Konak'ta tartışmalı ihalenin ardından tepki yağmuru!
Konak Belediyesi’nin Ağustos 2012’de meclis kararı ile belediye şirketi MERBEL A.Ş.’ye ayni sermaye olarak devrettiği benzin istasyonunun ihale ile satılması nedeniyle başlayan tartışmalar artarak devam ediyor. 5 firmanın teklif verdiği ihalede, Üçkuyular’da yer alan benzin istasyonunu Doğuş Holding’e bağlı kuruluşlardan Orta Gayrimenkul Yatırım Yönetimi Turizm A.Ş. 56 milyon 640 bin TL bedelle satın alırken, tesisisin satışına karşı çıkan birçok meclis üyesi, konuyu CHP ilçe ve il yönetiminin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na götürmeye hazırlanıyor.
- Ege Postası
- 30.09.2013 - 22:21
TARTAN’DAN “İKNA” TOPLANTISI
Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan, Pazar günü tesisin satışı ile ilgili olarak bilgilendirme için meclis üyeleri ile bir araya gelerek, satışa karşı olan tavrı ortadan kaldırmak için ikna çalışmalarında bulundu. Belediye binasında gerçekleşen ve 4 saati bulan toplantı esnasında Başkan Tartan’ın, satış işlemini olmazsa olmaz olarak niteleyerek, belediye meclis üyelerine, “Burayı satmamız gerekiyor. Orayla ilgili firma tarafından proje hazırlanmış. Hatta yeşil alan yapılacağı yönünde söz verdiler. Arazi boşa gitmesin, yok pahasına satılmasın. Değeri varken satalım” dediği ileri sürüldü. Toplantıda Başkan Tartan’ın satıştan elde edilecek olan gelirin büyük kısmı ile MERBEL A.Ş. işçilerinin maaşlarını ödemek istediği ve yine gelecek parayla belediye projelerini hayata geçireceğini söylediği de öğrenildi. Diğer yandan, toplantıya katılan meclis üyelerinin büyük bir kısmı Tartan’ın sözlerine rağmen ikna olmazken, benzinliğin satışına kesinlikle karşı duracakları yönünde görüş beyan edip, eleştirilerini de dile getirdi.
AK PARTİ’DEN “ADRESE TESLİM İHALE” TEPKİSİ
AK Parti adına satış işlemine karşı tepkisini dile getiren Meclis Grup Başkanvekili Rıza Evcim, “Bu ihale hukuki olarak uygun koşullarda yapılmamış. Biz 6 Ağustos 2012’de buranın intifa hakkını MERBEL A.Ş.’ye işçilerinin borçları ödensin diye verdik. Hakan Tartan olayları başka yöne çekerek, ayni sermaye kelimesinden yola çıkarak bunun mülkiyetinin MERBEL A.Ş.’ye devrolacağını düşünmüş ve de böyle bir eyleme geçmiş. Tapu devrini yapmış şimdi de ihaleyle satıyorlar. Adrese teslim bir ihale söz konusuydu. Nihayetinde bugün onu da gördük, gerçekleşti. AK Parti grubu olarak kesinlikle bunun düzeltilmesi yönünde hem hukuki hem de mecliste çalışmalar yapacağız. Önümüzdeki süreçte başkan da bunun doğrusunu görecektir. Bu çok kıymetli kamunun malını başkalarına vermemesi gerekiyordu. 750 bin tane Konak vatandaşının burada hakkı var. Biz buraya sermaye arttırıyoruz diye Sayıştay’dan denetleniyoruz ve kamu zararından bahsedilirken bu malı elden çıkarmak çok daha büyük bir kamu zararı. Biz buna göz yummayacağız. CHP grubu da baştan beri satışa tepkiliydi. Birbirleriyle yumruklaşarak kavgalı toplantılar yaptılar. Onları da anlamakta zorluk çekiyorum. Bugün ne olduysa hiçbirinden ses yok. Hepsi sukut etmiş durumda. Buna ne denir, artık kararını vatandaş verecek” dedi.
