Konak'ta 'Sanat' polemiği
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konak İlçe Başkanı Mehmet Şakir Başak, AKP ilçe teşkilatının yeni kursları ve sanat ile ilgili görüşleri hakkında açtı ağzını yumdu gözünü. Başak, mevkidaşı AKP Konak İlçe Başkanı Temel Yıldırım’ın sanat ve sanatçılarla ilgili yaptığı açıklamalara ateş püskürdü. 'SANAT' POLEMİĞİ
- Ege Postası
- 13.02.2015 - 11:37
ZÜMRE TARTIŞMASI
CHP Konak İlçe Başkanı Başak, kamuoyunda AK Parti ile sanat arasında mesafe koymaya çalışan bir zümrenin olduğunu söyleyen mevkidaşı AK Parti Konak İlçe Başkanı Temel Yıldırım’a da sert eleştirilerde bulundu. Başak, mevkidaşının açıklaması üzerine “AKP, kendisini sanattan neyin anlaşılması gerektiğini belirleme yetkisine sahip görmektedir. Sanatı ve sanatçıyı asıl kendi tekelinde gören AKP’nin toplum ile sanat arasına mesafe koymaya çalıştığı apaçıktır. Sayın Temel Yıldırım’ın bahsetmiş olduğu zümre, hükümetin ülkemizdeki baskıcı tutumuna karşın sanatı ve sanatçıyı korumaya çalışmaktadır” ifadelerini kullandı.
“AKP’NİN SANATTAKİ BASKICI UYGULAMALARI ORTADADIR”
AK Parti hükümetinin sanata ve sanatçılara yönelik takındığı baskıcı tutumla, ifade özgürlüğünün ve eleştirel düşüncenin yok edilmesini hedeflediğini ifade eden İlçe Başkanı Başak; “Kars’taki İnsanlık Heykeli’nin, dönemin Başbakanı tarafından “ucube” denilerek nasıl yıktırıldığını biliyoruz. Dünyanın dördüncü büyük sanat merkezi olarak hizmete giren ve İstanbul’un simge mekânlarından olan AKM’nin nasıl yıktırılmak istendiğini biliyoruz. Sivil toplumun yoğun tepkisine rağmen Beyoğlu Emek Sineması’nı bir AVM inşaatı için peşkeş çekip yıktırırken, olayı protesto eden sinema eleştirmeni Atilla Dorsay’ın inşaat alanında nasıl tartaklandığını da çok iyi biliyoruz. AKP’nin sanattaki baskıcı uygulamaları ortadayken Sayın Yıldırım’ın bu açıklamaları son derece talihsizdir.” şeklinde konuştu.
“AKP HÜKÜMETİ SANATA KÖR BAKIYOR”
AKP Konak İlçe Başkanı Temel Yıldırım’ın yerel yönetimlerin sanata şaşı baktığını ifade etmesi üzerine CHP Konak İlçe Başkanı Başak “Konu yerel yönetimlerimizin sanata nasıl baktığı değil AKP hükümetinin sanata nasıl kör baktığıyla ilgilidir. AKP, otoriter rejiminin sanatçıların özgürlükçü ve eleştirel bakışlarından uzak olmasını, toplumun da bu bakışlardan faydalanmamasını amaçlamaktadır.
AKP’nin kendine göre tanımladığı “milli değerleri” ölçü alarak, sanat eserlerine sansür ve yasaklar getirdiğini görmekteyiz. Tiyatro sanatçısı Mehmet Ali Alabora’nın yazıp yönettiği bir oyun Gezi Parkı eylemlerini anımsatıyor gerekçesiyle sistematik bir şekilde hedef gösterilmiş, sanatçı ölüm tehditleri almıştır. Hükümet mensupları dâhil olmak üzere iktidar yanlısı birçok kişi ve kurum tarafından sürecin günah keçisi olarak özgür ve bağımsız sanatçılar gösterilmiştir. Özel tiyatrolardaki sanatçılar Gezi Hareketi’ndeki görünürlükleri sebebiyle fişlenmiştir. Dahası, Gezi Hareketi’ne destek olan özel tiyatrolara, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenli olarak yapılan yardımlar kesilmiş, oyunlarına “ahlaki” ölçütler getirilmiştir. Tüm bu yaşananlar özgürlüklerin kısıtlandığı istibdat dönemini anımsatmaktadır” ifadelerini kullandı.
“TÜSAK BİR TUZAKTIR”
TÜSAK yasa tasarısının sanata ve sanatçıya bir tuzak olduğunu ifade eden CHP’li İlçe Başkanı Şakir Başak; “AKP hükümetinin TÜSAK ile sanata nasıl tuzak kurduğu anlaşılmıştır. TÜSAK’a devredilmek istenen Devlet Tiyatroları (DT), Devlet Opera ve Balesi (DOB) ile güzel sanatlar genel müdürlükleri lağvedilerek, sanat kurumlarının Türkiye’deki her türlü sanat etkinliği bir merkezden yönetilmek istenmektedir. Bu da AKP’nin sanata ne kadar kör baktığının bir kanıtıdır.” şeklinde konuştu.
“CHP SANATA VE SANATÇIYA İTİBAR KAZANDIRACAKTIR”
Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun sanata ve sanatçıya bakış açısı kendisinin “Bir toplumu saygın kılan, dünyada sesi duyulan bir toplum haline getiren sanat ve sanatçıdır” şeklindeki açıklamalarından zaten anlaşılıyor. İstanbul’da Marmaray Metrosu inşaatı sırasındaki kurtarma kazılarında dönemin Başbakanı Erdoğan’ın, “birkaç çanak çömlek için önümüzü kesiyorlar” demesi zaten sanat tarihimize, kültürlerimize ve bu topraklarda yaşam bulmuş medeniyetlere nasıl baktıklarının kanıtıdır. Bu nedenle mevkidaşım Sayın Yıldırım’a işimize gölge etmemelerini ve bildiği işleri uygulamalarını öneriyorum.” diye konuştu.
Yorum Yazın