Dolar 34,6483
%0.27
Euro 36,3886
%0.24
Altın 2.926,100
%0.28
Bist-100 9.636,00
%-0.25

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Kocaoğlu tarihi çarşının çalıştayında konuştu

Kocaoğlu tarihi çarşının çalıştayında konuştu

Kocaoğlu, "Eskiden pazarda sebze satılırdı. Şimdi halı bile var. Esnaf odaları tek çatı altında. Ama pazarcılar odası hepsinin işini bitiriyor. Esnafın asıl rakibi onlar. AVM'ler de var ama pazar kültürü artık pazar olmaktan çıktı." şeklinde konuştu. Kocaoğlu tarihi çarşının çalıştayında konuştu

  • Ege Postası
  • 06.12.2016 - 17:49

TARİHİ Çarşılar Federasyonu'nun İzmir'de düzenlediği çalıştayda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Eskiden pazarda sebze satılırdı. Şimdi halı bile var. Esnaf odaları tek çatı altında. Ama pazarcılar odası hepsinin işini bitiriyor. Esnafın asıl rakibi onlar. AVM'ler de var ama pazar kültürü artık pazar olmaktan çıktı. Belediye başkanlarımız üstü kapalı pazarlar yapmaya başladılar. Bu da bizim çarşılarımızın en önemli rakiplerinden bir tanesi" dedi.

Turizm sektöründen “tek yumruk” mesajı
Tarihi Çarşılar Federasyonu'nun, tarihi çarşıların sorunlarını masaya yatırdığı çalıştay, İzmir Büyükşehir Belediyesi Çetin Emeç Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi. Çalıştaya, CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Tarihi Çarşılar Federasyonu Başkanı Muhsin Özyıldırım, ÇEKÜL Vakfı'nı temsilen Muzaffer Tunçağ, Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Ümit Kaya ve federasyonu oluşturan İzmir, İstanbul, Bursa, Manisa, Kayseri, Edirne, Konya, Kahramanmaraş, tarihi çarşı derneklerinin temsilcileri katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Ümit Kaya, amaçlarının tarihi çarşıları yaşatmak ve esnafını ayakta tutmak olduğunu söyledi. Genelde küçük esnafın sorunlarının aynı olduğunu belirten Kaya, bu sorunlara çözüm aradıklarını dile getirdi. 

Tarihi Çarşılar Federasyonu Başkanı Muhsin Özyıldırım ise çarşıların insanoğlunun kentleşme yoluna girdiği tarihlerden bu yana var olduğuna dikkat çekerek, "Hangi medeniyetten olursa olsun önce o kentin iktisadi, sosyal, ibadet ve eğitimle ilgili alanlarını belirlenmiştir. Daha sonra konutlar o yapıların etrafında şekillenmiştir. Çalıştayımızın amacı bu tarihi çarşıların ve orada yaşayan esnafın korunması, kollanması, yaşatılması, cazibe merkezi haline getirilmesi ve yönetilmesine yönelik ilke edindiğimiz misyonun ne şekilde gerçekleştirileceğinin fikir jimnastiğini yapacağız" diye konuştu. 

Sıkıntılarının daha çok yasal düzenlemelerle ilgili olduğunu ifade eden Özyıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Belediye başkanlarımızın desteği ile ilgili tarihi çarşılar ayağa kaldırılmaya çalışıyor. Ancak yasal düzenlemelerle bu çalışmaların altının doldurulması gerekiyor. Yapılan işler bir yerde tıkanıyor. Yapılacak yasal düzenlemeyle ilgili bu mekanların özel yerler ilan edilip yerel yönetimlerle ortak şekilde yönetilmesi yolunda düzenlemeler istiyoruz. İşportacılarla, kural tanımayan komşularımızla mücadele ederken zorlanıyoruz. Ancak kat malikleri yönetmeliği gibi bir yönetmelikle yönetilebilsek sorunlarımızı daha kolay çözebiliriz. Tarihi çarşılar bizim değil, topluma, ülkemize hatta dünyamıza emanet. Buralarda ortak akıllı bir yönetim zorunlu."



