Mansur Yavaş'tan Hüda Par çıkışı: İçlerine nasıl sindiriyorlar

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Eğer bölücülükten bahsediliyorsa, Hüda Par’ın programını okuyun… Onlarla birlikte seçime nasıl gidiyorlar, içlerine nasıl sindiriyorlar, önce onun cevabını versinler. Devletin milli güvenliği, milli güvenlik politikası, dış politikası; bunlar giderse bitermiş. Hayır… Hiç kimsenin endişesi olmasın. Artık korkutmaktan başka malzemeleri kalmadı. Allah nasip ederse 15 Mayıs’tan sonra, Ankara nasıl 31 Mart 2019’dan sonra yeni bir zihniyete ulaştıysa, Türkiye de ferahlayacak, rahatlayacak. Huzur ve bereketi göreceğiz” dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara’da; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte İstasyon Caddesi Alternatif Bulvarı ve Altyapı Projesi Açılışı ile Etimesgut-Sincan Projeleri Tanıtım Törenine katıldı. Yavaş, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“ÇÖP PROJELERE HARCAYACAK BİR KURUŞUMUZ YOK: Bugün burada; 20 yıllık beklentiyi, hasreti, ümidi vuslata bağlayan bir projenin resmi olarak açılması için biraya geldik. Bugün burada; 1,5 milyon hemşehrimizi ilgilendiren büyük bir çalışmayı tamamlamanın iç huzuru ile bir araya geldik… İstasyon Caddesi ve çevresinde sık sık kazalar oluyor; vefat ve yaralanma haberleri hepimizi üzüyordu… Cumhurbaşkanları, başbakanlar, belediye başkanları; yıllardır ‘seçilir seçilmez İstasyon Caddesi’ni yapacağız’ diyorlardı. Yapılamadığı gibi, her yağışta bölgede su baskınları yaşanıyordu. 2019 yılında göreve başladığımda yaşanan sel nedeniyle bir vatandaşımızı bu bölgelerde elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmişti. Hemen kolları sıvadık ve çalışmaya başladık. Bizim çöp projelere boşa harcayacak bir kuruş paramız yok. Ne bir dakika zamanımız ne de halkın sağlığı, canı dururken başka projelere harcayacak paramız yok.

30 YILDIR DEĞİŞTİRİLEMEYEN BİR ALTYAPI İLE 20 YILDIR ÇİLEYE DÖNEN BİR ÜST YAPI…: Kendi paramızı harcarken, nasıl titiz davranıyorsak sizlerden aldığımız bu parayı harcarken de aynı titizlikle harcamak zorundayız. 30 yıldır değiştirilemeyen bir altyapı ile 20 yıldır çileye dönen bir üst yapının baştan aşağı yenilenmesinin mutluluğunu yaşıyoruz…

TOPLAMDA 555 MİLYON LİRA MALİYETLE ÇÖZMÜŞ OLDUK: Eskiden mantık şöyleydi: Yerin altına yapılan yatırımı vatandaş görmüyor, neticede ne yaptınız diye soruyor. Ama altyapıya para ayırmazsanız, insanlar ölüyor… Sadece İstasyon Caddesi’nin altyapısı için 162 milyon lira para ödendi… 10 yıllardır çözüm bekleyen sorunu, Türk Kızılayı Caddesi ile birlikte toplamda 555 milyon lira maliyetle çözmüş olduk. Pandemi oldu, ekonomik kriz oldu, gelirlerimizi azaldı ama biz geldik ‘yapacağız’ dedik ve yaptık.

Başka yere para harcamazsanız, halkın gerçek ihtiyaçları için para harcarsanız, her yere de yetiyorsunuz. Pandemide gelirlerimiz azalması, zorlu ekonomik şartlar bir yanda deprem bölgesine yaptığımız çalışmalar varken buna rağmen yine de Ankara için çalışmaya devam edeceğiz, vatandaşımızın yanında olacağız kimsenin yatağa aç ve açıkta girmesi, hiçbir çocuğun üşümemesi, eğitimden mahrum kalmaması için de çalışmaya devam edeceğiz. Hem de Ankara’nın asli ihtiyaçlarını çok çalışarak tamamlayacağız. Gayri ciddi bir anlayıştan halktan yana bir anlayışa geçerseniz, parayı elalemin parası değil, milletin parası olarak görür ve harcarsanız önceliği de halkın sağlığına verirseniz ortaya böyle eserler çıkar.

