Kocaoğlu: CHP’nin problemi Genel Başkan problemi değil!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, canlı yayında parti içi önemli mesajlar verdi. Kılıçdaroğlu olağanüstü kurultay çağrıları için, “Şuanda CHP’nin problemi Genel Başkan problemi değil” dedi. Başkan Kocaoğlu'ndan canlı yayında önemli mesajlar
- Ege Postası
- 08.05.2017 - 20:26
EGE POSTASI - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu, belediye başkanları toplantısı için gittiği Ankara’da Halk TV canlı yayına katıldı ve önemli mesajlar verdi.
Kocaoğlu programda şunları söyledi;
OLAĞANÜSTÜ KURULTAY ÇAĞRILARI;
Şuanda CHP’nin problemi Genel Başkan problemi değil. Açık söylüyorum. Bugüne kadar siyasette hiç adamcı olmadım. Adamım da olmadı. Doğru yapıyorsam gelin destekleyin yanlış yapıyorsam karşıma geçin. Doğru yaparsanız desteklerim yanlış yaparsanız desteklemedim. Kimsenin adamı olmadım. Olmayacağım da! Referandum sonucu var. Beğenin beğenmeyin, Kılıçdaroğlu başkanlığındaki CHP’nin etkisi büyük oldu. Herkesin katkısı var. Bir başarı var ortada. Bu başarı sadece CHP’nin başarısı değil. Bunu herkesin bilmesi lazım. 49’un üzerine hesap yapmak son derece yanlış. Ülke için de hatalı. Burada kimlerin oylarının olduğu da belli. CHP’nin üstten bak 25 oyu var. Alttan bak 22… 49’un yarısı CHP’nin…Biz nasıl bir yol ve yöntemle hayır bloğuyla yol haritamızı belirlemeliyiz. Cumhurbaşkanlığını oylayacağız 2019’da…Neyi oylayacağız. Biz anayasa değişikliği istiyor muyuz. Parlamenter sisteme geri dönmek istiyor muyuz. Demokrasinin gelişmesini istiyor muyuz. Bunları konuşmalıyız. Ve bana göre CHP’nin en zayıf noktası ekonomi. Biz ekonomiyi konuşmuyoruz. Bugün Genel Başkan değindi. Biz Türkiye’nin ekonomisi CHP olarak masaya yatırmalıyız. Diğer partiler yatırdı mı. Yatırmadı. Biz dev bir çınarsak değişen dünyada CHP olarak ülkenin ekonomisini sektör sektör bazı yerlerde il il havza havza masaya yatırmalıyız.Dış politika çöktü. Bizim millet içerde kuru soğan, yavan ekmek yer. Yardımlaşmayı sever, devletine, milletine bağlıdır. Dış politika öyle bir açmaza girdiki samala geldi ki... CHP'nin dış politikası belli Atatükçülük donmuş bir politika değil. Altı oku bugüne uyarlayıp kapı kapı anlatmalıyız. Ekonomi ve dış politika çok önemli...
FİKRİ SAĞLAR'IN DİSİPLİNE SEVKİ;
Öteden beri savunduğum bir şey var. Her kurumdan kurumun ilkelerine uymayan kuruma zarar veren insanların kurumla ilişkisinin verdiği zarara göre uyarılması ihracı vesaire gibi her yolun açık olması gerek. Buna da yetkili kurullar karar verir. Sağlar yıllar önce partinin devamı olan SHP’nin genel sekreterliğini yapmış bir isim. Çok deneyimli. Parti içi disiplini en iyi bilmesi gereken birinin bunu yapması doğru değil. Değerlendirilmesi lazım. Ben Baykal zamanında da Kılıçdaroğlu zamanında da partiye zarar vereni cezalandırmazsanız partiden adam olmaz dedim. Partiye zarar veren insanların partinin ve ülkenin geleceği açısından mutlaka disipline edilmesi gerek. Ama herkesin benim adamın buna ceza vermeyelim ona verelim olmaz. Adil olacak. Adil işletilecek.