'O RUHU BİR DAHA VERMEK MÜMKÜN DEĞİL'

Çalıştayda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Anadolu'nun tarihle dolu olduğunun altını çizerek, "Eğer bir çölde bir şehir kuracaksanız cazibe merkezi haline getireceğiniz cafcaflı binalar inşa etmek önemli. Orada bir cazibe yaratmanız, bir çekim merkezi yaratmanız, bir obje koymanız gerekiyor. Ancak Anadolu'nun tamamı başlı başına bir tarih, insanlığı kendisine çekecek objelerle dolu. Tarihi çarşılar, ören yerleri saymakla bitmez. Her tarafımızdan tarih fışkırıyor. İnsanlık tarihi boyunca Anadolu 33, versiyonları ile birlikte 50'inin üzerinde medeniyetin yaşadığı bir coğrafya. Tarihi çarşılar uzun süredir ticaretin kesintisiz yapıldığı, alışverişin kesintisiz yapıldığı, küçük el sanatları imalatın yapıldığı çarşılar. 5 yıldızlı, 7 yıldızlı oteli, opera binasını yapmak lazım. Bunlara karşı değilim ve talebinin olduğunu da biliyorum. Bunlar Kemeraltı Çarşısı, Bursa Kapalı Çarşı, İstanbul Kapalı Çarşı gibi olamaz. Onları bir daha yapmak, o dokuyu o havayı o ruhu bir daha vermek mümkün değil. Bunu asırlar vermiş, birçok değişimler yaşamışlar. Bu bir değer ve bizim tozunu silkelememiz, parlatmamız, cazibesini arttırmamız gerekiyor. Bizim yapmak istediğimiz bu" dedi. 

'KAMULAŞTIRMA DEVAM EDECEK'

Kemeraltı'nda kamulaşma çalışmaları yapıldığını, bulun devam edeceğini belirten Kocaoğlu, "Tarihi çarşıda 3 bine yakın bina kamulaştırdık, 500-600 bina daha kamulaştıracağız. Kadifekale'nin etrafını temizledik, Roma tiyatrosunun etrafını temizledik. Agoranın etrafını kamulaştırdık, İkiçeşmelik'e geldik, korkunç bir kamulaştırma bedeliyle karşılaştık. Smyrna ve Tepekule kazılarına belediye destek vermese, yapılamaz. Restorasyona kaynak ayırıyoruz. Emir Sultan Türbesi'ni restore etmiştik. İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu'nda her ayın son perşembe günü İzmir'İ tartışıyoruz. İzmir'i kalkındırmak için ne gibi projeler yapılması gerekiyorsa 100'den fazla gözle araştırıp değerlendiriyoruz. Çok meşakatli ve zor bir iş. Mutlaka zaman ayırmak gerekiyor. Ben 12 senedir kemeraltı ile uğraşıyorum. Bir sinagog bir kilise onardık" dedi. 

KEŞKE RESTORE EDİLMESEYDİ DEDİĞİMİZ NOKTALAR DA VAR

Kemeraltı'nda devam eden aktif ticaretin yeterli olmadığını da belirten Kocaoğlu, "Kemeraltı'nın parlatılması gerek. Yeme içme mekanlarının açılması ve canlılığın artması gerekiyor. İkiçeşmelik'ten Kapılar'a doğru gidince tam bir çöküntü bölgesi. İstanbul'da da Kapalı Çarşı'nın restorasyonu söz konusu. Başlı başına bir iş. Tarihi eser çok başka bir iş. Bazen restorasyon yapmaya kalkıyoruz, belirli ellerde ihaleye çıkıyorsunuz, keşke restore edilmeseydi dediğimiz noktalar da var. Foça kazılarına 10 senedir ben her ay destek oluyorum. Eski sur duvarlarını restore ettik. Onlar kazı başkanının denetiminde yaptılar nefis oldu. Eskiden yapılan bir restorasyon var. İkisini de görseniz ne demek istediğimi anlarsınız. Birisi taştan yeni bir duvar gibi yapılmış, biri de bütün tarihi özelliklerini taşıyor" diye konuştu. 

