MHP’li vekil Osmanağaoğlu’ndan çarpıcı değerlendirmeler
MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu MHP İzmir İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında gündeme ve seçim sürecine dair değerlendirmelerde bulundu. Osmanağaoğlu, neden Cumhur İttifakı ve neden bekaa sorularına açıklık getirerek, CHP’nin İzmir’de ağır bir yenilgiye uğrayacağını savundu. MHP’li vekil Osmanağaoğlu’ndan çarpıcı değerlendirmeler
- Ege Postası
- 08.03.2019 - 12:25
HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI- Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, 31 Mart seçimlerinde İzmir’in temiz bir başlangıç yapacağını, İzmir Büyükşehir Belediyesi seçimi alelade bir seçim olmadığını, doğrudan bekaa sorunuyla alakalı olduğunu vurgulayarak, 31 Mart’ın İzmir için yeniden doğuş günü olacağını söyledi.
31 MART İZMİR İÇİN YENİDEN DOĞUŞ GÜNÜDÜR
MHP İzmir İl Başkanlığı’nda beraberinde MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin olduğu halde gündeme dair değerlendirmelerde bulunduğu basın toplantısında konuşan MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, “İzmirli bir şeye mahkum olmayı, esareti, prangayı asla kabul etmez! İzmirli kendisine takılan prangayı er geç kıracak, bunu şehrine reva görenlerden de hesap soracaktır. İzmirlinin artık “asfalyaları atmış”, şehrini zehirleyenlere karşı vuracağı tokat yaklaşmıştır. Zaman bu zaman, gün bugündür. 31 Mart 2019; İzmir için yeniden doğuş günüdür” dedi.
CHP ZİHNİYETİ BU KEZ AĞIR BİR YENİLGİYE UĞRAYACAKTIR
“İzmir’e hizmetkâr değil, hükümdar olmaya alışmış CHP zihniyeti bu kez ağır bir yenilgiye uğrayacaktır. Çünkü bu şehrin sakinleri, denize akan lağımlardan, her an infilaka hazır bekleyen çöp dağlarından, kriz geçirten trafik keşmekeşinden bıkmış, usanmıştır” diyen MHP’li Milletvekili Osmanağaoğlu, “Üstelik bu yenilgi; sadece CHP’yi yanlış politik okumalarıyla kirleten kadronun mağlubiyeti olmayacaktır. 31 Mart seçimleri; PKK’nın siyasi şubesi, politik oyuncağı HDP ile kol kola yürüyen Zillet İttifakı’nın bütün ortakları için bozgun olacaktır” diye konuştu.
İZMİR’DE BİR ŞÖLEN COŞKUSUYLA MİTİNG GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ
Cumhur İttifakı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin 17 Mart’ta İzmir’de gerçekleştireceği ortak miting için hazırlıkların sürdüğünü belirten Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, İzmirlilere “17’sinde liderimiz İzmir’de olacak. Buluşmaya tüm halkımızı devam ediyoruz. Duyurularımıza başladık. İl başkanlığımız teşkilatlara duyuru yaparak İzmir’de bir şölen coşkusuyla bir miting gerçekleştirecek. Bütün dava arkadaşlarımızı bize gönül verenleri davet ediyoruz” çağrısında bulundu.
HEPİMİZ SEÇİMLERDEN SON DERECE YORULDUK, ERKEN SEÇİM GÜNDEMİMİZDE YOK
Yerel seçimlerin ardından Cumhur İttifakı aleyhine bir sonucun çıkması durumunda erken seçim olabileceği şeklindeki sözlerin gerçeği yansıtmadığını belirten Tamer Osmanağaoğlu, “Türkiye erken seçimlerden yorulmuş durumda. Seçim sürecini atlatır atlatmaz Türkiye’nin geleceği için çalışmalara başlayacağız. Erken seçim gündemimizde yok. Hepimiz seçimlerden son derece yorulduk” diye konuştu.