“YASAL AÇIDAN YAPACAK BİR ŞEY YOK”
Tesis için satış rakamların düşük bulduğunun altını çizen CHP Konak İlçe Başkanı Sinan Karamustafaoğlu ise, “Verilen rakam bu kadar önemli ve kritik noktada olan bir nokta için düşük kalmış. Meclisten oybirliği ile geçmiş bir karar söz konusu. Buna hem AK Parti’li hem de CHP’li meclis üyeleri hep birlikte onay vermiş. Yasal açıdan yapılacak bir şey yok. Konunun yargıya taşınmasının da sonucu değiştireceğini sanmıyorum, belediyede görevli hukukçular da bu yönde görüş beyan ettiler. Biz her ne kadar siyaseten Hakan Tartan’a görüşümüzü beyan edip, satma desek de, o burayı satacağını ve yatırımlar yapabilmek için bunun şart olduğunu belirtti. Bu noktadan sonra karar yetkisi şirket yönetimindeydi. Onlar da satış işlemine onay verdi ve bir değişiklik olmadı. Bunu durduracak başka bir şey kalmadığına göre, bu tesisin ya çok iyi bir fiyatla satılmasını, ya da satışın iptalini sağlamak lazımdı. Beklentimiz 60 milyar TL’nin üzerinde bir rakama satılması idi. Ancak verilen rakam çok düşük kalmış. Rakam 80 milyon TL de olsaydı, Doğuş Grubu bunu zaten alacaktı. Hakan Bey zaten ihaleyi terk edip çıkmış, benim fikrim arkadaşlarımızı toplayıp, ihalenin iptali yönünde karar alacağıdır” dedi.
“BEN YÜZDE 33 CHP’Lİ DEĞİLİM”
Satış işleminin gündeme gelmesinden bu yana sert tavrı ile bilinen ve konuyu hem yargıya hem de genel merkeze taşıyan belediye meclis üyesi Mesut Ak, “Yargıya intikal eden itirazlar olan bir durum söz konusu. Başından beri bu satışa karşıydım ve “Satan kaybeder, alan kazanır” demiştim. Yönteme, zamanlamaya katılmadığım bir satış işlemiydi. Ben başkanın bu konuda baskı uygulamasının yanlış olduğunu her fırsatta da dile getirdim. Satış rakamlarına yorum getiremeyeceğim, ama yıllarca gelir sağlamış, işçinin garantisi, hatta sigortası olan bir tesisin satılmasına üzüldüm. Burası daha iyi bir şekilde değerlendirilebilirdi. Bu konu halen parti genel merkezinin gündeminde. Bu konuda başından beri dik duruşlum vardı, bundan sonra da tavrım net bellidir. Ben başkaları gibi yüzde 33 CHP’li değilim. Bildim bileli CHP’liyim. Sağa sola gitmedim, gitmem de. Bununla ilgili yargı süreci ve itirazlar var, sonucunu bekleyip göreceğiz. Umarım iptal olur da, devamlı gelir getiren bir kaynağımız kesilmez. Bu yanlıştan dönülmesini istiyoruz” diyerek tepkisini dile getirdi.
