Lisenin maskotu 'Namık'
İzmir'in Konak ilçesinde bulunan Namık Kemal Lisesi, öğrencilerine hayvan sevgisini aşılamak için okul bahçesinin bir bölümünü kedi, köpek ve tavuklara ayırdı. Öğrenciler, ders aralarında hayvanları besliyor, onlarla zaman geçirip keyifli anlar yaşıyor. Okulun maskotu ise 'Namık' isimli papağan. Namık için Okul Müdürü Mustafa Dişbudak'ın odasında ağaç dallarından doğal bir ortam oluşturuldu. Sevimli papağan, öğrenci ve idareciler tarafından elle besleniyor.
- Ege Postası
- 01.10.2019 - 14:34
Konak'ta bulunan Namık Kemal Lisesi yönetimi, öğrencilere hayvan sevgisini aşılamak için oldukça ilginç bir uygulamayı hayata geçirdi. Okulda beslenen kedi, köpek, tavuklar için bahçenin bir bölümünde düzenleme yapıldı, kafesler oluşturuldu. Yine okul koridoruna da akvaryumlar konuldu. Doğal yaşam alanını andıran okulun en çok sevilen hayvanı ise 'Namık' isimli papağan. Namık için Okul Müdürü Mustafa Dişbudak'ın odasında ağaç dallarından oluşan özel bir alan yaratıldı. Okulun maskotu haline dönüşen papağan, öğrenciler ve idareciler tarafından elle besleniyor. Öğrenciler, kedilere ve köpeklere kuru mama verirken, Namık'ı ise elma, ceviz, çiğdem gibi gıdalarla besliyor. Okul Müdürü Mustafa Dişbudak, daha önce okulda zaten kedi ve köpeklerin olduğunu, ilk bakılan 'Black' adlı köpek öldükten sonra okul bahçesine gömüldüğünü, yine 21 yıl boyunca okulda bakılan Pamuk'un da kedi sevgisini okula aşıladığını söyledi. Bugün bu sevginin 5 kedi, 3 köpek, 3 Tokat tavuğu ve 1 papağanla büyüyerek devam ettiğini belirten Mustafa Dişbudak, "Ben geldikten sonra 'Okulun bahçesi geniş, bir köpek sahiplenelim' dedim. Çok fazla dışarda gezen hayvan var. Bir çoban köpeği aldık, okula getirdik. Okul için bu kadar olumlu olacağını düşünmemiştim. Öğrencilerimiz çok güzel sahiplendi. Köpeğe 'Bozok' ismi konuldu. Bozok eski sahibinin evine gitmek isterken iki büyük trafik kazası geçirdi. Bel kemiği kırıldı. Öğrencilerimiz, Bozok'un tedavisi için çok yoğun mesai harcadılar, birebir ilgilendiler. Şimdi durumu çok iyi" dedi.
'ÖĞRENCİLERİN HAYATA BAKIŞI DEĞİŞTİ'
Okulun en sevilen canlılarından olan Namık'ı da geçen yıl sosyal medyaya gördüğünü ve sahiplendiğini anlatan Dişbudak, "Afrika papağanları strese girdikleri zaman tüylerini döküyorlar. Bunun da bütün tüyleri dökülmüştü. Aldık ve burada bakmaya başladık. Namık okulun maskotu oldu" diye konuştu. Bu uygulama ile lisenin hayvan sevgisi ile anılır hale geldiğini kaydeden Okul Müdürü Mustafa Dişbudak, bu durumun kendilerini mutlu ettiğini, bir çok öğrencinin hayvanlar sayesinde hayata bakışlarının değiştiğini söyledi. Dişbudak, "Öğrencilerden bazıları aileleri ile birlikte hafta sonları buraya hayvanları beslemeye geliyor. O nedenle okulumuzu cumartesi ve pazar günleri de açık tutuyoruz. Benim odam da hep açık, öğrenciler gelir Namık'a bakar, besler, sever. Hep birlikte çok güzel bir aile olduk" dedi.
OKUL MÜDÜRÜ DİŞBUDAK'TAN UYARI
Ancak okulda hayvan beslemenin zaman zaman dezavantaja dönüştüğünü savunan Mustafa Dişbudak, şunları söyledi:
"Birçok hayvan sever, kuruma ulaşıyor ve mahallede sahipsiz köpek, kedileri okula bırakmak istediklerini söylüyor. Ancak biz, öğrencilerimiz çok sevdikleri ve beraber yaşamayı öğrenebilmeleri için böyle birşey yapıyoruz. Sıkıntımız şu, çok sayıda hayvan okula bırakılırsa, o zaman hayvanların sadece bakımları değil, tedavileri, aşıları, diğer bütün işleri ile ilgilenmek zorunda kalacağız. O zaman da asıl işimiz olan eğitim ve öğretimi, aksatmak durumunda kalacağız. Namık Kemal Lisesi mevcut hayvanları ve öğrencileri ile birlikte çok güzel bir aile. Bu ailenin sayısı artmamalı. Artarsa da içeri de artmalı. Diğer türlü biz İzmir içerisindeki tüm hayvanlara ev sahipliği yapamayız. Mümkün değil. Hayvanlar canlı. Bunlar 2- 3 ay alınıp misafir edildikten sonra çoluğumuzun, çocuğumuzun heveslerini aldıktan sonra sokağa bırakılacak canlılar değil. Biz evladımızı sokağa bırakabiliyor muyu? Mümkün değil, böyle bakmak lazım. Hayvanları yeri kesinlikle sokaklar olmamalı. Hayvanlarımız sayesinde Namık Kemal Lisesi yaşayan bir okul oldu. Hayvan severler bizim okulumuzu bir barınak olarak lütfen görmesinler."
ÖĞRENCİLER ÇOK MUTLU
9'uncu sınıf öğrencisi Asel Öksüz (14), bahçede hayvanlara baktıklarını, bunun kendisini çok mutlu ettiğini belirterek, "Bir an önce teneffüs olsun da onları sevelim diye can atıyoruz. Her gün onları beslemek bize büyük bir keyif veriyor. Biz çok mutlu oluyoruz. Hayvanları sevmeyenler bile okulumuza geldikten sonra hayvanları seviyor" dedi.
10'uncu sınıf öğrencisi Cansu Atalar (15) da "Hayvanları çok seviyorum. Okula geldiğimde bu kadar hayvan sevgisinin olduğunu görünce mutlu oldum" diye konuştu.
12'nci sınıf öğrencisi Alperen Ayhan ise "Ben 12'nci sınıf öğrencisiyim ve hayvanların etrafımızda olması beni moral ve motivasyon olarak etkiliyor. Dokunduğunuz canlının kalp atışını duyuyorsunuz ve bu sizi huzura kavuşturuyor. Açıkçası bu çok güzel bir şey" derken, İlayda Bel (17) isimli öğrenci de can dostlar sayesinde hayvan sevgisini öğrendiklerini kaydetti. (DHA)
Yorum Yazın