STK temsilcileri: Faili meçhullere karşı iseniz Ergenekon’u neden savunuyorsunuz
Bölgedeki sorunları tespit etmek amacıyla Mardin'e gelen İzmir Milletvekili Oğuz Oyan başkanlığındaki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) heyeti, Kızıltepe ilçesinde sivil toplum kuruluşlarının (STK) temsilcileri ile bir araya geldi. Ticaret ve...
- Ege Postası
- 13.09.2013 - 18:49
CHP heyetinin başkanı İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, KCK mahkemelerini 12 Eylül mahkemelerine benzetti. KCK'dan tutuklu bulunan belediye başkanlarının tutuksuz da yargılanabileceğini söyleyen Oyan, 12 Eylül döneminde mahkemelerin yaptığı uygulamalar ile bugünkü uygulamalar arasında benzetmede bulundu. 1990’lı yıllarda bölgede yaşanan faili meçhul cinayetleri ‘katliam’ olarak niteleyen Oyan, bunun hesabının sorulması gerektiğini kaydetti. CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, şunları ifade etti: "Burada çok ciddi bir faili meçhul katliam yapılmıştır. Bunların bütün hesabının görülmesi lazım. Türkiye’de hukuk katlediliyor. Burada seçilmiş belediye başkanları tutuksuz yargılanmaları mümkünken, tutuklanıyorlar. Yani, yargılanmaları yargılanmamaları ayrı bir şey. Zaten belediye başkanı nereye gidece? Adam burada olabileceği en iyi statüye gelmiş kendi dünyasında. Gidip başka ülkede mi belediye başkanlığı yapaca? Niye tutukluyorsun sen yani kaçma şüphesi mi va? Delil mi karartaca? Ben iki kere KCK davasına katıldım. Orda bunları söyledim. Diyarbakır Sur Belediye Başkanı hasta, yurt dışına gidecek, izin vermediler. Bunun bir benzerini 12 Eylül'de gördük. Ruhi Su tedavi için yurt dışına gitmesi gerekiyordu, 12 Eylül rejimi engelledi. Aynı şey, hiç farkı yok. 12 Eylül neyse şimdi o. Ama bunlar işin tuhafı demokratik etiketi ile dolaşıyorlar. Bizim anlayamadığımız şey bu. İktidara şunu söylemek lazım; Türkiye için demokrasiye var mısı? ‘Canım yani biz çözüme varız ama Türkiye’de başkanlık daha böyle kuvvetler ayrılığı kuvvetler birliği istiyoruz. Yani biz daha böyle otoriter rejimi daha çok seviyoruz.’ Pazarlık üzerinden yürütmeye kalkarsanız biz inanmayız. Biz samimi bulmayız. Yani al çözümü ver diktatörlüğü türü bir pazarlık olmaz. Cumhuriyet Halk Partisi'nde böyle bir şey varsa kökünden temelinden karşıdır."
"FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLERE KARŞIYSANIZ ERGENEKON SANIKLARINI NEDEN ADAY GÖSTERDİNİZ'"
Kızıltepe Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Sözcüsü Mehmet Şerif Öter de CHP heyetine, neden Ergenekon sanıklarını aday gösterdiklerini sordu. Öter, "Faili meçhuller konusunda hassasiyetinizden söz ediyorsunuz ama burada bölgede faili meçhul olaylara emir veren, karışan komutanların yetkilileri partinizde aday gösterdiniz. İsim vermek istemiyorum, komutanlar var, işte basında yer alıyor. Ergenekon davasında yargılanan, daha önce burada, o dönemde burada görev yapan emekli komutanlar var'" Şeklinde sorusuna Heyet Başkanı Oyan, somut isim verilmesini istedi, aksi takdirde bu ithamların havada kalacağını beyan etti. Oyan, ”Adaylık konusunda biz sınır koymayız ama ben hatırlamıyorum yani. İsim vermeniz lazım. İsim vermezseniz havada kalır. Aday adayı olmak ayrı bir iş. Parti üyeliğini bilemem. Yani bir ilçeye başvurduğu zaman… Yani biliyorsanız isim vereceksiniz. Çünkü bunlar çok somut suçlamalar.” şeklinde konuştu.
CHP’yi çoktan beri beklediklerini aktaran Kızıltepe Küçük Sanayi Sitesi Başkanı İsa Tunç ise "CHP'nin gerçek sosyal demokrat kimliğine bürünüp halkı kucaklayacağı, gerçekten böyle meydanlara çıkacağı, halkın dertlerini dile getirebileceği günleri bekliyoruz. Bir de biz köylü Ahmed’in çaycı Mehmed’in partisi olmaktan çıkmışız. Biz bunların partisiyiz.” diye konuştu.
Güneydoğu Muhtarlar Federasyonu Başkanı Hatip Şeran da ”Ergenekon’dan tutuklu olanları savunuyorsunuz. Bu, benim için bir soru işareti. Aydınlatırsanız çok seviniriz. Uluslararası alanda Türkiye solunu zedeleyerek Türk soluna biraz haksızlık etmiştir uluslararası alanda. Yine Türkiye’de halkçı bir parti olarak Türkiye’deki halkını da umutsuzluğa uğratmıştır.” ifadelerini kullandı.
Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan ise anadilde eğitim konusuna değindi. Aydoğan, ”Anadilde eğitim bir insan hakkıdır. Siyasi bir talep değil. İnsan hakları beyannamesine bakın. Devlet herkesin, sadece biz Kürtlere istemiyoruz. Lazlar da bu hakları kullanabilir, Çerkezler de bu hakları kullanabilir, Araplar da kullanabilir. Herkesin bu hak. Yani ben resmi dilin yanında ana dilimde eğitim görmek istiyorum.”
Yorum Yazın