Dolar 34,6502
%0.02
Euro 36,4682
%0.24
Altın 2.946,430
%0.51
Bist-100 9.666,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Öztunç İzmir’den Savcı Sayan’a yüklendi

Öztunç İzmir’den Savcı Sayan’a yüklendi

Yenigün TV’ye konuk olan RTÜK Üyesi Ali Öztunç, Mirgün Cabas ile Savcı Sayan arasındaki tartışmaya değinerek, “Savcı Sayan çok da ciddiye alınacak bir isim değil” dedi. Öztunç İzmir’den Savcı Sayan’a yüklendi

  • Ege Postası
  • 18.04.2015 - 13:02
İZMİR- 'Yenigün Özel' programının konuğu RTÜK Üyesi Ali Öztunç oldu. Türkiye'deki basın özgürlüğüne dikkat çeken Öztunç, "Türkiye'de medya özgürlüğünün son 10 yılda büyük darbe yediğini düşünüyorum. Son seçimlere baktığımız zaman AGİT heyeti geldi, gerekli incelemeleri yaptı. Avrupa Konseyi'nden parlamenterler geldiler, bizle de görüştüler. Maalesef Türkiye'de medya özgürlüğü sınıfta kalmış durumda. Pek çok Orta Asya ülkesi bile bizden daha özgür medyaya sahip durumda. Nedeni mevcut siyasi iktidarın baskıcı tutumudur. Türkiye'de medya özgürlüğü var demek, çok büyük hata olur. Bu noktada Avrupa Birliği'nden ciddi uyarılar var. Bu seçimde de heyet gelecek. Medya özgür mü değil m? TRT sadece bir partinin kanalı gibi davranıyor. AKP'nin reklamını yapıyor. CHP'ninkini yapmıyor. TRT her partiye eşit olmak zorunda” dedi.
 
  En son olaydan başlayalım, geçenlerde bir tv kanalında Mirgün Cabas ve Savcı Sayan arasında bir olay oldu. Bu konuyla ilgili RTÜK'e başvuru oldu mu'
 
Sayın Mirgün Cabas ile Savcı Sayan'ın arasında yaşanan tartışmaya ilişkin üst kurulumuzda uzmanlar tarafından hazırlanan bir dosya mevcut idi. Bu hafta görüştük biz üst kurulda. Uzmanlarımız Mirgün Cabas'ın yayında tarafsız olmadığını belirterek cezalandırılmasını talep etmişti. Ancak biz RTÜK olarak yaptığımız toplantıda 4'e 3 kaldık. AKP'den 3 arkadaşımız ceza verilsin istedi. Biz de 4 kişi ceza verilmesin istedik. Dosya YSK'ya teslim edildi. YSK'da şu anda. Bu dönemde yayıncıların çok dikkatli olması gerekiyor. Yayına aldıkları isimler her an televizyonları yakabilecekleri gerçek. Savcı Sayan'ı tanırım. Kendisiyle polemiğe girmek istemem. CHP kurultaylarının flaş isimlerinden birisiydi. Yaptığı konuşmalarda AKP'nin başbakanı olan şimdiki Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı çok sıkı eleştirirdi kendisi. Pek çok CHP'linin söyleyemeyeceği lafları ederdi. Son süreçte bir dönüşüm yaşadı Savcı Sayan. Kendisi gitti, AKP'den İzmir milletvekili adayı oldu. Yani Savcı Sayan çok ciddiye alınacak bir isim değil. AKP İzmir'de onu aday göstererek İzmir'de umudunun olmadığını göstermiştir. Gerçekten İzmir'de umutları olsaydı, daha çok milletvekili çıkartmak isteselerdi, Savcı Sayan'ı aday yapmazlardı. Geçmişte Sayın Baykal'ın arkasında sol tabirler kullanan, şimdiyse AKP'de siyaset yapmaya çalışan birisidir. Sayın Kılıçdaroğlu'na ilişkin sözleri var. Utanıyorum, çok ayıp ediyor. Bir politikacıya yakışmayacak sözler sarf ediyor. Onu ekrana çıkarırken dikkat etsinler. Her an başları belaya girebilir. Pimi çekilmiş el bombası gibi Savcı Sayan. Ne zaman ne diyeceği belli olmuyor. Dün Tayyip Erdoğan'a vuruyordu, bugün onu övüyor. Yarın da çıkıp Erdoğan'ı eleştirebilir. Dün CHP'deydi, bugün AKP'de, yarın da MHP'ye gidebilir. Kendisini de çok iyi tanıyorum. Hep, DEHAP, HEP, HDP ilkelerinin olduğunu söyler. O yüzden kimse Savcı Sayan'ı savunmasın. Kimse onunla ilgili yayın yapmaya çalışmasın. Cidden başları belaya girer, bir dostane uyarı bu.
 
