Neptün Soyer’den ‘Kooperatif’ mesajı: Eşitlikçi, adil, demokratik
İzmir Köy Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Neptün Soyer, İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi'nde; "Kooperatif, fertlerin tek tek altında kalkamayacakları işleri gerçekleştiren mükemmel bir dayanışma kuruluşudur…Kooperatifler; eşitlikçi, adil, demokratik yapılarıyla ortakları için güvenilirdirler. Bu eşitlik elbette toplumsal cinsiyet eşitliği için de geçerlidir. 1970’li yıllarda hazırlanan İzmir Köy Koop Birliği logosunda tarımda emek yoğun çalışan kadın ve erkek el eledir" dedi.
- Ege Postası
- 21.03.2023 - 13:32
- Güncelleme: 21.03.2023 - 14:35
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi, yedinci ve son gününde "Çoğunluğa ve Birliğe Davet" oturumuyla sürüyor.
Bugünkü oturumda konuşan İzmir Köy Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Neptün Soyer, kooperatifçilik, üretim ve tarımsal kalkınma üzerine sunum yaptı.
Neptün Soyer’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“KOOPERATİF, FERTLERİN TEK TEK ALTINDA KALKAMAYACAKLARI İŞLERİ GERÇEKLEŞTİREN MÜKEMMEL BİR DAYANIŞMA KURULUŞUDUR: Yüzyıl sonra gerçekten burada bizim de bir sözümüzün olması gerekçen bizi çok gururlandırdı. İnsan ihtiyaçlarını karşılık yardımlaşma yoluyla giderilmesini sağlamak, ortakların çıkarlarını korumak amacıyla oluşturulan ekonomik kuruluştur kooperatif. Kooperatif, fertlerin tek tek altında kalkamayacakları işleri gerçekleştiren mükemmel bir dayanışma kuruluşudur. Amacı nedir? Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün 1920’de başlatmış olduğu kooperatifçilik hareketi ile sekteye uğrayan bir dönemden sonra 1960’lı yıllarda müthiş bir atılım olmuş İzmir’de.
KANAATİM ODUR Kİ MUHAKKAK SURETLE BİRLEŞMEDE KUVVET VARDIR: Bu atılımın yaşayan başkanları da var bize yol gösteren. Kooperatifçiliğin amacını Bademli Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin kurucu başkanı Köy Koop’un kurucu başkanlarından ve Türkiye’ye o tohumları serpen Mustafa Beşer’in ağzından dinlemenizi istiyorum: ‘Kooperatifin amacı nedir, üreticileri birleştirip, birleşen üreticilerin ürettikleri ürünleri kaliteli yetiştirelim, kaliteli ürünleri piyasaya sürelim, değerli fiyatlarla alın terinin karşılığını alalım.’ Evet, birleşelim. Kanaatim odur ki muhakkak suretle birleşmede kuvvet vardır.
KOOPERATİFÇİLİĞİN İLK TOHUMLARI ATATÜRK TARAFINDAN ATILMIŞTIR: Kooperatifçiliğin kökleri Anadolu’da imece geleneğine uzansa da ilk tohumlar genç Cumhuriyet’in temelleriyle birlikte Mustafa Kemal Atatürk tarafından atılmıştır. 1920 yılında ülkenin birçok yeri işgal altındayken Atatürk o tarihte ülkeyi savaşla kurtaracağından ve sonra da yeni bir devlet olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni kuracağından o kadar emindir ki yeni bir devleti kurmak için Kurtuluş Savaşı’na başlamadan önce ekonomi mücadelesine başlamayı gerekli görmüş ve bu ekonomi mücadelesinde en önemli unsurlardan biri olarak gördüğü kooperatifçiliği geliştirmek için gerekli olan Kooperatif Şirketler Yasa Tasarısı’nı bizzat hazırlayarak Meclis’e sunmuştur.
