MHP’li Kalyoncu’dan Başkan Soyer’e: 'Evden çıkmayın' demek acizliktir
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu, İzmir’de meydana gelen yağış felaketi üzerinden isim vermeden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i hedef aldı. Sel ve yağışlar konusunda uyarılarının dikakte alınmadığını ifade eden Kalyoncu, felaketlere karşı acil çözümlerin üretilmesi gerektiğinin altını çizdi ve “Şehirde aşırı yağışları bertaraf edecek altyapı yapılmalı, yağan yağmur suyu da depolanmalıdır. Evinizden çıkmayın demek felakete karşı önlem almak değil acizliktir” dedi. Öte yandan Kalyoncu, olası bir felaketin önüne geçilebilmesi için alınması gereken önlemleri 12 maddede sıraladı.
- Ege Postası
- 02.02.2021 - 16:26
EGEPOSTASI- İzmir, dün gece saatlerinden itibaren sağanak yağışın etkisi altına girdi. Gece başlayan ve gün içerisinde de devam eden eden yağış, İzmir’de günlük hayatı felç etti.
Birçok işyeri ve evi su basarken toplu ulaşım seferlerinde aksamalar meydana geldi. Merkez dahil olmak üzere birçok ilçede ise su taşkınları ve sel meydana geldi.
Bir yılda yağan yağmurun yüzde 18’i bir gecede yağarken metrekareye 126 kilogram su düştüğü bilgisini paylaşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, olumsuzluk yaşanmaması ve çalışmaların aksamaması için vatandaşlara evde kalın çağrısında bulunmuştu.
Yağış nedeniyle yaşanan felakete ise İzmir siyasetini muhalefeti Cumhur İttifakı’ndan eleştiriler art arda gelmişti. AK Parti İzmir milletvekilleri yaşanan felaketin nedeni altyapı yetersizliğine bağlamışlardı.
“VATANDAŞLARIMIZA BU ZÜLÜM YAŞATILMAMALI”
Başkan soyer’e bir eleştiri de MHP İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu’dan geldi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından ciddiye alınmadığını ve önlemler alınmadıkça yanı manzaralarla karşılaşılacağını söyleyen Kalyoncu şunları söyledi; “İzmir felaketlerle anılır duruma geldi, İzmirimize geçmiş olsun. Önlem alındığı müddetçe felaketler en az hasarla atlatılır. Fakat uzun zamandır sel konusunda uyarılarımıza rağmen yine aynı görüntülerle karşı karşıya kalıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi artık bu konuya çözüm geliştirmeli. Yağış rejimindeki değişimler bu selleri oluşturabilecek kapasitede olabileceği bilim insanları ve meteoroloji tarafından sürekli ifade ediliyor. Vatandaşlarımıza bu zülüm yaşatılmamalı. Felaket oldu diyerek olay geçiştirilmemeli alınan önlemler alınacak önlemler anlatılmalıdır. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öncelikli işi felaketlere karşı önlem almak ve vatandaşlarımızın zarar görmesini önlemek olmalı. Şehirde aşırı yağışları bertaraf edecek altyapı yapılmalı, yağan yağmur suyu da depolanmalıdır. Evinizden çıkmayın demek felakete karşı önlem almak değil acizliktir.”
KALYONCU'DAN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Prof. Dr. Hasan Kalyoncu, sosyal medyadan ikinci bir açıklama daha yaparak, "Maalesef İzmir'i yine sel aldı. Konu halk için afettir ancak görevli kurumlar açısından önlem alınması gereken risktir. Sorumluluk sahipleri afet veya felaket sözlerine sığınamaz.
Kentsel alanlarda aşırı yağışın bir afete dönüşmemesi için alınması gereken acil önlemleri başta belediyeler olmak üzere sorumluların dikkatine sunuyorum. Bu önerileri ve uyarıları yaklaşık iki yıldır mecliste de, medyada da defalarca gündeme gündeme getirdik.
Bunlar acilen hayata geçirilmeli ve kalıcı çözüm için aklıselim ve uzmanlık bir araya getirilmelidir. Halk doğal afetlere karşı biçare ve yalnız bırakılmamalıdır." dedi.
Kalyoncu, olası bir felaketin önüne geçilebilmesi için alınması gereken önlemleri ise şu şekilde sıraladı;
1- Kuru dere yataklarından geçen yollarda köprüler yapılmalı ve kuru dere yataklarının getireceği sel hesaplanarak çevresinde önlem alınmalı,
2- Kapatılan dere yatakları tekrar planlanmalıdır,
3- Yağış rejiminin değişmesi nedeniyle bir ayda yağan yağmur bir saatte yağabilmektedir.Dere yatakları ve çevresi bu duruma göre yeniden planlanmalıdır,
4- Altgeçit, menfez, toplu ulaşım alanları vb. alanların drenaj sistemlerinin en kötü senaryoya göre planlanması gerekmektedir,
5- Yağmur suyu toplama sistemlerinin kanalizasyondan tamamen ayrılması ve bu hatların yağış rejiminin değişimine paralel planlanması, depolanabilen kısmının depolandıktan sonra şehre zarar vermeden alıcı ortama aktarılması gereklidir,
6- Su taşkınlarını önlemek, şehri muhtemel afetlerden korumak için sel kapanları gibi mühendislik uygulamaları yapılmalıdır.
7- Yapılan planlamalara iklim değişikliği katsayısı hesaplanarak mutlaka eklenmeli ve imar planları bu hesaplamalara göre düzenlenmelidir.
8- Dere yataklarının çevresindeki yerleşim gözden geçirilmeli ve riskli alanlar tahliye edilmelidir.
9- Şehirlerde yağmur sularının biriktiği alanlar belirlenerek drenaj sistemleri ile bu birikim tahliye edilmelidir.
10- Dere yataklarına hafriyat ve benzeri malzemelerin atılması engellenmelidir,
11- Şehir merkezlerinde kapalı kanallar yerine açık kanal sisteminin tercihen ıslah edilmiş doğal dere yataklarında planlanarak uygulanmalıdır,
12-Cadde, yol ve köprülerde suyun birikmesini engelleyecek drenaj sistemlerinin oluşturulması gereklidir."
Yorum Yazın