“BÜTÜN MECLİS KARŞI ÇIKTI, BAŞKAN “SATACAĞIM” DEDİ”
CHP’de satışa karşı çıkan isimlerden bir diğeri olan meclis üyesi Gürsoy Özdamar ise, “Yasal olarak tasarruf hakkımız olmadığından bu satışa karşı da duramadık. İhaleyi yapan MERBEL A.Ş. Yönetim Kurulu olduğundan, belediye meclisi olarak bize söz hakkı da düşmüyor. Ben başından beri satışa karşıydım ve satış tutarı çok düşük kalmış. Bir kere, 60 milyon TL’nin altında beklemediğimiz bir tesisti. Seçime bu kadar az zaman kala, bu satıştan dolayı halk bizleri sorumlu tutacak. Meclisin neredeyse tamamı bu satışa karşıydı. Fiyat olarak satış rakamları uygun değil. Bir kere orası çok değerli bir yer. EPDK’dan bununla ilgili rapor aldık. Günde 40 bin litrenin üzerinde akaryakıt satışı olan ve günlük cirosu da 15 bin TL’yi bulan bir tesisti. Bu konu partinin ilçe yönetimi, il yönetimi, hatta genel merkeze kadar taşınmış bir konu. Hakan Tartan bu konuyla ilgili olarak elbet genel merkeze de bilgi verecektir. Ancak önce şirketin yönetim kurulunun da bunu onaylaması gerekiyor. Buraya yüksek fiyat verme zorunluluğu vardı. İhaleyi alan Doğuş Grubu, arkada üç belediyenin hissedarı olduğu arazi, 8 adet özel şahıs arazisi, Hazine Bakanlığı’na ait arazi gibi bir çok yeri aldı. Şimdi de oraya yapılacak ticari merkezin giriş noktası olarak burayı seçtiler. Meclisin tamamına yakını karşı çıkmasına rağmen, başkan “Ben burayı satacağım” dedi. Zaman ve fiyat açısından yerinde olmayan bir ihaleydi” diyerek yorumda bulundu.
“ISRARLA SATIŞI İSTENİYORDU”
Konak Belediyesi meclis üyelerinden Şehir Plancısı Ertuğrul Aksoydan ise, benzinliğin satışının yaklaşık üç seneyi aşkın süredir Başkan Tartan’ın gündeminde olduğunu hatırlatarak, bu konuda meclise baskı yapıldığını söyledi ve şöyle konuştu; “Burayı işleten firma ile yapılan 20 senelik sözleşmenin bitmesine henüz 3 yıl daha vardı. En yüksek bedelle buranın ihale edilmesini istemiştik. Bunu defalarca söyledik ve şaibe olmasın dedik. Doğuş Grubu’nun orada yer alan araziyi alması ile birlikte, bu konu yeniden gündeme geldi. Burası planda ne olarak geçiyor, önemli olan kısım o. Şimdi araziyi alan orayı ne için kullanaca? Kamu yararı mı gözetildi, yoksa başka şeyler m? Bundan yıllar önce Mövenpick Hotel’de Başkan Hakan Tartan daha o zamanlardan bu benzin istasyonundan söz etmeye başlamıştı. Israrlı bir şekilde, 5 yıldır bu benzin istasyonuna bir şeyler yapılmak isteniyordu.”
“SATIŞ İŞLEMİ KANUNA AYKIRI”
İhale sırasında Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan ile sert bir tartışma yaşayan ve hukuksal açıdan konunun getirebileceği sıkıntılara değinen AK Partili Meclis Üyesi Sevim Tozan ise, “İhale belki iyi bir fiyatla bitti ancak, burada belediyenin kasasına girecek olan para, zamanında halkın belediye hizmet alanı olarak devrettiği bir yerin satışından gelecek olan paradır. Bu satışı halk da yapabilirdi. Burası belediye hizmet alanı olarak kullanılmak amacı ile kamulaştırılmış. Daha sonra aynı yer benzin istasyonu yapılmış. 2886 sayılı ihale yasasında belediye mülkünün ihale olmadan satılamayacağı, kiralanamayacağı ve devrinin yapılamayacağı belirtiliyor. Geçen sene Ağustos ayında meclis kararı ile bu tesis MERBEL A.Ş.’ye zararların karşılanabilmesi için aynı sermaye devri gerçekleştirildi. Bu devrin geçekleştirilebilmesi için öncelikle İçişleri Bakanlığı’ndan bunun için izin alınması gerekmekte. Fakat bu izin alınmamış. İzin alınmadan böyle yasa dışı bir satış gerçekleştirilemez. Belediye bu tesisi kiraya verebilir, hatta kendisi işletebilirdi. Belediye daha fazla kazanabilirdi. Halka hizmet için kamulaştırılan bir alanın satışı kesinlikle yasal değildir ve yanlıştır. Halk sonra çıkıp bu duruma itiraz etme hakkına sahiptir. “Benden hizmet alanı olarak aldınız, ama şimdi ticari amaçlı kullanımı için satışını yapıyorsunuz” diyebilirler. Halkın bu yeri geri alma hakkı doğabilir. Belediye mülkiyeti elinde kalmak kaydı ile burayı belediye hizmetlerini yerine getirmek üzere burayı kullanabilirdi. Bu ihale ilgili sıkıntıları İçişleri Bakanlığı’na da bildirdik” ifadelerini kullandı.
