Romatoloji uzmanından 'aft' uyarısı
ROMATOLOJİ Uzmanı Dr. Tolga Enver Yücetürk, romatizmal hastalıkların en önemli bulgularından olan oral aftın (ağız içi yarası) romatizmal hastalıkların bir belirtisi gibi düşünülmediğini, sonucunda da çeşitli hastalıkların tanı ve tedavisinde gecikmelere neden olunduğu söyledi. Dr. Yücetürk, "Hastalar aftı söylemeli, doktorlar aft olup olmadığını sormalı" dedi.
- Ege Postası
- 04.03.2013 - 13:01
"KARDİYOLOĞA, DERMATOLOĞA BAŞVURUYORLAR"
Aft ihmal edildiğinde, özellikle Türkiye'de sık görülen Behçet hastalığı tanısının atlanabileceğini, bu hastalıkta aftların yanı sıra cinsel bölgede yaralar, eklem ve bel ağrıları, bazı cilt bulgularının görülebileceğini vurgulayan Yücetürk şunları söyledi:
"Ancak hastalığın en ciddi bulgusu, nadir görülse de damar iltihabı ve buna bağlı damar tıkanıklığı yapmasıdır. Özellikle şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği gibi kronik hastalıkları olmayan gençlerde nedeni açıklanamayan damar tıkanıklıklarında ağız aftları sorulmaz ve Behçet hastalığı akla gelmezse ve tedavi sadece damar açıcı, pıhtılaşmayı önleyici ilaçlarla yapılırsa tedavi başarısız olur ve tekrar eden, ölüm riski taşıyan damar tıkanıklıkları görülebilir. Damar tıkanıklığı durumunda da tedavi sıklıkla Kardiyoloji ve kalp-damar cerrahisi bölümlerinde yapıldığından buna neden olabilecek romatizmal damar iltihapları doktorun aklına gelmeyebilir, hasta bu noktada mutlaka aft sorununu dile getirmeli. Kronik ağız aftları olan birinde, ergenlik çağını geçmesine rağmen sırtında, göğsünde sivilceler varsa, hayatının bir döneminde iltihaplı göz hastalığı geçirdiyse, eklem ve deri yakınmaları oluyorsa bunların, birbiriyle bağlantısı olma ihtimali çok yüksek. Bu bulguların eş zamanlı olması gerekmez. Bu belirtiler olduğunda hayati risk taşıyan romatizmal hastalıklar olabileceği hatırlanarak mutlaka bir romatoloji uzmanına başvurulmalı." (DHA)
Yorum Yazın