EGE POSTASI- 1996 -2000 yılları arasındaki Türkiye’deki F-Tipi cezaevleri gerçeğini, ölüm oruçları çerçevesinde olayların kahramanları tarafından aktarıldığı bir film olan Simurg’da her şey gerçek yaşamdan alınmış. Yaşamlarını yitirenler o gün elde edilen görüntülerden sahneye aktarılıyor. Yaralılar halen sıkıntılarından kurtulmak için mücadele veriyor.Simurg, “Küllerinden yeniden doğanların hikayesidir” diyen yönetmen Ruhi Karadağ, gazeteci olduğu için olaylara farklı açılardan baktığını söyledi. Karadağ, “Toplumumuzun konuşulmayan gerçeklerle yüzleşmesini ve tartışmasını istiyorum. Simurg filmi bunlardan sadece bir tanesi. Özgürlüklerin ve demokratikleşmenin tehlikeye girdiği şu günlerde önemli bir film olduğunu düşünüyorum. Filmde zorla dayatılan hücre tipinin nelere mal olduğu, nasıl bir insani ve toplumsal bir travma yarattığınıgözler önüne sermeye çalıştım. Vizyona yeni giren filmimle Konaklı kadınları buluşturduğu, sanata ve sanatçıya olan duyarlılığı için de Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan’a teşekkür ederim” dedi.Sanatı vatandaşın ayağına götürmeyi önemli bir hizmet saydığını ifade eden Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, “Gazeteci ve yönetmen Ruhi Karadağ, yakın tarihimizde yaşanan gerçekleri ele alarak toplumsal hafızamıza önemli bir dokunuş sergilemiş. Tarihini unutan bir millet geleceğe umutla bakamaz. Pek çok övgü ve ödüle değer bulunan Simurg filmiyle biz de semt merkezlerimizdeki kadınlarla buluşturduk. Zaman zaman böyle sanatsal etkinlikler yapmaya devam edeceğiz. Ruhi Karadağ’ı da böyle bir film yaptığı için kutlarım” diye konuştu. 1998'den bu yana çektiği belgesellerle ve televizyon sektöründe yürüttüğü gazetecilik, yapımcılık faaliyetleri ile tanınan Ruhi Karadağ'ın son çalışması olan Simurg, 31. İstanbul Film Festivali’nde Sinemada İnsan Hakları Avrupa Konseyi Sinema Ödülü Övgüye Değer Film, 18. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde Adana İzleyicisi Jüri Ödülü, 12. Uluslararası İzmir Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü ve SİYAD En İyi Film Ödülü’nü aldı.
Yorum Yazın