ASKERİ MÜCADELEDEN ÖNCE EKONOMİK MÜCADELEYE BAŞLAMANIN ÖNEMLİ BİR ADIMINI ATMAK İSTEMİŞTİR: 1923 yılında İktisat Kongresi açılış konuşmasında söyleyeceği gibi Atatürk, ekonomik mücadeleye askeri mücadele kadar hatta ondan çok daha fazla önem vermiştir. İşte bu tasarı ile askeri mücadeleden önce ekonomik mücadeleye başlamanın önemli bir adımını atmak istemiştir. Yine yaşayan başkanlarımızdan Köy Koop’un bu sefer bilimsel olarak yol göstericisi olan ve Atatürk ve Kooperatifçilik kitabıyla kooperatifçiliğe nasıl yaklaştığını Prof. Dr. Ziya Gökalp Mülayim’den öğrendik biz: ‘Cumhuriyet kurulmadan önce Atatürk’ün kooperatifçilik hareketi ile başladığını görüyoruz. Daha Meclis açılır açılmaz 1920’de Atatürk Meclis’e sevk edilen ilk kanunlardan birini hazırlıyor. Düşünün. Daha Kurtuluş Savaşı yapılmamış, Türkiye Cumhuriyeti kurulmamış. Atatürk yaptığı devrimleri bizzat uygulayan insandır. Kooperatifçiliği de hem düşünce anlamında yapıyor hem de uyguluyor. Mersin’de çiftliği vardır, orada 30 köylüyle aynı dilekçenin altına imza atıyor. Bir numara Atatürk’tür. Aynı zaman bir kooperatif kurucusudur. Atatürk hem bir tüketim kooperatifi kurucusudur Ankara’da hem de tarım kooperatifi. Dünyada eşi yoktur hem kurucusu hem de ortağı olan bir devlet başkanı.’ Evet, böyle bir dünya lideri yoktur.
KOOPERATİFLER; EŞİTLİKÇİ, ADİL, DEMOKRATİK YAPILARIYLA ORTAKLARI İÇİN GÜVENİLİRDİRLER: Kooperatifler; eşitlikçi, adil, demokratik yapılarıyla ortakları için güvenilirdirler. Bu eşitlik elbette toplumsal cinsiyet eşitliği için de geçerlidir. 1970’li yıllarda hazırlanan İzmir Köy Koop Birliği logosunda tarımda emek yoğun çalışan kadın ve erkek el eledir. Kadınların kooperatiflerde yönetimde bulunmaları ve sözlerinin olması maalesef hala konuşmamız gereken, ne kadar önemli olduğu yeteri kadar anlaşılmamış bir konudur. Ülkemizin öncü kenti İzmir, burada da farkını ortaya koymaktadır. Sosyal, ekonomik, kültürel her alanda kadınlar diğer illerimize göre daha çok var olabilmektedirler.
BİNLERCE ORTAĞIMIZLA İZMİR TARIMINI, EKOLOJİYLE HARMANLAYARAK KÖY KOOP ÇATISI ALTINDA SÜRDÜRÜYORUZ: Kooperatifleşmeden küçük üreticinin verimli tarım yapması, emeklerinin karşılığını alması mümkün değil. Dünyada süt sağımının yüzde 70’ini küçük örgütlü üretici sağlamaktadır. Gelişmiş ülkelerin tamamı tarımın ihracatı da dahil olmak üzere tarım kooperatiflerinin elindedir. Yatay örgütlenmede küçük üretici kooperatif çatısında, dikey örgütlenmede kooperatifler birliklerle bir araya gelerek güçlenirler. İzmir Köy Koop Birliği bugün İzmir’in tüm havzalarında, köylerde, köylülerin kendi inisiyatifleriyle bir araya gelerek ürünlerini daha iyi üretim pazarlamak için hala çalışıyor. 116 birim kooperatifimiz ve binlerce ortağımızla İzmir tarımını, ekolojiyle harmanlayarak Köy Koop çatısı altında sürdürüyoruz.
BİZ KOOPERATİFLERDE BİRBİRİMİZE ORTAK DERİZ: Temelleri yüzyıl önce atılan köy kooperatifleri sayesinde İzmir’de köylümüz emeğinin karşılığını alarak üretiyor, bereketli topraklarımız atalık tohumlarla buluşuyor, sofralarımıza iyi, adil, temiz gıdayı sunmak için çalışıyoruz. 1923’te İzmir’de İktisat Kongresi’nde işaret edilen kooperatifçilik 2000’li yıllarda hala varlığını, birlik, beraberlik ve dayanışma ruhuyla sürdürmekte. Biz kooperatiflerde birbirimize ortak deriz. Üye, katılımcı olmayız, ortağızdır. Bugünkü başlığımız ‘Çokluğa ve Birliğe Davet.’”
Neptün Soyer, konuşmasının sonunda sahneye davet ettiği kooperatif ortaklarıyla birlikte katılımcıları selamladı.
Yorum Yazın