 


ESNAFIN ASIL RAKİBİ PAZARCILAR

AVM kültürünün esnafın sorunlarından biri olduğunu söyleyen Kocaoğlu, şöyle konuştu:

"AVM'ler keşke başlangıçta yasası çıkıp da şehir dışına alınabilseydi. Maalesef alınamadı ve bir müddet de alınamayacak gibi gözüküyor. Benim bir fikrim var, pazarcılar odası kızıyor. Bizim bildiğimiz ilçede bir gün pazar kurulur. O gün oranın pazarıdır. Bütün köyden kentten insanlar gelir alışveriş olur pazar kalkar. Akşam pazarı diye daha dar gelirlinin alışveriş yaptığı pazarlar vardır. Şimdi büyük kentlerde böyle değil. Ben belediye başkanı olduğumdan beri 5 yılda bir yerel yönetimlerle bir araya gelip şunu çarşamba gününe indirelim diyorum. Esnaf kira, elektrik, su parası veriyor pazarcı bir şey vermiyor. Eskiden semt pazarlarında sebze satılırdı, şimdi halı bile var. Esnaf odaları tek çatı altında. Ama pazarcılar odası hepsinin işini bitiriyor. Esnafın asıl rakibi pazarcılar. AVM'ler de var ama pazar kültürü artık pazar olmaktan çıktı. Belediye başkanlarımız üstü kapalı pazarlar yapmaya başladılar. Bu da bizim çarşılarımızın en önemli rakiplerinden bir tanesi."

ESNAF ARKADAŞININ AYAĞINA SIKIYOR

Çarşıların esnafı ile beraber bir geleneği olduğunu anlatan Kocaoğlu, küçük çarşılarda kültürlerin daha kolay yaşatıldığını anlattı. Kemeraltı gibi 11 bin bina barındıran mekanlarda ise dejenerasyonun daha fazla olduğunu söyleyen Kocaoğlu, "Kemeraltı'nda kuralına uyan arkadaşlarımız kadar, işportacıyı destekleyenler var. Kendi ayağına, esnaf arkadaşının ayağına sıkıyor. O kültürü almamış bir esnafın yaptığı davranışlar hepimize zarar veriyor. İzmir'e turist gelip, İzmir'in merkezinde kalacaksa, yatacaksa, yaşayacaksa, kenti tanımaya çalışacaksa, biz tarihi bölgeyi, Kemeraltı, Agora, Kadifekale bölgesini yükseltmeden bu kentin merkezinde yerli ya da yabancı turist tutamayız. Bu amaçla çalışmamız gerekiyor. Bizim belediye olarak harcamalarda kısıtlama yapmadığımız iki konu var, kırsal tarım ve hayvancılık projelerinin desteklenmesi ile tarihi ve ören yerlerimizin desteklenmesi. Bunlara kısıtlama yapmadan bütçeden kaynak ayırmaya çalışıyoruz. İzmir civarındaki ören yerlerinin kazıları için aylık toplam 4 milyon lira ayırıyoruz. Buradaki gayrimenkullerin büyük çoğunluğu vakıflara ait. Hanların hepsi vakıf hanı. Kemeraltı'nın yüzde 25 ila 30'u vakıfların. Bir hanı kamulaştıralım diyoruz, 8 kuşak geçmiş, 200-250 varisi var" dedi. 

Tanıtımın önemli olduğunu belirten Kocaoğlu sözlerini şöyle tamamladı:

"Tanıtım kadar tanıtılacak işi yapmak da önemli. Bu yıl tanıtılacak bir şey yok. 2016'da önceki yıllar kadar tanıtım konusuna kaynak ayırmadım. Şimdi fuar alanı yaptık onu tanıtıyoruz." (DHA)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.