Postmodern darbenin 22. yılı

Konak Meydanı'nda açıklama yapan AK Parti İzmir İl İnsan Hakları Başkanı Gülşen Gezici, Türkiye Cumhuriyeti'nin 28 Şubat 1997 tarihinde demokrasiye balans ayarı bahanesiyle karanlık bir sürecin içine itildiğini ifade etti.  

Demokrasiye yönelik tüm müdahalelerin bir insanlık suçu olduğunu haykırmak için bir araya geldiklerini söyleyen Gezici, "Yıllar önce bugün demokrasiyi bir türlü hazmedemeyen vesayet odakları, yetkilerinin dışında devlet güçlerini kullanarak, millet iradesiyle seçilen siyasi iradeye, birlik ve bütünlüğümüze müdahale etmiş ancak devletin gerçek sahibi olan milletimizin iradesine vurulmaya çalışan bu pranga 10 yıl sürmeden tarihin derinliklerinde kaybolup gitmiştir" ifadelerini kullandı. Gezici, darbenin siyasi, idari, hukuki, ekonomik ve toplumsal alanda onarılması güç değişimlere neden olduğunu belirtti. 

Darbecilerin, siyaseti bir araç olarak kullanarak toplumsal düzeni özgürlükler ve demokrasi üzerine değil korku ve dayatmalar üzerine kurduğunu söyleyen Gezici, "Darbeciler ülkemizi hukuk devleti olmaktan çıkarıp ideolojik zulümleriyle insanları değerlerine, inançlarına, kültürlerine göre bölerek kategorize ettiler. Dini inançları gerekçesiyle eğitim ve çalışma hakları başta olmak üzere sosyal ve ekonomik haklarından yoksun bırakılan bir nesil toplumsal hayatın dışına çıkarıldı. Bugün gözyaşları dindi, yaralar kapandı ama izleri asla silinmedi" dedi.

Gezici, konuşmasına şöyle devam etti:

"Siyaset sahnesinden silinmesi için okuduğu şiir gerekçe gösterilerek muhtar olmasına dahi tahammül edilemeyen Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan bugün milli iradeden aldığı güçle ve inançla vesayetçilerden, darbecilerden ve zulmedenlerden hukuk yoluyla hesap sormaktadır. Aziz milletimiz 15 Temmuz alçak darbe girişiminde demokrasi destanı yazarak Anadolu topraklarında darbeler tarihine nokta koymuştur. AK Parti ana kademe, kadın ve gençlik kolları olarak bizler de üzerimize düşen görevin farkındayız. O dönem yaşananları unutmadık. Mağduriyetlerin acısı yüreklerde sonsuza dek kalacak. Devletimizi, bayrağımızı, istiklalimizi ve demokrasimizi sonuna kadar koruyacağız."(A.A)