REFERANDUM SONUCU;
Sonuçlar 51’e 48.6’da takıldı. İspat edemem ama şahsi fikrim sandıktan ‘hayır’ çıktığına inanıyorum. İzmir’i 68 diye deklare ettim 15 gün kala, Türkiye , içinde 54 ‘hayır’ çıkar diyordum. Ben bunun olduğuna inanıyorum ama fiili durum var. CHP bu memlekete demokrasiyi getiren Cumhuriyeti getiren parti hukuki zeminde bunun peşini sonuna kadar takip etmek zorundadır. Ben CHP olarak görevimi yaptım her türlü girişimi yaptım diye tarihe not düşmeli. Belli yerlerde bütün seçimlerde köylerde mezralarda hepimiz biliyoruz ki bazı şeyler oluyor. Sıfır hayır veya evet çıkıyor. Oralara sandık görevlisi gönderdiniz göndermediniz önemli değil. O da çok bir şey yapamaz. Esas olan şu; sonuçları ıslak imzalı alıp YSK gibi toplayıp, YSK’yla mutabık kalıyorsanız seçimde hile olmaz.
2019’DA ‘HAYIR’IN İŞİ ‘EVET’TEN DAHA KOLAY OLACAKTIR!
2019 seçimleri hakkında konuşan Kocaoğlu, “CHP’nin tek başına yapacağı bir iş değil. CHP ülkenin tekrar demokrasiye dönmesi için hayır cephesini birlikte belirlemesi gerekiyor. Ortak mutabakatla herkesin sahiplenmesini sağlamak gerekiyor. Yarından tezi yok bu yürüyüşe başlamamız gerekiyor. 2 yıl uzun gibi görünebilir ama çok kısadır. Hele hele hayır cephesinin daha çok gezmeye ihtiyacı var. Bugünden başlayarak o birliği koruyarak ve sürekli üreterek teknolojiyi kullanarak çok hızlı ve doğru hareket etmemiz gerekiyor. Eğer toplum ülkeyi tehlikede görürse birleşebiliyor. Anadolu insanının yüz yıllardır iktidar olmasının en önemli özelliklerinden birisi budur. Bu toplum zoru gördüğü zaman kenetlenebiliyor. Krizden hem kendisinin hem vatanını kurtarabiliyor. Bu referandum bunun uzun süre sonra denenmesidir. Bu denemeden Türk Milleti başarılı çıkmıştır. Bana göre hayır cephesi hata yapmaz aklı ve bilimi rehber alırsa her türlü konuyu masada konuşursa ittifak yaptıklarına saygı duyarsa doğruları kavga ederek değil anlatarak hareket ederse birleştirici bir ‘hayır’ın işi 2019’da ‘evet’ten daha kolay olacaktır” diye konuştu.
HAYAT DEVAM EDİYOR!
YSK’nın kararından dolayı 16 Nisan referandumunun meşruiyet tartışmalarına ilişkin konuşan Kocaoğlu, “Burada bir fiili durum var. Burada yapılanı kabul etmemek demek yasal zeminde bütün mücadeleyi vermek demektir. Ama hayat devam ediyor. Önümüzde yerel, cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri var. Buna hazırlanmak ve hayır cephesini güçlendirmek zorundasınız. Türkiye uzun süredir algı yönetimiyle yönetiliyor. Algı o kadar ayağa düştü ki herkes şüpheci olmaya başladı. Bu da toplumda ciddi sıkıntılar yaratmaya başladı” dedi.