“ACİZ BİR DURUM”
Diğer yandan ihale öncesinde itirazlarını dile getirdiği esnada Belediye Başkanı Hakan Tartan’ın kendisine olan tutumunu da değerlendiren Tozan, “Türkiye’nin her alanında koşuyorsunuz, yürüyorsunuz, duruyorsunuz, geziyorsunuz, ama belediyenin alanında konuşamıyorsunuz. Bu demokratik bir ülkede ve demokratik bir belediyede hoş bir şey değil. herkese açık olan böylesine bir ortamda düşüncelerimizi açıkça dile getirebilmeliyiz. Kimsenin şahsına hakarette bulunmadık. Ben bu işi zora sokmak için değil, bu bölgede elindeki arazisi hizmet alanı olarak kamulaştırılan halkın olası sıkıntılarını dile getirmek amacı ile konuşma yaptım. Seçilmiş bir insanın orada açık alanda yapılan bir konuşmayı engellemek için güvenliğe başvurması aciz bir durum. Ne kadar özgür bir ortam orası tartışılır. Ülkemizde herkes istediğini özgürce dile getirirken, bazı şeyler sözde kalıyor. Bu şekilde halkla barış olmaz.
“BİZ SATMADIK”
Geçtiğimiz hafta konu ile ilgili olarak yapılan zirvede arbede çıkması üzerine yüzünden yaralanan ve CHP’li Belediye Meclis Üyesi Mümtaz Rodos, aynı yardım olarak belediye firması MERBEL A.Ş.’ye verilen tesisin satışı hakkında karşıt tavrının devam ettiğini belirterek, “MERBEL A.Ş. yönetimi ve denetimi olan ayrı bir tüzel kişilik. Bu konu onların tasarrufunda. Şimdiden sonrası bizi aşan bir durum. Biz bugüne kadar itirazlarımızı defalarca dile getirdik. Ben bugüne kadar söylediklerimin arkasındayım. Satışın zamanı doğru değildi. Bunu biz satmadık, MERBEL A.Ş. sattı” dedi.
İHALE YARGIYA TAŞINDI
İhaleyi izlemeye gelen ve Balçovalı arsa mağdurlarının da avukatı olarak bilinen Mustafa Kemal Turhan ise konunun yargıya taşındığını hatırlatarak, “Buradaki alan, yani benzin istasyonu ihalesine konu olan gayrimenkul yol ve yeşil alan olarak istimlak ediliyor. Daha sonra burada plan tadilatı yapılarak burası benzin istasyonuna çevrilmiş. Bununla ilgili müfettiş raporları var, ve vatandaşın arazisine el atılmış. Yasal zemine çekildiği zaman ortada doğru düzgün bir benzin istasyonu yok. Burada dikkat çekici durum, devletten 40 senedir imarını beklediğimiz iki milyon metrekare yer var. Ortada bir şey yok. İhale sonuçlarına bakıyorsunuz, 5 bin metrekare yer için 50 milyon TL’ye yakın para çıkıyor, iki milyon metrekare yer ise beş para etmiyor. İmar rantı elinde olan idare istediği gibi her şeyi belirliyor. Burada rant istediği gibi dağıtılıyor. Vatandaşın binlerce metrekare yerinde bir şey yapılamıyor. Biz bununla ilgili İzmir Valiliği’ne, MERBEL A.Ş.’ye, Konak Belediyesi’ne ve Mahalli İdareler’e başvurduk. Sonrasında da idari yargıya gittik. Meclis üyelerinin de buna tepkisi var. İmar hukuku bakımından da bu konu sıkıntılı. Umarım bize de bu holdinglerinki gibi imar şansı nasip olur” diye konuştu.
Yorum Yazın