KAZANMASAYDIK, MUHTEMELEN BU DEĞİŞİKLİĞİ YAPMAYACAKLARDI: Çayyolu metrosu ve diğer metrolar, eski belediye yönetimi tarafından; beceremedikleri için, başaramadıkları için Ulaştırma Bakanlığı’na devredildi. Bunlardan Çayyolu metrosu bitti. Protokolle belediyeye devrediliyor. Elde edilen gelirin yüzde 15’ini ödemek suretiyle… Fakat 8 Nisan’da biz görevi devralıyoruz, 28 Nisan’da bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, ‘bundan böyle, Ulaştırma Bakanlığınca yapılan metroların parası ilgili belediyelerden bütçe gelirinin yüzde 5’i olarak tahsil edilir’ diye değiştiriliyor. Yani normalde, dört yılda bizden belki de 100 milyon lira para çıkması gerekirken, şu ana kadar 1 milyar 750 milyon lira kesildi. Size hizmet etmekten alıkonduk. Sayın Cumhurbaşkanı diyor ki, ‘Maç oynanırken, kural değiştirilmez.’ Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni bizler kazanmasaydık, muhtemelen bu değişikliği yapmayacaklardı. Buna rağmen çalışıyoruz.

NİYE YAPILMIYOR?: Keçiören’den havaalanına kadar olan metro… Hep denir ki: Dünyada havaalanına metrosu olmayan tek başkent Ankara… 2019’da projesi bitirilmiş, yatırım programına alınmış Ulaştırma Bakanlığı’nca, yapılmıyor. Niye yapılmıyor? İstanbul Büyükşehir Belediyesi çok metro yapıyor diye, onlarla yarışacağız diye, İstanbul’un metrolarına ağırlık veriyor. Ben de yazı yazdım, Ulaştırma Bakanı’na… Ya yapacaksanız, yapın. Ya da devredin biz yapalım. Allah muhafaza onlar yaparlarsa, yine benden beş yılda almaya çalışacaklar. Ben hiç olmazsa Ankara halkının yararına olmak üzere, giderim yurt dışından kredisini bulurum. Ankara halkını en azından 15-20 yıl müddetle borçlandırırım…

BELEDİYE BAŞKANLARININ HEPSİNİN OYUNUN ARTTIĞINI GÖRÜYORUZ: 2019 yılında belediye, seçimlerinden önce Millet İttifakı olarak bir araya gelerek 11 büyükşehir belediyesinin kazanılması ve farklı bir yönetim anlayışının sergilenmesi için bizlere fırsat verdiniz. Bizzat işin içine girerek Millet İttifakı’nın gerçekleşmesinde büyük gayretler sarf ettiniz. Şimdi ise 6 parti bir araya geldiniz, Millet İttifakı olarak yola gidiyoruz. Ankara halkı başta olmak üzere 11 büyükşehir belediye başkanlığında yapılan bütün anketlerde belediye başkanlarının hepsinin oyunun arttığını görüyoruz. Seçilmeden evvel söylenenleri hatırlıyorsunuz. ‘Bunlar küçücük beldenin belediye başkanı beceremezler, belediyeye batırırlar.’ Bir diğeri dedi ki, ‘Daha ilk ay bile 50 milyon lire borçla başlayacak işçinin maaşını ödemeyecek’ Bir başkası, ‘Biz seçilemezsek Kudüs, Mekke elden gider’ dediler. Ne alaka Allah aşkına? Şimdi de aynılarını söyleyecekler.