OSMANAĞAOĞLU, ‘İZMİR İÇİN REVA GÖRÜLEN ADAY’ DİYEREK TUNÇ SOYER’E YÜKLENDİ
Açıklamalarında CHP’ye İzmir adayı olarak gösterilen Tunç Soyer üzerinden de yüklenen MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, “Sosyal Demokrat olduğunu iddia edenler; demokrasi aşığı İzmir’e, 12 Eylülcü babasıyla gurur duyan Tunç Soyer’i layık görmüşlerdir” diyerek, şu eleştirileri yaptı:
“Bizim güzel İzmir’imiz için reva görülen aday da hepinizin malumu; ülkücü katili, hukuk katili, adalet katili, işkenceci Nurettin Soyer’in oğlu Tunç Soyer’dir. Faşist bir cuntanın oyuncağı olan babası, nasıl ülkücülerin bedenlerine kapanması imkânsız yaralar açtıysa; Tunç Soyer de babasının hukuk dışı uygulamalarını müdafaa ederek yüreklerde iyileşmesi mümkün olmayan yaralar açmıştır. Üstelik Tunç Soyer; Kemal Kılıçdaroğlu’nun PKK çizgisine el sallayan yeni CHP’sine çok uygun bir figürdür. Seferihisar ile kardeş belediye ilan ettiği Diyarbakır Sur Belediyesi’ne hendek süreçlerinde sahip çıkacak kadar; bölücü örgütle sıcak temaslarını sürdürmektedir. İzmir Büyükşehir Belediyesi seçimi alelade bir seçim değildir. İşte CHP’ye sızmış ve Mustafa Kemal’in partisini ele geçirmiş bölücü zihniyet yüzünden; 31 Mart 2019 seçimi doğrudan bekayla alakalıdır.”
MERAL-KEMAL İKİLİSİ VİTESİ TAMAMEN BOŞA ATIP DENGEYİ ŞAŞIRMIŞLARDIR
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Isparta mitinginde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Millet İttifakı’na oy veren 17 milyon vatandaşı terörist ilan ettiği şeklindeki açıklamalarını eleştiren MHP İzmir Milletvekili Osmanağaoğlu, “Cumhur İttifakı’na çamur atmaya, güneşi balçıkla sıvamaya azmeden Meral-Kemal ikilisi; seçim sürecinin ivmesi arttıkça vitesi tamamen boşa atıp dengeyi şaşırmışlardır. Bu ikili, hiçbir Cumhur İttifakı mensubunun asla söylemediği ifadeleri kullanarak, yalan atarak, iftira atarak millet aklıyla teşekkül etmiş Cumhur İttifakına zarar verebileceklerini düşünmektedir. Meral Akşener; dünkü Isparta-Gelendost mitinginde Millet İttifakı’na oy veren 17 milyon vatandaşın terörist ilan edildiğini söylemiştir. Hiç kimsenin böyle bir niyeti, böyle bir inancı, böyle bir beyanı yoktur! Meral Akşener’in söylediği bu ifadeler tamamen iftiradır. İP’e oy verenler arasında da, CHP’ye oy verenler arasında da bazı ideolojik kamplaşmaların, siyasi kavgaların neticesinde orada saf tutmuş olan insanlar vardır. Zillet İttifakı’na oy vermeyi düşünen seçmen arasında halis duygularla hareket eden milyonlarca insan vardır. Bunların hiçbirisine terörist demek kimsenin haddi de, hakkı da değildir! Terörist olan Zillet İttifakı’na oy veren sıradan vatandaş değildir. Terörist olan “Millet İttifakı” adı altında kurdukları yapıya PKK yandaşlarını dâhil edenlerdir” diye konuştu.
MİLLET İTTİFAKINA OY VERENLER TERÖRİST DEĞİL; TERÖRİST…
MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, karşı ittifaka oy verenleri terörist olarak görmediklerini vurguladığı bu açıklamasının ardından kime terörist dediklerini de tek tek anlattı:
“Teröristler; bu ülkenin çok ihtiyaç duyduğu sağlıklı bir muhalefet cephesi oluşturmak yerine milletin iradesini, muhalif oyları bölücü kafalara teslim edenlerdir. Terörist; kendisinin vaatlerine kanarak, sözlerine inanarak peşine düşen eski ülküdaşlarımızı Nurettin Soyer’in oğluna teslim edenlerdir. Terörist; Mustafa Kemal’in partisine oy vermek amacıyla CHP’yi seçen samimi Atatürkçüleri, PKK’lı adaylara mecbur bırakanlardır. Teröristlerin kimlerle beraber olduğu, kimlerin kimlerle seçime girdiği çok aşikardır. Kemal- Meral ikilisinin bunu inkar etme çabaları beyhudedir. Cumhur İttifakının kaybetmesi, Kandil’in kazanması, Pensilvanya’nın kazanması demektir. “Beka sorunu yok” diyerek millete masal anlatmaya çalışanların saklamaya çalıştığı hakikat budur.”
