Oğuz sonrası süreç nasıl işleyecek'

EGEPOSTASI- Urla Belediye Başkanı CHP'li İbrahim Burak Oğuz’un tutuklanması Türkiye kamuoyunda ve CHP Genel Merkezi'nde de geniş yankı uyandırmış ve kararın ardından gözler belediye meclisine çevrildi. Oğuz’un başkanlığı da tutuklama nedeniyle düşerken yerine geçecek kişinin kim olacağı tartışmaları beraberinde getirdi. Yakın tarihte Çeşme Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç tutuklanmış ve beraat ettikten sonra görevinin başına geri gelmişti.

OĞUZ SONRASI NASIL BİR SÜREÇ İŞLEYECEK

Urla Belediye Başkanı CHP'li İbrahim Burak Oğuz, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) üst düzey yöneticileri ile telefonda irtibat kurduğu gerekçesiyle tutuklanmasının ardından gözler Urla Belediyesi’nde başkanlık görevini kimin sürdüreceğinde…

HDP’li belediye başkanlarının “Terör suçu” ile görevden alınmasının ardından İçişleri Bakanlığı kayyum ataması gerçekleştiriyor. Bakanlığın Oğuz'un tutuklanmasının ardından nasıl bir karar vereceği merakla beklenirken, belediye kanununa göre normal prosedür başkanın ölmesi, istifa etmesi ya da tutuklanması durumunda yerine meclis içinden bir seçim yapılıyor. Meclis Birinci Başkanvekili liderliğinde mülki amir tarafından toplantıya çağrılan meclis üyeleri kendi aralarından yeni başkan seçiyor.

ALAÇATI’DA BENZER OLAY YAŞANMIŞTI

Çok yakın tarihte Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç döneminde belediyeye operasyon yapılmış ve Başkan Dalgıç tutuklanmıştı. Tutuklanmasının ardından meclisten meclis üyesi Teoman İmerek Başkanvekili seçilerek başkanlık görevini yerine getirmiş ve Dalgıç beraat ettikten sonra görevinin başına geçmişti.

BAŞKAN DALGIÇ NEDEN YARGILANMIŞTI

O dönem özel yetkili cumhuriyet savcısı Mehmet Sait Demiröz, Dalgıç'ın da aralarında bulunduğu toplam 36 sanık hakkında dava açmış, Dalgıç'ın 'tehdit, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, ihaleye fesat karıştırmak, görevi kötüye kullanmak, mala zarar vermek ve kıyı kanununa muhalefet etmek' suçlarından ve bazı suçları birden fazla işlediği iddia edilerek, toplam 185 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istemişti.