Ankara’da su sayaçlarını PKK’lılar okuyacakmış, DHKP-C’liler evlere fatura götürecekmiş. Tüm Türkiye’ye ilan ediyorum. Vatansever Türk gençleri götürüyor o faturaları. Yine dediler ki, ‘sosyal yardımlar kesilecek.’ Bırakın sosyal yardımları kesmeyi, biz bunu sosyal yardım olarak değil, sosyal destek olarak görüyoruz… Bir elin verdiğini diğeri artık görmüyor. Hükümet söz vermişti değil mi, doğal gaz çoktu, Karadeniz gazı geliyordu. Yine bize nasip oldu. Destek alan ailelerin çocuklarını üşütmedik.

BELEDİYEYİ BATIRIR DEDİLER, 4,5 MİLYAR ONLARIN BORÇLARINI ÖDEDİK: Yine aynı teraneleri duyuyoruz. ‘Bu hükümet giderse, batarsınız, maaşları alamazsınız…’ vesaire.  Biz şeffaf olacağız. Yaptığımız işin maaliyetlerini herkese anlatacağız. Belediyeyi batırır dediler, 4,5 milyar onların borçlarını ödedik, şu anda kredibilitesi en yüksek belediye Ankara Büyükşehir Belediyesi. Paraları boşa harcamadık.

61 MİLYON SEÇMENİN OYUNA TALİBİZ: Onlar ne kadar karalarsa karalasın, artık dayanacak bir güçleri kalmadı. Sadece tutturmuşlar, PKK falan filan… Millet İttifakı olarak 61 milyon seçmenin oyuna talibiz. Şunun oyu, bunun oyu diye ayıracak vaktimiz yok… Herkesin derdi müşterek; işsizlik, açlık ve pahalılık, geçim sıkıntısı. O zaman hangi seçmeni, ‘sen Kürt seçmensin' 'sen şusun' diye ayıracağız. Tümünün oyuna talibiz.

KANDİL SÜREKLİ OLARAK ALTILI MASANIN İŞİNİ ZORA SOKACAK AÇIKLAMALAR YAPIYOR: Hem demokratik gelişimi sağlamak, hem yeni bir anlayış getirmek için ortaya çıkan altılı hükümet, tertemiz bir sayfa açmak istiyor. İşte bu tertemiz sayfayı zaman zaman bozmak isteyenler oluyor. Bunlardan bir tanesi Kandil. Kandil sürekli olarak altılı masanın işini zora sokacak açıklamalar yapıyor. Amacı kirletmeye çalışıyor. Net bir şekilde söylüyoruz: Kandil’i de başlarına yıkarız, Kandil’e de karşıyız. PKK’ya da karşıyız. Açık açık söylüyoruz. Bizleri onlarla korkutamazsınız, halkımızı da inandıramazsınız.

ONLARLA BİRLİKTE SEÇİME NASIL GİRİYORLAR?: Eğer bölücülükten bahsedilmek isteniyorsa… Bakın HDP ayrı seçime gidiyor. Bölücülükten bahsediliyorsa, Hüda Par’ın programını okuyun, onlarla birlikte seçime nasıl gidiyorlar, içlerine nasıl sindiriyorlar, önce onun cevabını versinler. Devletin milli güvenliği, milli güvenlik politikası, dış politikası bunlar giderse bitermiş. Hayır. İyi yapılan her şeyle gurur duyuyoruz. Türkiye’nin menfaatini ve haklarını her ortamda korumaya elbette devam edeceğiz. Bundan da hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bunun teminatlarından birisi Mansur Yavaş’tır. Bir diğeri, Sayın Genel Başkanımızdır. Diğer beş parti genel başkanıdır. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Artık korkutmaktan başka malzemeleri kalmadı. Allah nasip ederse 15 Mayıs’tan sonra, aynen Ankara nasıl 31 Mart 2019’dan sonra yeni bir zihniyete ulaştıysa, Türkiye de ferahlayacak, rahatlayacak. Huzur ve bereketi göreceğiz… Yarın akşam da Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda Ankara için yaptığımız, ancak 6 Şubat depremi nedeniyle ertelemek durumunda kaldığımız 300’e yakın projenin tanıtımını yapacağız.”