"BU DEVRAN BÖYLE GİTMEZ"
 
Bir RTÜK üyesi olarak şuan ki siyaseti nasıl buluyorsunuz'
 
Tabii ki çok kötü buluyorum. Bu örnek mesela. Eski parti genel başkanına ağza alınmayacak sözler kullanıyor. Sen kimsin kardeşim. Hangi hakla bunları söyleyebiliyorsun. Nasıl böyle bir şey söyleyebilirsin. Ve bu adam Türkiye'nin medeniyetinin başkentinden aday yapılıyor. İzmir insanının aklına, zekasına hakaret gibi geliyor bu. Seçim günü yaklaştıkça liderler daha da agresifleşecekler. Keşke böyle olmasa. Biraz daha demokrasinin gereğidir, rekabet, seçim, yarış ama biraz daha üslup düzenlemesi yapılması gerekiyor. Biz RTÜK olarak ekranların insanlara hakaret edilme aracı olmasına karşıyız. Bu yönde yapılan yayınlarda ceza verme taraftarıyız. 5 AKP üyemiz var bizim. 4 kişi de muhalefetteniz biz. 5 oyla maalesef bazı kanalların taraflı yaptığı yayınlar ceza almayabiliyor. Ancak bu devran hep böyle gitmeyecektir. Elbette değişecektir, değişmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Her TV kanalı her partiye mutlaka yer vermek zorunda. Yayıncı objektif yayın yapacak, asla taraf tutmayacak. Projelerine yorum yapmayacak. Yaptığı anda gereken neyse uygularız, YSK'ya o dosyayı yollarız. Artık karalama cezası vermiyoruz. Önce uyarı sonra program durdurma cezası veriyoruz. Bu seçim dönemleri için geçerli ama seçim dönemleri dışında para cezası veriliyor.
 
"MEDYA SON 10 YILDA BÜYÜK DARBE YEDİ"
 
Avrupa ülkeleriyle karşılaştırırsanız, medya özgürlüğü açısından, nerede görüyorsunuz'
 
Türkiye'de medya özgürlüğünün son 10 yılda büyük darbe yediğini düşünüyorum. Son seçimlere baktığımız zaman AGİT heyeti geldi, gerekli incelemeleri yaptı. Avrupa Konseyi'nden parlamenterler geldiler, bizle de görüştüler. Maalesef Türkiye'de medya özgürlüğü sınıfta kalmış durumda. Pek çok Orta Asya ülkesi bile bizden daha özgür medyaya sahip durumda. Nedeni mevcut siyasi iktidarın baskıcı tutumudur. Türkiye'de medya özgürlüğü var demek, çok büyük hata olur. Bu noktada Avrupa Birliği'nden ciddi uyarılar var. Bu seçimde de heyet gelecek. Medya özgür mü değil m? TRT sadece bir partinin kanalı gibi davranıyor. AKP'nin reklamını yapıyor. CHP'ninkini yapmıyor. TRT her partiye eşit olmak zorunda. Medya tarafsızlığı denince şu anlaşılmalı: Eğer İzmir'de bir siyasi partinin adayını yarım saat çıkarıyorsanız, bir başka partinin adayını da çıkartıp konuşturmak zorundasınız.
 
