Kooperatif modeli gündeme gelmişti: İZDEDA ve Soyer masaya oturacak
30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen 6.9 şiddetindeki depremin ardından mağdur olan binlerce depremzedenin sorun ve taleplerini duyurmak için kurulan İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) ilk Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Seçimde yeniden başkan seçilen Haydar Özkan, depremzedelerin öncelikli talebi kredi konusunda çalışmalarının devam ettiğini belirtirken kooperatif çözümü için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile masaya oturacaklarını belirtti ve “Büyükşehir Belediye Başkanımızla da bu ay sonunda netlik kazanacak bir görüşmemiz olacak” dedi.
- Ege Postası
- 16.05.2022 - 12:24
TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir, 30 Ekim 2020 tarihinde merkezi Seferihisar açıkları olan 6.9 şiddetinde depremle sarsılmıştı. 117 kişinin hayatını kaybettiği depremde binlerce vatandaş da evsiz kalmıştı.
Öte yandan; depremin ardından depremzedelerin sorun ve taleplerini dile getirmek ve örgütlü hareket etmek için İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) kurulmuştu. Derneğin başkanı ise Hadar Özkan olmuştu.
Derneğin yaklaşık 2 yıldır sürdürdüğü emsal artışı ve kredi mücadelesinin ardından dün ilk olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Kurul’da mevcut başkan Özkan, tüm dernek üyelerinin oyunu alarak yeniden başkanlık görevine getirildi.
Seçimin ardından Egepostası’na konuşan Özkan, yeniden başkan olmasında bugüne kadar verilen mücadelenin meyvesini gördüğünü, depremzedelerin yapılanları takdir ettiğinin göstergesi olduğunu belirtirken kredi konusunda mücadelelerinin artarak devam edeceğini belirtti. Özkan ayrıca depremzedelerin evlerinin inşası için uygulanmaya başlanan kooperatif modeliyle ilgili İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’le görüşeceklerini de söyledi.
“BİR RAKİP OLDUĞUNU DUYUNCA HERKES GELMİŞ”
Seçim döneminde ve seçim günü yaşananlara değinerek bazı kırgınlıkları olduğunu ifade eden Özkan, katılımın yoğun olmasının sevindirici olduğunu belirtti ve “Seçimin bir gururu var. Hazirundaki yaklaşık 882 kişinin seni oybirliğiyle seçmeleri, senin verdiğin emeğe sevgiyle karşılık vermeleri, doğruyu görmeleri ve güven duymaları önemli. Benim verdiğim bütün emeklerin karşılığı verildi. Benim karşımda bir rakibin çıkması çok doğal ama kırıcı olan tarafı, birlikte çalıştığın arkadaşının dernekle çalışmayıp farklı farklı işler peşinde koşup da aday gösterilmek istenmesi. Bunun da amatörce yapılması… Liste bile hazırlanmamıştı. Sadece laf olsun diye bulandırıldı. Kaldı ki gazetelere iftirayı geçen demeçler verilmesi… Bunlar çok kırdı beni. Benim Atatürkçülüğüm'le ilgili söz söylenmesi çok çirkin ve abesle iştigal. Ama ben bunu büyütmek istemedim. Beni bilen biliyor diye düşündüm. Seçimde de o oldu zaten. Hamle yapacak kadar güçleri olmadığını fark ettiklerinde de oylama sırasında geri çekildiler. Seçilmek çok büyük bir gurur. Foça, Çeşme, Gümüldür, aydın, Uşak ve Balıkesir’den oy kullanmak için geldiler. Bir rakip olduğu duyulunca herkes gelmiş. Bin kişi vardı alanda. Eylemlerde bu kadar kalabalık yoktu. Keşke eylemlerde de bu kadar kalabalık olsaydık. Daha büyük ses getirirdik. Ben herkese çok teşekkür ederim. Önemli olan bana oy vermeleri değil. Derneğe sahip çıkıp gelmeleri” dedi.
