Kocaoğlu'ndan tele mesaj!
İnternet üzerinden yayınlanan bir canlı yayın programında İzmirli gazetecilerin ve akademisyenlerin sorularını yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, gündeme dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Gezi olayları sürecinde TOMA’lara su verdiği yönünde eleştirilere özür dileyerek karşılık veren Kocaoğlu, son günlerde demokratik hakkını kullanan İzmirlilere bilinçli olarak polis şiddeti uygulandığını savunarak yaşananlardan dolayı “Polisin kendisini revize etmesi gerekiyor” dedi.Kocaoğlu ayrıca İzmir Valisi Mustafa Toprak’tan hicap duyduğunu da dile getirdi
- Ege Postası
- 14.03.2014 - 10:21
VALİ’YE SERT ÇIKTI: HİCAP DUYUYORUM
“Bu benim birlikte çalıştığım dördüncü vali” diyerek sözlerini sürdüren Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, İzmir Valisi Mustafa Toprak’a sert yüklendi ve şöyle konuştu; “Diğerleri ile gül gibi geçindik. Bu vali, vali değil. Devletin valisi değil. Hükümetin valisi sanıyorduk, hiç değilmiş. Adayın valisi. Tek kişinin valisi, tek kişiden aldığı talimatlar doğrultusunda hareket ediyor. İzmirliler olarak biz ondan hicap duyuyoruz. O kadar savcının polisin yeri değişti. Görüyoruz ki, yeni emniyet müdürü ile iyi geçiniyorlar. İki gündür yaptıkları işlerde, hiç gereği yokken, toplumu germek, halkı sindirmek üzere emir komuta zincirinde bir sürü iş yaptılar. Bir de liman operasyonu ile ilgili “Savcının talimatını yerine getirmeyin” şeklinde yalanlanmamış tapesi var. Sayın vali de sanırım bu kentte 30 Mart’a kadar görevini yapıp sonra bu kentten gitmesi gerekiyor. İzmirlilerin temsilcisi olarak söylüyorum, 30 Mart’tan sonra bu kentte valilik yapamayacağını belirtiyorum. 30 Mart’tan sonra da burada valililik yapamayacağını tüm İzmir’e haykıracağız.”
"BİZDE UÇAN KAÇAN PROJE YOK" HABER İÇİN TIKLAYINIZ...
RAYLI SİSTEM YORUMU: HÜKÜMETTEN ÇALIŞMA BEKLİYORUZ
Yeni dönemde hayata geçecek ulaşım projeleri ve raylı sistem çalışmaları ile ilgili bilgiler veren Kocaoğlu, hükümete çağrıda bulunarak, “25 Mart’ta Göztepe metroyu bitiriyoruz. 30 Nisan’da da Poligon ve Fahrettin Altay istasyonlarında deneme seferleri başlayacak. Fahrettin Altay’dan Narlıdere İstihkam Okulu’na götüreceğiz. Metro yine Üçyol’dan Tınazetepe’ye devam edecek. Bunun dışında toplam 23 kilometre tramvay yapıyoruz. Karşıyaka ve Konak hatlarında ihale sonuçlanma aşamasına geldi. Şirinyer’de de 4,5 kilometre tramvay düşünüyoruz. Bayraklı Adliye’den Bornova’ya tramvay projemiz var. Metroda Bornova Merkez- EVKA-3 arasında derinlemesine tünel uygulamamız var. İZBAN’da Selçuk’a gidecek 30 kilometrelik hattın projesini hazırlıyoruz, bu sene içerisinde de ihaleye çıkacağız. Halkapınar ile Otogar arasındaki hat ve Kemalpaşa OSB’ye bağlanacak olan Ankara Hızlı Treni ile ilgili de hükümetin çalışma bekliyoruz” diye konuştu.
“BÜTÜNŞEHİR YEREL YÖNETİMLERİN VESAYET ALTINA ALINMASIDIR”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yerel seçimler sonrasında yürürlüğe girecek bütünşehir yasası ile ilgili de kritik açıklamaların altına imza atarak şunları kaydetti: “6360 sayılı yasaya hazırlıklıyız. Bütünşehir Yasası konusunda hazırlığımızı yaptık, gerekli tecrübeye sahibiz. Burada köy tüzel kişiliklerinin kapatılması önemli bir problem teşkil ediyor. Halka hizmet açısından beldelerimizin yaşatılması gerekiyor. İzleme ve Koordinasyon Kurulu diye Valilik yetkisinde oluşturulan kurul, Valilik bütçesi ile hizmetlerin yürütülmesini sağlayacak. Her hükümet döneminde vardı ama, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin hükümeti döneminde çıkan yasaların hepsi ile “Yerelleşiyoruz” diyerek tüm yetkileri merkezde topladılar. Bu yerel yönetimlerin güçlenmesi değil, tam tersine vesayet altına alınmasıdır. Bu iktidar döneminde birçok yasa çıkartıldı. Sadece bu yasanın değil, birçok yasanın bu iktidar gittikten sonra bir sonraki hükümet tarafından değiştirilmesi gerekiyor. Ülkemizin demokratikleşmesi gerekiyor.