  
Şu anda baktığımızda 3 parti ve 4. partiden bahsediliyor, önümüzdeki seçimlerde TBMM'yi nasıl görüyorsunuz'
 

Biz bürokratız. Çok fazla siyasi değerlendirmelerde bulunmamız yanlış olur. Bir vatandaş olarak birkaç düşüncemi paylaşabilirim. Ben 4 partili bir meclis olacağını düşünüyorum. HDP'nin de barajı aşacağını düşünüyorum. Türkiye demokrasisi için de aşması gerektiğini düşünüyorum. Ucu ucuna da olsa HDP'nin barajı aşması Türkiye demokrasisini rahatlatır. Şuan ki iktidar partisinin tek başına iktidara gelemeyeceğini düşünüyorum. Herkesin dediği gibi bir koalisyon gündeme geliyor. Koalisyonun da Türkiye'yi rahatlatacağını düşünüyorum. Çok ciddi kutuplaşmalar yaşandı bu ülkede. Türkiye'nin daha güçlü bir ülke olması için bunların bitmesi gerekiyor. İnsanların birbirine düşmanlık gütmemesi gerekiyor. Siyasetin tepesindekilerin ‘ben yüzde 50'leri evde tutamıyorum’ dememesi gerekir. Barışı demokrasiyle sağlarız. Herkes özgürce oyunu kullanır ve çıkan tabloya herkes saygı duyar. Türkiye'nin yeni bir başlangıca ihtiyacı var. Bunun için de bütün toplumun sandığa gidip oy kullanması gerekiyor. Umarım yeni bir başlangıç olur ve toplumu rahatlatacak bir hükümete sahip oluruz. Ben ayrıca şunu da söylemek istiyorum: Keşke İzmir'in çok ciddi bir ulusal kanalı olabilse. İzmir'i daha çok Türkiye'ye gösterebilse. Gerçekten İzmir Türkiye'nin iftiharı. İzmir'in sahiplenilmesi lazım. İzmir’in bir muhalif duruşu vardır. Muhalif duruşundan kaynaklanıyor bu. Ama illaki İzmir kazanacaktır
 
Peki, koalisyon olursa kimler arasında olur'
 
Ben bu konuda bir şey söylersem çok doğru olmaz. Şu anda tek başına bir parti geleceğini düşünmüyorum. Ve Türkiye'yi rahatlatacak olanda koalisyondur. Tek başına iktidar dönemi çok yordu insanları. Belli bir kesim yaşadı, belli bir kesim hep dışlandı.
 
Sizce medya yayınları karşısında RTÜK bağımsızlığını koruyabiliyor mu'
 
Hayır. Asla tarafsız değil RTÜK. Bir RTÜK üyesi olarak söylüyorum. Bir defa RTÜK'ün yapısı yanlış. RTÜK 9 üyeden oluşuyor. 5 tane iktidardan, 4 tane de muhalefetten var. Bunların içinde gazeteci, televizyoncu, iletişim fakültelerinden insanlar olmalıdır. Meslek kuruluşları ve mutlaka mesleğin içinden gelen insanların üye olması gerekir. 9 RTÜK üyesi içerisinde televizyonculuk yapmış tek kişi benim. Ne kadar acı bir durum. Bu yapının da değişmesi gerekiyor. Son olarak şunları söylemek istiyorum. Seçim yaklaşıyor, İzmirliler lütfen sandığa gidin. Lütfen oyunuzu kullanın. Demokrasinin gereği oy kullanmaktadır. Hangi partiye oy verirseniz verin ama mutlaka sandığa gidin ve oyunuzu kullanın. İzmir'i daha çağdaş, daha güzel, daha mutlu yarınlar bekliyor. İzmir'de yaşamaktan keyif alın. İzmirli olmak bir onurdur, gururdur. Bu onur ve gururu yaşamaya devam edin.
 
Deniz Kezer
 
Odatv.com

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.