PARTİ ARAÇTIR
Siyaset üzerine yaptığı konuşmada ise önemli mesajlar veren Kocaoğlu, “Biz niye siyaset yapıyoru? Ülkem için mi partim için mi kendim için m? Bu üçlemeden hangisi için siyaset yapıyoru? Ülkesi için siyaset yapar. Esas olan devlet millettir siyasi parti araçtır. Hele biz faniyiz. Bu görev bize verilir ikinci gün verilmez yine ülkemiz için çalışmaya devam ederiz. Ben bakıyorum ki en çok üzen konu budur. Siyasetçi bugün kendisi için siyaset yapıyor. İstisnalar mutlaka var. Ama büyük çoğunluk kendisi için koltuk kendi ikbali için yapıyor. Bu maddi olur manevi olur hiç önemli değil. Ülke için siyaset yapın. Ülke için siyaset yapacakların da kendisine en yakın partiye girmesi lazım. Siyasetçinin niteliği artarsa siyasetin kalitesi artacak ülke elit ellerden tarafından yönetilecek. Ülkeyi bilgili, sağlıklı insanlar yönetsin” açıklamasını yaptı.
İSTANBUL VE ANKARA’YI ALMADAN İKTİDAR OLMANIZ ÇOK ZOR!
Referandum sonucu üzerinden yerelin önemine vurgu yapan Kocaoğlu, “Bugün birçok konu konuşuldu. 50’den fazla belediye başkanı arkadaşımız konuştu. Ben konuşmadım. Burada konuştuğumuz konuları arkadaşlarımız dile getirdi. CHP’nin olduğu yerlerde açık ara hayır önde çıktı. Belediye başkanlarının özelliği n? İnsana dokunuyor. İnsanın problemini çözmeye çalışıyor. Yaşam biçimiyle eşiyle örnek oluyor ve toplumu etkiliyor. Genel iktidar yerel iktidardan geçer. Yerelde iktidarsanız… İzmir uzunca bir süredir CHP’de… İstanbul ve Ankara’yı almadan iktidar olmanız çok zor. İktidar olsanız orada durmanız çok zor. Yerel yönetimlerde ne kadar güçlüyseniz… Dünyada da gelişmiş ülkelerde siyaset yerelde yapılıyor. Kalkınma yerelden başlıyor. İzmir’in nasıl kalkınacağını ilçeleriyle beraber en iyi biz biliyoruz. Hükümetle uyumlu projeleri tartışabilsek ülkenin kaynağı da israf olmayacak” dedi.
İZMİR’DEKİ OYUMUZ YÜZDE 50…
Kocaoğlu kentte hayır blokunun aldığı yüzde 68.8’lik oy için, “CHP’nin İzmir’deki oyu yüzde 50... Geriye kalan yüzde 18.8… MHP’den, HDP ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nden hayır vermek isteyen arkadaşlar vardı. Vatan ve diğer partiler de vardı. Minimum taban oyumuz yüzde 50. Buna 68.8 dersen olmaz” dedi.
CHP’DE ‘SEN ADAY OLMA’ DİYE BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİL
Kocaoğlu ayrıca parti içindeki kurultay tartışmalarına ilişkin, “Son derece yanlış. Olağanüstü kurultayın hiçbir anlamı yoktur. Kurultay süreci zaten başladı. 2018’in başında kurultay yapılacak. Bu arada aday olmak isteyen arkadaşlar daha iyi hazırlanır, ilçelerde kongrelere katılır kendini anlatma fırsatı bulur, kucağındakini döker. CHP’de ‘sen aday olma’ diye bir durum söz konusu değil. Bu arada parti çalışır aday olacak arkadaşlar da herkes de katkı koyar bilim insanları hayır cephesindeki ittifaklar da katkı koyar bu ülke bu darboğazdan çıkar. Herkesin elini taşın altına koymasıyla olur. Ahmet efendinin genel başkan olmasından ziyade ülkenin bu dar boğazı aşması önemlidir. Ülke gidiyor hep beraber kalkınalım. Bugün olmazsan yarın ulaşırsınız. Ulaşmadınız diye dünyanın sonu değil. Siyaset yapmak isteyen düz aşamada da yapar. Koltuk sevdasından kesinlikle vazgeçmek gerekiyor” açıklamasını yaptı.
Yorum Yazın