CEMAAT SORULARINA SERT YANIT VERDİ
Geçtiğimiz günlerde CHP İl Başkanı Ali Engin’in cemaat ile iligli yorumlarını ve açıklamalarını da değerlendiren Başkan Kocaoğlu, “Biz bir kitle partisiyiz. Ali Engin ne dedi bilgim yok, ne kast ettiğini ona sormak lazım. Biz herkesin oyuna talibiz. Oy verenlere de memnuniyetimizi dile getiririz. Sayın Başbakan’ın “CHP cemaat partisi” gibi söylemlerine hangi kelimeyi söyleyeceğimi bilemiyorum. Bunlar siyasetin ötesinde ve hiçbir anlam ifade etmiyor. Bizim ilkemiz, prensibimiz belli. Biz herkesin işini yapmak zorundayız. Biz herkese aynı pencereden bakarız. Din, dil, ırk,i mezhep, cinsiyet ayırmıyoruz. Kim bize oy verirse şimdiden kendisine teşekkür ederiz. Oy veren insanlar, düne kadar AK Parti’ye oy verenler, menfaat için mi oy verdile? On senedir yaptığımız belediyecilikte hiçbir ayrım yapmadık. Yoksa bizim sıfır oy almamız lazım. Başbakan her zamanki gibi ötekileştirerek, algı yönetimi ile hareket ediyor. Maalesef artık o algı yönetimleri de çöktü. Ne olursanız olun, güveninizi kaybettiğiniz zaman, her şeyinizi kaybediyorsunuz. Bu ülkenin başbakanı güvenini kaybetmiştir. Bu güvenini geri kazanması çok zor” dedi.
“KUMRAL TAMAM DA, DEVRİMCİ'”
Geçtiğimiz aylarda olaylı bir şekilde CHP’den ayrılarak AK parti’ye geçen ve Karabağlar Belediye Meclis üyesi adayı olan Azad Fazla’nın AK Parti mitingi ve Başbakan’a Erdoğan için hazırlattığı “Kumral devrimci geliyor” afişlerine de eleştiri getirerek, “üşünen, bir şeyler üreten, çalışkan bir arkadaşımız. “Dürüst başkan” diyerek bizi parlattı. Desteğinden ötürü teşekkür ediyorum. Kumral, sarışın, esmer… Ben buna karışamam. Ama “Devrimci” deyince, eğer bu lafı onun için kullandıysa, Azad teoriyi de patriği de bitirmiş, bir çelişki içine girdiğini düşünüyorum. Bu onun tercihi, parti değiştirmesine saygı duyarım. “Dürüst başkan” dedi, o da bizim üstümüze yakıştı. Kumral da başbakana oturur ama devrimcilik Sayın Başbakan’ın üstüne oturuyorsa, o zaman biz hiçbir şey bilmiyoruz. Söz söyleyeceksen, bunlar genelde kabul görmelidir. Devrimci lafının taraftar bulacağına, hele hele İzmir’de hiç inanmıyorum” karşılığını verdi.
KÜSKÜNLERE SESLENDİ: TAŞ YERİNDE AĞIRDIR
Başkan Aziz Kocaoğlu, CHP’den başkan adayı gösterilmeyen isimlerin parti değiştirmesine de değinerek, DSP saflarına katılan başkan adaylarına “Aday olamayanların parti değiştirmeleri ve aday olamadılar diye CHP’yi karalamaları ve bu tür davranışları, siyasi literatürde sadece ve sadece bunu yapan kişilere negatif yazmaktan başka bir işe yaramaz. Taş yerinde ağırdır” diye seslendi. Ayrıca CHP’de büyük tartışmalara yol açan aday belirleme sürecine de değinen Kocaoğlu şunları kaydetti: “Kesinlikle ön seçimden yanayım. Bunu daha önce de defalarca dile getirdim. Sayın genel başkan’ımız Kılıçdaroğlu da buna zemin hazırladı. Bunun manipülasyonu yapılmaz. Bizim örgütümüz demokratiktir. Bizim tabanımız kime ne diyeceğini, ne görev vereceğini iyi bilir. Hem ilçe belediye başkanları hem de belediye meclis üyelerini hakim kontrolünde kesin ön seçim yapılması gerektiğini inanıyorum. Bunu da yaşamım boyunca destekliyorum. Sayın Kılıçdaroğlu ile birlikte milletvekilliği seçimi döneminde sanırım bunun büyük bir seçimini vereceğiz. 17-18 kişi milletvekillerimizi belirleyecektir. Bu süreçte manipülasyon olmaz. Örgütümüz birikimi ile en iyi değerlendirmeyi yaparak seçimini yapacaktır.”
30 MART TAHMİNİ: YÜZDE 60’A YÜZDE 30
30 Mart’ta gerçekleştirilecek yerel seçimlerle ilgili kendinden emin konuşan Kocaoğlu, son günlerde tekrarladığı yüzde 60 mesajını da tekrarlayarak sözlerine şöyle son verdi: “AKP yüzde 30’un altında, CHP 60’ın üstünde oy alacaktır. İzmirlinin yüreğinden bakışımız budur. Bugün Kiraz’ın 2 bin 500 kişilik bir köyünde, binin üzerinde insanın katılımı ile bir miting yaptık. Aynı şekilde bir başka köyde de benzer bir miting gerçekleştirdik. Bunların hepsi gösteriyor ki, söylediğimiz sonucu tutturacağız. 30 Mart sabahı her zaman olduğu gibi İzmirli 4 milyon hemşerimize emanet ediyoruz. Ne eylerlerse, ne yaparlarsa başımızın üstünde yerleri var. Beni 2 defa seçtiler. Ben bu sonuçlara inanıyorum. 30 Mart akşamı umarım mahcup olmayız.”
Yorum Yazın