MHP MİLLETVEKİLİ OSMANAĞAOĞLU, ESKİ PARTİLİSİ YAŞAR OKUYAN’A DOLAP BEYGİRİ DEDİ VE SERT BİR DİLLE ELEŞTİRDİ
MHP İzmir Milletvekili Osmanağaoğlu, partilerinde de uzun yıllar siyaset yapan ancak CHP’ye geçen eski bakanlardan Yaşar Okuyan’ın yaptığı açıklamalara da özel bir bölüm ayırdı. Okuyan’ı ‘dolap beygiri’ şeklinde nitelendiren Milletvekili Osmanağaoğlu, şunları söyledi:
“Başrolleri Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu olan Zillet Kumpanyası’nın bir de figüranları vardır. Bunların bir tanesi ve en pespayesi de CHP yandaşı Halk TV ekranlarında arz-ı endam eden Yaşar Okuyan’dır. CHP’nin kucağından Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’ye saldırmaya çalışan bu müptezel karakter; “Ülkücüler yargılanırken sen neredeydin'” diye sormaktadır. Şimdi Yaşar Okuyan CHP kucağındaki sıcaklığın ona verdiği rehavetten bir an olsun sıyrılıp şu hususlara kafa yormalıdır: 564 ülkücü sanığın 220’sinin idamla yargılandığı 12 Eylül MHP ve Ülkücü Kuruluş iddianamesinin savcısı kimdi? 220 ülkücünün idamla yargılandığı ve 9 bozkurdumuzun darağacına çekilip şehit edildiği bu hukuk garabetinin altında kimin imzası vardı? Bu adamın yaptıklarıyla gurur duyan oğlu şu an hangi partiden İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayıdır ve babasının şerefli bir hukukçu olduğundan nasıl bahsetmektedi? Peki, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu işkenceci savcıyla alakalı söylediği “Hiçbir suçu yok… Başarılı bir hukukçu…” ifadeleri Yaşar Okuyan’a ne ifade etmektedi? Kendisi eski hatıralarına, ülkücü hareketin hafızasına sahip çıkmaya meraklıysa; ülkücü mahkûmların, şehitlerin, gazilerin ailelerinden bir an olsun alakasını esirgemeyen Sayın Devlet Bahçeli’ye değil, Nurettin Soyer’in oğlu Tunç Soyer’e tepki göstermelidir. Yaşar Okuyan da şeref, namus, haysiyet kavramlarının zerresi varsa; HALK TV ekranlarına bir sonraki çıkışında ülkücüleri idamla yargılayan Nurettin Soyer’i suçsuz diyerek aklayan Kemal Kılıçdaroğlu’na tepki göstermelidir. Ayrıca Yaşar Okuyan idamla yargılanmasını bu kadar önemsiyorsa; uğruna idamla yargılandığı partiye hizmet etmek yerine, siyasi kariyerini niçin daldan dala gezerek, kapı kapı dolaşarak geçirdiğini de izah etmelidir. Ülkücülük bir dönem hasbelkader insanın başından geçen askerlik hikâyesi değildir. Ülkücülük ömürlük bir duruş, mezara kadar süren bir duruştur, tavırdır! Bunun farkına varması gereken Yaşar Okuyan ülkücülükle alakalı konuşmayı bırakıp kendisine daha uygun işlerle uğraşmalıdır. Benim şahsi tavsiyem, Yaşar Okuyan kamuoyuna daha önceden verdiği sözü yerine getirmeli ve “MHP barajı geçtiği takdirde anırırım” vaadini hayata geçirmelidir. Anırması, konuşmasından çok da farklı olmayacak; en azından ahir ömründe tıynetine yakışır bir hareket yaparak tarihe geçecektir. Gezdiği 10 siyasi partide de gittiği yerin bir türlü yenisi olamayan, hala bu kutlu hareketin, Milliyetçi-Ülkücü Hareketin müsveddesi olmanın itibarını kullanan bu “dolap beygirinin” artık gittiği yerin yenisi olması kendisinin hayrına olacaktır.”
VEYSEL ŞAHİN: 20 İLÇE HEDEFLİYORUZ
MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, 31 Mart seçimlerinde en az 20 ilçeyi alacaklarına inandığını belirterek, “20 ilçe hedefliyoruz. Kınık, Kiraz, Çeşme buraların alayını alırız” dedi.
ŞAHİN: BU, MÜNFERİT BİR OLAYDIR
MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, Karşıyaka aday tanıtımı toplantısında bazı MHP’li meclis üyelerinin sahneye çıkmak istememesi ve araya AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın devreye girilmesiyle çözülen krizi nasıl değerlendirdiği sorusu sorulan MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, ortada büyütülecek bir durum olmadığını, münferit bir durum yaşandığını söyledi. Şahin, “Bu münferit bir olaydır. Konuşulacak yazılacak bir şey değildir. Gecede müdahale edilmiştir. İki arkadaşımızın tavrıdır. Ufak tefek kırgınlıktır. 4 milyonluk şehirde çalışma yapıyoruz. Münferit ufak bir olay olmuştur. Yazılacak bir önemi bile yoktur” dedi.
Yorum Yazın