdaş uygarlığa taşımak olduğuna işaret ederek, ''Koltuğun tutsağı olursanız ülkeye hizmet edemezsiniz. Kendinize hizmet edersiniz. Siyaset kendine hizmet eden bir alan değildir. Siyaset topluma adanmıştır. Ben, beldeme, ülkeme, mahalleme, vatandaşıma hizmet edeceğim demektir. Siyaset budur'' diye konuştu.

CHP teşkilatlarından hedefler doğrultusunda, yılmadan çalışmasını isteyen Kılıçdaroğlu, vatandaşla yakın ilişki kurulması tavsiyesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Herkesin CHP'yi sevme gibi bir yükümlülüğü yok. Yani biz nasıl AKP'yi sevmiyorsak birileri de CHP'yi sevmeyebilir, hatta kızabilir. Kapısını çaldığınız kapıyı yüzümüze çarpabilir. 'Niye geldiniz' diye sorabilir. Biz kızmayacağız, haklısınız diyeceğiz ve sonunda bizi de dinler misin diye kendimizi dinleteceğiz. Haklısın dememiz, hak vermemiz çok önemli. Biz güzel bir aileyiz, büyük bir aileyiz. Sevgiyi biraz öteledik yeniden kazanmak durumunda olan ve iktidara yürüyen bir aileyiz.'' (gercekgundem)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.