“UMARIM BU KALABALIK BİRİLERİNE BİR ŞEYLER ANLATMIŞTIR”
Bugüne kadar verilen mücadelenin ve kazanımların başkan seçilmesinde etkili olduğunu ifade eden Özkan, kuruldaki kalabalığın yerel yöneticiler ve politikacıları bir mesaj olması gerektiğini belirtti ve “Anlaşılan bizim gücümüzü de insanlar görmüşlerdir heralde. Bizim kredi konsundaki mağduriyetimiz ve isteiğimiz burada perçinlenmiştir. Ayrıca emsale karşı olan duyarlılığımız da perçinlendi. Umarım ki buradaki kalabalık ve kararlılık birilerine bir şeyler anlatmıştır. Biz, aynı şekilde evlerimize yeniden girebilmek için ne gerekiyorsa onu yapacağız” diye konuştu.
İZDEDA YENİDEN ANKARA'YA GİDECEK
Bundan sonraki dönemde de öncelikli konularının kredi konusu olduğunu ifade eden Özkan, ilerleyen dönemlerde ankara2da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Binali Yıldırım'la ikinci bir görüşme planladıklarını belirtti ve şunları söyledi; “Biz bundan sonra kredi konusundaki çalışmalarımızı artırarak devam edecek. Kredi bizim olmazsa olmazımız. Bizim başka bir çaremiz yok. Ayrıca sistemin içine TOKİ’yi dahil etmek için de çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bunun yanında kooperatif sistemimizin genişleyerek bu işin içine girmesi var. zaten kooperatif sistemi işin içine girdi ama her şeyin başında kredi geliyor. Kredi olmadığı için insanlar sıkıntı çekiyor. Kredi olsa bizim kooperatif sistemimiz daha hızlı yürüyecek. Şu anda kurulan kooperatif sayımız 5-6. Kurulacak kooperatif sayımız ise 10. Krediyi bekliyorlar çünkü emin olamıyorlar ve güvenemiyorlar. Acayip bir güvensizlik ortamı oluştu. İnsanlarımızda bir yılgınlık var. bazı vatandaşlarımızda şu düşünce var: Bize bunu özellikle yapıyorlar. Yapamayacağımızı düşünüp arsalarımızı satıp gitmemizi istiyor gibi bir düşünce oluştu. İnsanların direnci kırıldı. Ben buna karşı direnç göstermelerini istiyorum. Biz er ya da geç evlerimizi yaparak yeniden evimize döneceğiz. Eğer insanlar böyle bir şey yaparsa ayıbı hem devlete hem belediyeye yazar.”
“TMMOB İDRAKİNE VARAMADI AMA…”
Depremzedelerin yeniden ev sahibi olabilmeleri için uygulanmaya başlanan kooperatif çözümü için de çalışmalarının devam ettiğini belirten Özkan, TMMOB tarafından emsal artışına açılan davalara da değindi ve “Kooperatif konusunda AK Parti İzmir İl Başkanı zaten destek vermişti. Büyükşehir Belediye Başkanımızla da bu ay sonunda netlik kazanacak bir görüşmemiz olacak. Binali Yıldırım son görüşmemizde bizden kredi kullanmak isteyen kişi sayısına ilişkin ayrıntılı çalışma istemişti. Biz bu çalışmayı yaptık. Seçim de bittiğine göre artık randevu isteyeceğiz ve Ankara'ya gideceğiz. Ben bundan çok ümitliyim. Olacak diye düşünüyorum. Zaten 800 bin lira da az. Artık 10 metrekare eve 1 milyon 200 bin fiyat biçiliyor inşaat için. Sonra da emsale dava açılıyor. Bu insan ne yapsın emsal olmadan? Ben emsalle ilgili konuda adaletimize güveniyorum. Ben yargının bu konuda vatandaşın yanında olacağına inanıyorum. Bir an önce de kararının açıklanıp insanların üzerindeki gri bulutu kaldıracağı kanaatindeyim. Biz kentsel dönüşümcü değiliz. Keyfi istemedik biz bu artışı. İstisnai bir durum. Biz mağduruz. TMMOB bunun idrakine varamadı ama ben mahkemenin varacağı kanaatindeyim” dedi.
Yorum Yazın