Koronavirüsün kalpte yarattığı hasar görünmüyor
Koronavirüsün kalpte yarattığı tahribatın normal kontrollerde belirlenemediğine dikkat çeken Doç. Dr. Nejat Altıntaş, "Yeni yapılan çalışmalar şunu göstermiş, ekoyla bizim ultrasonla baktığımız durumda kalpteki yaptığı hasar gözükmüyor" dedi.
- Ege Postası
- 10.04.2021 - 13:39
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Göğüs ve Uyku Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nejat Altıntaş, koronavirüs salgınında insanların en fazla kalplerine dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Koronavirüsün kalpte yarattığı hasarın normal kontrollerde gözükmediğini ifade eden Doç. Dr. Altıntaş, şunları söyledi:
"Sadece kardiyak MR testi ile anlaşılıyor"
"Kardiyolojiye gidiyorsunuz, kardiyolojinin yaptığı işlem eko yapıyorlar. Ekoda bakıyorlar, 'senin kalbin normal' diyorlar. Oysaki yeni yapılan çalışmalar şunu göstermiş, ekoyla bizim ultrasonla baktığımız durumda kalpteki yaptığı hasar gözükmüyor. Sadece kardiyak MR dediğimiz kalbin nasıl çalıştığını gösteren bir test yöntemimiz var. Bu test yönteminde ancak gözüküyor. Çünkü virüs kalp hücrelerinin içerisinde de iltihaplara sebep oluyor. Bütün hastalarda dikkat edin, korona geçiren hastalarda ister hafif geçirsin, ister ağır geçirsinler çarpıntı oluyor. Bu çarpıntı sebebiyle doktora gidiyorlar, doktor kalbine bakıyor, "su toplamamış, kalbin çalışma fonksiyonları normal. Sende bir şey yoktur" diyor. Burada özellikle kardiyologları da uyarmak istiyorum, kalbin kendi içerisindeki hücreleri etkiliyor, bunlar için de mutlaka kalp MR'ı çekilmesi gerekiyor. Kalp MR'ı çekildiği zaman şunu görürsünüz, kalbin tutulumu var. Bu yaklaşık yüzde 40-50 hastada var. Dolayısıyla bu kardiyak MR'la gözüküyor. Ama hastalara şöyle iyi bir haber de vereyim, yaklaşık 6-7 ay içerisinde bu kalp tutulumları kendi kendine gerilemeye başlıyor, yani kalpteki iltihaplar gerilemeye başlıyor."
"Unutkanlıklara sebep olur"
Koronavirüs geçirmiş olan kalp hastalarında unutkanlıklar yaşandığını ifade eden Doç. Dr. Altıntaş, "Bunun haricinde beynin içerisinde, beyni etkileyerek unutkanlıklara sebep olur. Unutkanlıklara sebep olmasının iki nedeni var. Beyinde unutkanlık yapıyor. Bir tanesi, hani diyoruz ya bu virüs stokin fırtınası yapıyor. İşte beynin içerisine geldiği zaman virüs, virüsle beraber stokin dediğimiz yani vücudun iltihabı savunan hücreleri geliyor ve beynin içerisinde de bir iltihap meydana geldiği için bu sefer insanlarda unutkanlıklar meydana geliyor. Bu birinci sebep. İkinci sebep ise dedik ki; "virüs kan pıhtılaşmasına sebep oluyor." İşte beyin damarlarının uç noktalarında bizim tomografide görmediğimiz küçük, küçük hücrelerde ölümlere sebep oluyor. Beyin hücrelerinin ölümlerine sebep olduğu için unutkanlıklara sebep oluyor" dedi.
"Saç dökülmesi yapıyor"
Doç. Dr. Nejat Altıntaş, Fransa'da virüs geçiren insanlarda unutkanlığın neden kaynaklandığının araştırıldığını belirterek, "Bunun sebebi olarak da bir beynin içerisindeki iltihap, iki beyin hücre damarlarındaki ufak tıkanma. Ve bunun adına da literatürde "beyin sisi" demişler. Beyin sisinden dolayı da insanlar iki şey yapıyor. Bir konuşacağı konuyu unutmaya başlıyorlar, ikincisi de konsantrasyon kayıpları yaşıyorlar. Birincisi kalbi tutabiliyor, bunun için MR çekmek lazım. Beyni tutabiliyor, beyin sisine sebep oluyor. Beyin sisi de yaklaşık 6 ay içerisinde kendi geçiyor. Bir de özellikle tiroid bezini tutabiliyor. Tiroid bezini tuttuğu zaman da tiroidin çalışmasını bozabiliyor. Hipotiroidiye ve hipertiroidiye sebep oluyor. Bu bez aşırı çalıştığı zaman insanlarda çarpıntılar, sinirlilikler olabiliyor. Az çalışmasından dolayı da güçsüzlükler, halsizlikler olabiliyor. Bunun haricinde 6 ay sonrasında bile saç dökülmesi yapıyor. Çok enteresan bir saç dökülmesi var burada, benim de kendi deneyimlediğim, hastalarımda gördüğüm. Özellikle alın bölgelerinde değil, tepe bölgesinde saç dökülmesi yapıyor. Yani bir koronalı insan görüyorsanız özellikle tepe bölgesinde açılma varsa, bunun sebebi koronavirüse bağlı olarak meydana geliyor. Bir de herkesin bildiği bir şey var, koku almayı bozabiliyor. Koku alma da yaklaşık 6 ay içerisinde genel olarak dönüyor ama yüzde 7 yüzde 8 insanda 6'ncı ayda hala devam edebiliyor" diye konuştu.
"Üzüm çekirdeği tüketin"
Özellikle bu hastaların uyku düzenine çok dikkat etmeleri gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Altıntaş, "Özellikle beyin sisinde ne yapmak lazım? Beyin sisinde şunu yapabilirler, antioksidan maddeleri bol miktarda tüketebilirler. Vücutta beyin içerisinde iltihap oluşuyor. Dolayısıyla iltihabı giderecek maddeler kullanabilirler. Bunların içerisinde özellikle benim hastalarıma tavsiye ettiğim üzüm çekirdeğini tüketebilirler. Üzümün kendisini değil üzüm çekirdeğini bizzat yiyerek beynin içerisindeki hücreleri koruyabilirler. Bunun haricinde yine bol miktarda C vitamini tüketebilirler. Çünkü bunların da antioksidan etkileri vardır. Bunun haricinde zerdeçal tüketebilirler. Zerdeçalın antioksidan etkisi vardır. Antioksidan dediğimiz özellikle kırmızı meyvelerde çiçek, ahududu gibi meyvelerin içerisinde bol miktarda var" dedi.
DHA
Yorum Yazın