Oğlunu kazada kaybetti yetmedi, 27 bin TL borçlu çıktı

İZMİR - Kaza, 5 Mayıs 2010 tarihinde, Çeşme İlçesi Alaçatı Beldesi'nin Hurmalı mevkisinde meydana geldi. Hayvan çiftliği sahibi 24 yaşındaki Mehmet Saklı, yeni aldığı 35 ZZ 565 plakalı motosikletine, yanında çalışan Tahsin Avcı’yı da alarak iş dönüşü yola çıktı. Aynı ayın sonunda ailesiyle kız istemeyi planlayan Saklı’nın kullandığı motosiklet, seyir halindeyken, karşı yönden gelen İbrahim Kınık’ın kullandığı 35 HUK 10 plakalı kamyonla çarpıştı. Kazada ağır yaralanan Saklı ile Avcı, hemen ambulansla Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’ne sevkedildi. Saklı, yolda yaşamını yitirirken, Avcı, tedavisinin ardından taburcu edildi.



Kazanın ardından jandarmanın başlattığı soruşturma sonucu tutuklanan, daha sonra da tahliye edilen kamyon şoförü Kınık hakkında, 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Yargılama sürerken, ilk bilirkişi raporunda Mehmet Saklı yüzde 25, kamyon şoförü Kınık ise yüzde 75 kusurlu bulundu. İtiraz üzerine Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan gelen raporda, genç yaşta yaşamını yitiren Saklı’nın kazada yüzde 100 kusurlu olduğu saptandı. Mahkeme heyeti de, raporlar doğrultusunda, Kınık’ın beraatine karar verdi. Karara itiraz edip Yargıtay’a temyiz başvurusu yapan motosiklet sürücüsü Saklı’nın, kamyonetiyle yük taşımacılığı yapan babası Hüseyin Saklı meraklı bekleyişini sürdürürken; kazayla ilgili alacaklarının tahsilini isteyenler olduğunu öğrenince şoke oldu. Ölen Saklı’nın babası Hüseyin Saklı’dan, sigorta şirketi yaralı Avcı’nın hastane masrafları olarak 21 bin, kamyonun bağlı olduğu firma da hasarın giderilmesi için 6 bin TL talep etti.

“BENİM ZATEN CİĞERİM YANMIŞ”

İki oğlundan birini kaybetmenin verdiği acıyla gözyaşlarını tutamayan, borçlu çıktığını öğrenince neye uğradığını şaşıran Hüseyin Saklı, “Oğlum motosikletini yeni almıştı ve sigortası da yoktu. Bu sürede başına kaza geldi ve gencecik yaşta yaşamını kaybetti. Onun acısını dindirmeye çalışırken, şimdi de borçlu olduğum ortaya çıktı. Ne bir geçmiş olsuna geldiler, ne de başsağlığı dilediler. Bir şekilde adaleti yanıltıp davayı aleyhimize sonuçlandırdılar. Şimdi de 27 bin TL istiyorlar. Bu nasıl adalet, bu nasıl insanlı? Neye üzüleceğimi şaşırdım. Yargıtay’ın kararı bozmasını bekliyorum. Yoksa evime, bir de bütün bunlar yetmezmiş gibi haciz gelecek. Oğlum hayattayken, insanlardan daha çok her zaman hayvanları severdi. Şimdi bakıyordum da böyle insanlar olduğu için o çok haklıymış” diyerek üzüntüsünü dile getirdi.(DHA)